Pervin Buldan: Kürt halkı diz çökmedi direnen halkı görecekler

13:36

JINHA

İSTANBUL - Cumartesi Anneleri'nin kaybedilen yakınlarının akıbetlerini sormak ve faillerinin yargılanması için başlattıkları adalet arayışı 560'ıncı haftasında devam etti. HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan, Kürdistan'da zalimlere karşı güçlü bir şekilde direnildiğini söyleyerek, "Ülkeyi yönetenler iyi bilsin ki Kürt halkı diz çökmedi, boyun eğmedi yasaklarla birlikte halkın barış taleplerini esir almak istiyorlar karşılarında bir kez daha direnen halkı görecekler" dedi.

Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen ve katledilen yakınlarının akıbetini öğrenmek ve faillerin yargılanmasını için başlattıkları adalet arayışlarının 560'ıncı haftasında da Galatasaray Meydanı'nda bir araya geldi. "Failler belli kayıplar nerede" pankartı açılan eylemde kayıpların fotoğraflarıyla adalet arayışlarının simgesi haline gelen kırmızı karanfiller taşındı. Bu haftaki eylemde Şırnak'ın İdil ilçesine bağlı Çukurlu (Xenduk) Köyü'nde JİTEM elemanları tarafından İdil'den traktörle eve gelmek istedikleri sırada gözaltına alınan İbrahim Demir ve köy muhtarı Agit Akıpa'nın failleri soruldu. Eylemde ilk olarak 24 yıl önce katledilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız söz alarak, "Kayıp yakınları olarak isterdik çoğalmayalım. Ama Suruç'ta, Gezi'de, Roboski'de, Ankara'da zulüm çoğaldıkça çoğalıyor yapılan bu zulümleri kınıyoruz ve onları lanetliyorum" dedi. Oğlunun avukatlığını yapan Tahir Elçi'ye yazdığı mektubu okuyan Hanife, "Bir hainin kurşunu ile vuruldun yaralısın. Aslında vurulan tek sen olmadın hepimize lazım olan adaleti insanlık ve kayıp yakınlarını vurdular hepimiz acılıyız, öfkeliyiz, isyandayız. Bizlerde bıraktığın yerden adalet diye haykıracağız" dedi.

'Kürt halkı diz çökmedi'

HDP İstanbul Milletvekili Pervin Buldan ise, "Aramızda Gezi, Suruç, Ankara katliamında yaşamını yitirenlerin yakınları var buna birde barış elcilerini eklediler. Bunun yanında Kürdistan'da her gün onlarca kişinin katledildiğine şahit oluyoruz. Cizre'de, Silopi'de, Nusaybin'de, Dargeçit'te sokağa çıkma yasağı ile birlikte halklar katlediliyor ve onlar Kürt halkının özgürlüğünü isteyen insanlar bütün bu sokağa çıkma yasağı ile birlikte direnişteler" diye belirtti. Kürdistan'da zalimlere karşı güçlü bir şekilde direnildiğini söyleyen Pervin, "Ülkeyi yönetenler iyi bilsin ki Kürt halkı diz çökmedi, boyun eğmedi yasaklarla birlikte halkın barış taleplerini esir almak istiyorlar karşılarında bir kez daha direnen halkı görecekler. Direnen halkla selam olsun diyoruz onların direnişinin bizim direnişimiz olduğunu ifade ediyoruz" şeklinde konuştu.

'Kanımızın son damlasına kadar mücadele edeceğiz'

Katledilişinin 24. Yılında Agit Akıpan'ın oğlu Fehmi Akıpa, "Babam ve amcam Rahmi Demir katledildi. İdil köyünde bu iki insanı katlederek bu direnişi bitiririm dediler ama onlar gitti bugün gençler Agit ve Rahmi oldu. Bugün özyönetim direnişlerine karşı katliam uygulanıyor aynı mantık. Ahmaklar! Tarih Kürt halkını yenemedi siz mi yeneceksiniz. Kanımızı son damlasına kadar bu mücadeleden dönüş yoktur" diye kaydetti. İbrahim Demirin yakını Sultan Demir eyleme Cizre'den telefonla bağlandı. Sultan, "Bizler sağ olduğumuz sürece bu davanın peşinde olacağız. Ne olursa olsun bizle alanlarda olacağız" dedi. İbrahim Demir in torunları Zilan ve Melda Dedelerine yazdıkları mektubu okudu.

'Taşlarla kapatılan mağarada cenazelere ulaşıldı'

Cumartesi Annelerinden Mukaddes Şamil, "Rahim ve Agit kardeşler koruculuk sistemini kabul etmedikleri için ağır işkenceler gördü. Askerle köye yerleşmiş köyde jandarma kutanlığı kurmuştu. Korcular tarafından kaçırıldılar. Jandarma giden ailelere bilgi verilmedi. Bölgeyi arayan aileler girişi taşla örülerek kapatılmış bir mağarada kayıpların cansız bedenine ulaşıldı. Tüm girişimler sonuçsuz kaldı. Onların gözaltına alındığı kabul edilmedi. Dosya delil yetersizliği nedeniyle kapatıldı. 2011 de yeniden soruşturma başlatıldı kovuşturma devam ediyor" dedi.

(sg/dk)