Handan Tufan/JINHA

İZMİR - Kuzey Kürdistan'da sıkıyönetim uygulamalarına ve devam eden sivil katliamlara tepki gösteren İzmir'de yaşayan kadınlar, bıçağın kemiğe dayanmadığını, bıçağın kemiği geçtiğini belirterek, kazananın direniş olacağının altını çizdi.

Başta Sur ve Cizre olmak üzere Kürdistan'ın birçok il ve ilçesinde abluka devam ederken, bu yasaklara karşı da halkın direnişi günbegün artıyor. Sıkıyönetim uygulamalarıyla devam eden katliamlara karşı İzmir'de yaşayan Kürt kadınları konuştu. Kadınlar katliamların yüzyıllardır devam ettiğini ifade ederek, direnenlere selam gönderdi. Yıllar önce köylerine askerlerin gelerek, onları koruculuk yapmaya zorladığını anlatan kadınlardan Hamdiye Altun, "Biz koruculuğu kabul etmediğimiz için köyümüzü iki kez yaktılar. Biz koruculuğu kabul etmediğimiz için köyü terk etmek zorunda kaldık. Köyümüz on yıl boş kaldı. Sadece bizim köy değil yüzlerce köy yakıldı. Yüzlerce yıldır devletim bu zulmü ile karşı karşıyayız" diye belirtti.

'Biz her zaman yeşereceğiz'

Barışta ısrarcı olduklarını söyleyen Hamdiye, "Demokratik hakkımızı kullanıp seçimlere girdik, başarılı olduk. Ama Erdoğan bu başarımıza delirdi ve katliamlar başladı. Kürdistan'ın her yerinde katliamlar devam ediyor. Yaşım 60 oldu. Bu güne kadar Türkiye'de bu kadar süre sokağa çıkma yasağını görmedim. Kürt halkının yaşadığı acılar dayanılmaz hale geldi. Yeter artık, bıçak kemiğe dayanmadı, bıçak kemiği geçti. Kürtler 7'den 70'ye öldürüyor. Sadece çocuklar değil, anneler de ölüyor. Erdoğan askerlerini ateş parçası yapıp ortaya atmış. Erdoğan kandan besleniyor. Bizlerin ölümü onun açlığını doyuruyor. Ölüm hiç bir zaman güzel değil. Erdoğan ve çevresi bunu düşünsün ve insanları bu kötü durumdan çıkarsınlar. Ölüm herkese acı verir. Demek ki Erdoğan ve çevresine acı vermediği için de bu ölümlere devam ediyor. Ama unuttukları bir şey var. Kürtler asla bitmez. On yıl daha geçse de biz her zaman yeşereceğiz ve daha da büyüyeceğiz" diye kaydetti.

'Biz bitmeyiz'

Hendeklerin halkı korumak amacıyla yapıldığını anlatan Aliye Yüksel de şunları belirtti: "Ölümün ve tutuklamaların olmaması için hendekler kazılıyor. İnsanları sokaklarda öldürüyorlar, evlerini bombalıyorlar. Bunları görmüyor mu kimse? Türkler demiyor mu bunların sebebi nedir? Bunlar neden yapılıyor? Bizim bir kerpiç evimiz var, onu da yakıyorlar. Kendi vatanlarını cennet bizim vatanımızı cehenneme çevirdiler. Biz çoğuz, biz bitmeyiz. Yüzlerce devlet geçti bu topraklardan. Ama biz buradayız. Kendi topraklarımızın üzerindeyiz. İlk önce Süryani dediler, Sonra Ermeni ve Alevi dediler. Şimdi ise Kürtleri katlediyorlar. Ama biz bitmeyiz. Bu yapan insanlar demiyor mu; Erdoğan ölecek ve bu acılar misliyle bize dönecek. Direnen insanlarımızı selamlıyorum. Allah onlarla olsun."

'Direnen kadınlar hedef alınıyor'

Kürdistan'da devam eden direnişi selamladığını ifade eden Merdiye Kaya da "Botan'a gireceklerini düşüyorlarsa yanılıyorlar. Botan çok ayrı bir yerdir. Kürt kadınları çok fedakardır. Mücadele uğruna on tane çocuklarını feda ederler. Kimse Kürt kadınları gibi değil. Kürt kadınlarının iradesi karşısında hiç bir şey duramaz. Bu direniş Kürt kadınlarının omuzları üzerinde devam ediyor. İnanıyorum ki direnen kadınlar kazanacak. İzmir'de onlara bir ses olmaya çalışıyoruz. Sokağa çıkma yasaklarının olduğu yerlerde hep kadınlar öldürüyor. Demek ki kadınlar erkeklere göre daha öndeler ve öfkeleri daha güçlü. Sokaklarda hiçbir şeyden haberi olmayan çocuklarımıza gaz attıklarında, çocuklarımızda onlara taş atıyor. Bu taş onların direnme taşıdır" diye belirtti.

(mg)