Yüksekova'da kadın zabıtalar eril zihniyete karşı direniyor

09:00

JINHA

COLEMERG - Yüksekova Belediyesi'ne bağlı kadın zabıtalar, eril zihniyetle mücadele etmeye devam ediyor. Zabıtalardan Canan Yiğit, erkeklerin kendilerine ön yargıyla yaklaşmalarına karşın her işi yapabileceklerini gösterdiklerini belirtirken, Ayfer Karay ise kadın hareketine olan inançla erk zihniyetine karşı direndiğini söyledi.

Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde tüm çalışma alanlarında kaldırım işgali, iş yeri denetimleri ve birçok konuda çalışmalar yapan kadın zabıtalar, iradeleriyle halkın takdirini alıyor. Yüksekova Belediyesi'nde Zabıta Müdürlüğü'ne bağlı 4 kadın zabıta, ilçedeki çalışmalarını sürdürüyor. Kadın zabıtalar eril zihniyetin sömürüsüne karşı çalışmalardan taviz vermediklerini dile getiriyor.

'Kadınlar yapamaz diye düşünülüyordu'

Yüksekova'da 5 yıldır görev yapan kadın zabıtalardan Canan Yiğit, göreve başladıklarında erkekler tarafından yadırgandıklarını fakat zaman geçtikçe fikirlerin ve yaklaşımların değiştiğini söyledi. Canan, "Erkek şiddetine karşı bizde ayakta durmaya çalışıyoruz. Hem zabıta arkadaşlarımız olsun hem esnaf tarafından olsun zorluklar yaşadım. Bize karşı güvensizlik vardı. 'Kadınlar yapamaz' diye düşünülüyordu. Denetimler olsun, trafik olsun her türlü yaklaşımlara karşı işimizin başına gittik" diye konuştu.

'Ataerkil düşüncelerini yıktık'

Kadın zabıtalara olan önyargının zamanla azaldığını ifade eden Canan, "Özelikle denetime gittiğimiz zaman fırınlar, lokantalar olsun biz kadınlar erkeklerden daha titiz ve düzenli olduğumuz için oradaki mutfaklara daha dikkatli olmaya çalıştık. İlk yaptığımız denetimlerle ve sonra yaptığımız denetimler arasında çok fark vardı. Kadınlar daha özenli oldukları için sorunlar daha az gelmeye başladı. İşimize gösterdiğimiz özenden dolayı artık bize daha ciddi yaklaştılar ve onların ataerkil düşüncelerini yıktık" ifadelerine yer verdi.

'Kadın hareketine olan inancımla direndim'

Bir diğer kadın zabıta Ayfer Karay ise, eşinin siyasi tutuklu olduğunu ve tutuklanmadan önce çalışmadığını belirtti. Ayfer, çalışmadan önceki hayatını şöyle anlattı: "Çocuklarım küçüktü bazen hastalanıyorlardı küçük kızım hastalanmasıyla hayata olan bakış açım değişti. Eşimin o gün 'yoruldum hastaneyle, sizinle uğraşmaktan' demesi bende çok büyük etki yaratı. O gün anladım ki kadınların her anlamda kendilerini geliştirmeleri gerekir kendi ayakları üstünde durmalı. Eşim tutuklandıktan sonra çevremdeki herkes 2 tane çocuğun var tek başına yaşayamazsın yanımıza gel. Ama ben bu ideolojiye ve kadın hareketine olan inancımla direndim ve ayaklarımın üzerinde durma kararı verdim."

'Kadın duruşumdan taviz vermedim'

Ayfer, işe başlamadan önce herhangi bir bilgiye sahip olmadığını fakat PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın kadına verdiği güç ile her şeyin üstesinden gelebileceğine inandığını söyledi. Ayfer, eril zihniyetin hüküm sürdüğü bu topraklarda kadının gücünü etkin kılmaya çalıştıklarını anlattı. Ayfer, "Yaşadığımız topraklarda ataerkil bir zihniyete sahip. Sürekli kadınları kendi etkileri altına almaya çalışıyorlar. Çalıştığım bu ortamda da erkekler ile birlikte çalışıyorum. Onlarında aynı şekilde kendilerini üstün görme bu işi ben yapabilirim düşünceleri var. Ama hiçbir zaman kadın duruşumdan taviz vermedim. Burada 4 kadın arkadaş beraber çalışıyoruz. Her bir arkadaşımız kendi ayakları üzerinde güçlü bir şekilde duruyor. Her kadın finansman gücüyle bir erkekten daha güçlü olduğunu düşünüyorum ve görüyorum" dedi.

(ga/dc/mg)