JINHA

AMED - Özyönetim alanlarının sadece birkaç yerle değil Kürdistan'ın her yerine yayılması gerektiğini vurgulayan gençler, her zaman halkın yanında yer alacaklarını ve halkla birlikte mücadelelerini büyüteceklerini belirtti.

Kürdistan'ın birçok yerinde ilan edilen özyönetimlere karşı, devletin saldırı ve katliam politikaları devreye girdi. Cizre, Silopi, Sur, Farqin, Nisêbin, Derik ve Kerboran'da özyönetim ilanlarının ardından yapılan yoğun saldırılarda birçok yurttaş hayatını kaybetti. Özyönetimin olduğu alanlarda halk hiçbir şekilde geri adım atmazken, oldukları yerde mücadelelerini ve direnişlerini büyütmeye devam ediyor. Özyönetimleri desteklediklerini ve halkın yanında olduklarını belirten gençler, Kürt halkının hiçbir zulme boyun eğmeyeceğini ifade etti.

'Direnişin sesini duyuracağız'

Kürt halkına yönelik saldırıları kınayan Gülistan Özer, "Devletin Kürt halkına yönelik uyguladığı politikalar kabul edilemez. Kürt halkı özyönetimlerini ilan ettiği yerlerde devletin saldırılarıyla karşılaşıyor. Kürdistan bölgesinde özellikle Sur'da sokağa çıkma yasağının 13'üncü günü bulması ve orada yaşayan halkın çatışma ve bomba sesleriyle yaşamaları kabul edilemez bir durumdur. Kadın ve çocuklar çok büyük baskı altında bu yaklaşımlar insan haklarına aykırı bir durum. Biz gençler olarak onların sesini duyurmaya çalışıyoruz. Devletin bu durumu çok acınası bir durum" dedi.

'Korkmuyoruz…'

Genç kadınlardan Adar Akdoğan saldırılara ilişkin şunları belirtti: "Kürdistan'ın bazı bölgelerindeki yasakların nedeni HDP'nin 7 Haziran seçimlerindeki başarısıdır. Bu başarı devlet tarafından sindirilmek isteniyor. Fakat ilan edilen özyönetimlerle bu saldırılar boşa çıkarılacaktır. Bunu Silvan, Cizre ve farklı yerlerde de yaptılar ama gençlerimizin karşısında duramadılar. İnsanların bu konuda birlik olmaları gerekiyor. Bizde gençler olarak korkmuyor ve halkı direnmeye çağırıyoruz" sözlerini kullandı.

'Hiçbir zulme boğun eğmeyeceğiz'

Gençlerden Mehmet Encü de, öz yönetimlerin Kürdistan'ın bir parçası olduğunu ve halkın kendisine uygulanan tecridi kaldırmak istediğini söyledi. Kürt gençliği olarak özyönetim ilanlarını önemsediklerini belirten, Mehmet, "Kürdistan halkı sömürgeci güçlere karşı başkaldırıyor ve mücadele ediyor. Sur'da öz yönetimini ilan eden halk, devletin yoğun saldırılarıyla karşı karşıya. Halk devrimci ruhuyla saldırıları boşa çıkarıyor. Kürt gençliği her zaman mücadeleci ruhuyla zafere gidecektir. Özyönetim ilanları sadece belirli yerlerde olmamalı biran önce Kürdistan'ın tüm il ve ilçelerine yayılmalı. Kürt halkı Kürt gençliği bu saatten sonra hiçbir zulme boğun eğmeyecektir" şeklinde konuştu.

'Gençlik olarak özyönetimlerin arkasındayız'

Özyönetimlerin halkın doğal bir talebi olduğunu dile getiren Hasan Koçuk da, "Bu ülkede Cumhurbaşkanı nasıl başkanlık sistemini tartışıp istiyorsa bu halkın da özyönetimi tartışması ve istemesi gayet normaldir. Buna saygı duyulması gerekiliyor. Kürdistan'da zaten baştan beri alınan bir savaş konsepti kararı var. Bu savaş konsepti de özyönetimleri bahane ederek, halkın üzerine saldırdı ve halkı sindirmeye çalıştı. Özyönetim ilan edilen yerlerde devletin fütursuzca saldırıları gelecekteki barış süreçlerini olumsuz yönde etkiliyor. Şu anda açacağı yaralar düşmanlık olarak geri dönecektir. Devletin bu yanlış politikasından dönmesini bekliyoruz. Gençlik olarak özyönetimlerin arkasındayız" cümlelerini kaydetti.

(şa-tt/mg)