Başbakan'a ithaf olunur: Geleceği olmaz ölü çocukların

13:03

JINHA

HABER MERKEZİ - "Şehirlerimizde sükûnet sağlanınca daha yoğunlaştırılmış bir eğitimle o güzel çocuklarımızın her birinin geleceğine sahip çıkacağız" diyen Başbakan Ahmet Davutoğlu'na itaaf olunur: 26 çocuk katledildi. Daha ne kadar katledileceği 'sokağa çıkma yasakları'yla belirsiz. Her gün çocukların sokak ortasında katledildiği bir coğrafyada neyin geleceğinden bahsediyorsunuz. Katledilen çocuğun geleceği olmaz..."

Başbakan Ahmet Davutoğlu da Bulgaristan ziyareti öncesinde Esenboğa Havaalanı'nda yaptığı açıklamada Kürdistan'da sıkıyönetimin devam edeceğini söyledi. Aylardır keskin nişancılar eliyle hayatları ellerinden alınan çocukları görmezden gelen Ahmet Davutoğlu, "Şu kısa dönemde, sokağa çıkma yasağı üzerinden ilçelerimizde, şehirlerimizde sükunet sağlanınca daha yoğunlaştırılmış bir eğitimle o güzel çocuklarımızın her birinin geleceğine sahip çıkacağız" dedi. Nazım Hikmet Hiroşimalı çocuğu anlatan şiirinde "Büyümez ölü çocuklar..." diyordu ya bizde oradan alınan ilhamla Başbakan'da soruyoruz: Peki gelecekleri ellerinden alınan çocuklara ne olacak? Geleceği olmaz katledilen çocukların...

İnsan hakları örgütlerinin verilerine göre son 4 ayda 26'si çocuk 20'si kadın 140 kişi yaşamını yitirdi. TİHV Dokümantasyon Merkezi'nin verilerine göre 16 Ağustos 2015 tarihinden 11 Aralık 2015 tarihine kadar 7 ilde, 2014 nüfus sayımına göre toplam 1,299,061 kişinin yaşadığı 17 ilçede toplam 52 kez süresiz ve gün boyu sokağa çıkma yasakları ilan edildi. Bunun yanı sıra yasaklar nedeniyle binlerce çocuk okula gidemedi, Silopi ve Cizre'de ise Şırnak Valiliği tarafından batılı öğretmenler süresiz izne çıkarıldı.

Kürdistan'da son 4 ayda hayattan koparılan çocuklardan bazılarını Başbakan'a hatırlatmak gerek:

Cemile Çağırga: Yok!

Şırnak'ın Cizre ilçesinde 7 Eylül'de Cudi Mahallesi'nde evinin kapısının önünde keskin nişancılar tarafından 10 yaşındaki Cemile Çağırga katledildi. Annesinin kollarında can veren Cemile, yasak nedeniyle okula gidemiyordu. Anne Emine Çağırga, "Evimiz yüksek bir noktada. Cizre'den de patlama ve silah sesleri geliyordu. Ne olup bittiğini görmek için kapının önüne çıkıp baktık. Birden bize de ateş edilmeye başlandı. Avluya kaçtık. Cemile önümde düştü, ben de üzerimize yağan kurşunlardan korunmak için Cemile'nin üzerine kapattım kendimi. Kalktığımda Cemile'nin yaralandığını gördüm. Bağırdım yardım istedim ama Cemile kollarımda can verdi. O gece kızımın cesedini koynuma alarak uyudum. Sabah saçlarına ve ellerine kına yaktım. Sonra onu yıkayıp kefenledik. Cesedi bozulmasın diye, kayınbiraderimin evindeki derin dondurucuyu getirip kızımı içine koyduk. Üç gün boyunca kızımın cesedini buzlukta beklettik. Daha sonra da milletvekilleri gelince cenazesini hastanenin morgunu götürdük" dedi.

Elif Şimşek: Yok!

Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde 28 Eylül'de ilan edilen sıkıyönetimin ardından polis ve askerlerce ablukaya alınan Avaşin (Dumlupınar) Mahallesi'nde eve isabet eden roket mermisi nedeniyle 8 yaşındaki Elif Şimşek isimli çocuk yaşamını yitirdi, aynı aileden 5 kişi de yaralandı. Evde yaralanan anne Bedia Şimşek'in amcası ve olayın görgü tanığı olan Beşir Şimşek, "Polis evimizin karşısına geldi. Bizler evimizin içinde oturuyorduk. Polisler roketi evin içine attı" dedi.

Çekvar Çubuk: Yok!

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 5. kez ilan edilen sokağa çıkma yasağında 15 yaşındaki Çekvar Çubuk katledildi. 2 Aralık tarihinde keskin nişancıların hedefi olan Çekvar'ın okumayı çok sevdiğini belirten annesi Netice Çubuk, "Oğlum karıncayı bile incitmezdi. Oğlumun en büyük hayali okuyup basketbolcu olmaktı. 15 yaşındaydı ama 40 yaşındaki bir insan gibi hareket ediyordu. Erdoğan oğlumun okumasına izin vermedi, oğlumu kendi eliyle katletti. Oğlum Kürdistan'ın şehidi oldu. Erdoğan basına çıkıp, 'polisimiz ve askerimiz şehit düşecek fakat gereken neyse yapacağız' diyor. O emrediyor polisi ve askeri vuruyor. Erdoğan senin hem bu dünya da hem de diğer dünya da yerin olmayacak, cehennem bile seni almayacak" sözlerini kullandı.

Helin Hasret Şen: Yok!

Helin Hasret Şen de Diyarbakır'ın Sur ilçesine bağlı Hasırlı Mahallesi'nde keskin nişancılar tarafından tek kurşunla katledildi. Baba Ekrem Şen, "Kızım ekmek almaya giderken tek kurşunla kafasından vurularak öldürüldü. Kızımı polisler öldürdü. Kızım ortaöğretim ikinci sınıf öğrencisiydi. Kızım vurulurken hastaneye götürmüyorlar. Sonuna kadar davacı olacağım" diye belirtti.

Baran Çağlı: Yok!

Sıkıyönetim uygulamalarının sık sık uygulandığı Şırnak'ın Cizre ilçesinin Nur Mahallesi'nde 27 Ağustos'ta 7 yaşındaki Baran Çağlı, polis kurşunuyla katledildi. Ana akım medyada Baran'ın önce duvarın üzerine düşmesi nedeniyle hayatını kaybettiği belirtilmiş ancak Baran Çağlı'nın Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yapılan otopsisine giren Dr. Şemsettin Koç, Baran Çağlı'nın ölüm nedenini yüzde 99.5 oranında ateşli silah yaralaması olarak açıklamıştı.

Berat Güzel: Yok!

Diyarbakır'ın Bismil ilçesinde sokağa çıkma yasağının kaldırıldığı 28 Eylül'de Halil İbrahim Oruç Parkı'nda bulunan Berat Güzel isimli bir çocuk polis kurşunuyla vurularak yaşamını yitirdi.

Ümit, Nihat, Beşir, Davut, Baver, Mert, Serhat, Beytullah, Hasan, Mehmet, Emrah, Orhan, Fırat, Emin, Adem, Mazlum, Muhammed, Zeynep, Selman, Bünyamin, Tahsin, Veysel, Tevriz, Diyar, Mustafa ve daha niceleri….

Çocuklar katledilmeye devam ediyor.

Başbakan Ahmet Davutoğlu "O güzel çocuklarımızın her birinin geleceğine sahip çıkacağız" söyleyip dursun çocuklar katledilmeye devam ediyor. Daha demin sokağa çıkma yasağının uygulandığı Cizre'de 12 yaşındaki Ferhat Tanış başından yaralandı. Dün ise 15 yaşındaki Mevlide İğdi kafatasından yaralanmıştı. Sağ gözünden kurşun giren Ferhat sabah saatlerinde Şırnak Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Acil ameliyata alınan Ferhat'ın durumunun kritik olduğu bildirildi. Mevlide İğdi'nin de Devlet Hastanesi yoğun bakım servisinde tedavisi devam ediyor.

(mg/fk)