Nişmiye Güler- Medya Cebe/JINHA

WAN - Son dönemlerde Kürdistan'ın birçok kentinde ilan edilen sokağa çıkma yasaklarıyla beraber gerçekleşen sivil katliamlara tepki gösteren Vanlı kadınlar, "Bu mücadele uğruna bedel verilmesi gereken bir mücadeledir ve herkesi mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz. Direnen halkımızın arkasındayız. Yolumuzdan geri dönmeyeceğiz. Herkes artık bu katliamlara dur deyip direnen Kürt halkına destek olmalıdır" diyor.

Kürdistan'ın bir çok kentinde ilan edilen sokağa çıkma yasaklarıyla birlikte gerçekleşen sivil katliamlara tepkiler büyüyor. Başta Sur, Cizre, Nusaybin, Silopi, Dargeçit ve Derik gibi merkezlerde ağır silahlar ile mahallelere giren özel harekatçılar sivil katliamlarına her gün bir yenisini ekliyor. Yaşanan saldırılara tepki gösteren Vanlı kadınlardan Delal Öcek (42), katliamlar ile Kürt halkının yok edilmek istendiğini ifade etti. Saldırılara boyun eğmeyeceklerini kaydeden Delal, "Biz Kürtler kanımızın son damlasına kadar direneceğiz. Sokağa çıkma yasaklarıyla, kafamıza yağdırdıkları top ve tüfekleriyle bizleri esir alamazlar. Saldırılar Van'a da sıçrarsa eğer biz anneler çocuklarımız ile en ön saflarda savaşmaya hazırız" diye belirtti.

'Korucu başının kardeşi bile saflarımıza geçti'

Kürt halkının içerisinden geçtiği bu zor süreçte Kürdistan'ın tüm parçalarında yaşayan Kürtlerin birlik olması gerektiğine dikkat çeken Delal, yabancı bir adamın dertlerine derman olamayacağını belirtti. AKP'ye oy veren Kürtlerin de öldürüldüğünü kaydeden Delal, kimlerin oy verdiği bakılmaksızın Kürt olan herkesin katledildiğini söyledi. Bundan sonraki süreçte Kürt halkının oylarını HDP'ye vermesi gerektiğini söyleyen Delal, "Üzerimizdeki bu baskı dursun. Ne zamana kadar böyle yaşamaya devam edeceğiz. Cizre'de korucu başının kardeşi dahi bu yaşanan katliamlara sessiz kalamayarak vicdanının sesini dinledi ve saflarımıza geçti. Bu mücadele uğruna bedel verilmesi gereken bir mücadeledir ve herkesi mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.

'Bugün Cizre'de DAİŞ değil Türk ordusudur'

Kürt halkının özgürlüğünün PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın özgürlüğünden geçtiğini kaydeden Kibar Numaş (35), Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Kürt halkının çağrılarını dikkate alarak, Abdullah Öcalan'ın özgürlüğü için çaba sarf etmesi gerektiğini vurguladı. Kürt halkının olmadığı bir Türkiye'nin olamayacağını belirten Kibar, yapılan saldırıların bir an önce durdurulması gerektiğini söyledi. Türkiye'de katliamların devlet eliyle yapıldığını belirten Kibar, "Bizler var oldukça Cizre'nin, Nusaybin'in, Sur'un yanında olacağız. Direnen halkımızın arkasındayız. Yolumuzdan geri dönmeyeceğiz. Herkes artık bu katliamlara dur deyip direnen Kürt halkına destek olmalıdır" şeklinde konuştu.

'Şimdi Kürtler için oturma vakti değil'

Kürt halkı üzerinde uygulanan baskı, inkar ve imha politikalarını kınadığını kaydeden kadınlardan Zeynep Öcek (75) te daha önce yaşanan saldırılarda gaz ile müdahalelerde bulunulduğunu fakat bugünlerde tank ve toplar ile saldırıldığını söyledi. Kürt halkı olarak uzun yıllardır özgürlük mücadelesi verdiklerini ifade eden Zeynep, yapılan katliam ve biçimlerinin kabul edilebilir hiç bir yönü olmadığına dikkat çekti. Zeynep, "Türkiye ve Avrupa halklarını kınıyorum. Kürt halkına bu yapılanları görmezden gelip tepki vermiyorlar. Kürt halkı öz yönetimine sahip çıkıp sesini her yere duyurmalıdır. Şimdi oturma vakti değildir. Her gün tanklarla bombalanıyoruz, sessiz kalmamız beklenmemelidir. Kürt halkı direnmeli kimseden bir şey de beklememelidir" ifadelerine bulundu.

'Bizler barış demekten yorulduk'

Öncelikle Nusaybin, Cizre, Silvan, Sur ve Silopi'de direnen Kürt halkını selamladığını söyleyen kadınlardan bir diğeri Bese Akdoğan (60), yasak ilan edilen bölgelerdeki yurttaşların evlerini terk etmemesi gerektiğini kaydetti. Devletin Kürtleri soykırımdan geçirmeyi amaçladığını söyleyen Bese, "Bizler barış demekten yorulduk artık. Erdoğan'ın oğlu orada ölmediği için bu barış çağrılarımızı duymuyor. Türk devleti en başta kadın ve çocuklarımızdan korkuyor. Biliyor ki kadınlar bu mücadelede en önünde yer alıyor. Erdoğan direniş gösteren yerlerde halkı yok etmeye çalışıyor. Ama başarılı olamayacaktır. Buna müsaade etmeyeceğiz" dedi.

(dc/mg)