Avukatlar: Hukukun askıya alınmasına neden susuyorsunuz?

11:47

JINHA

ANKARA - ÖHD Ankara Şubesi, Kürdistan'da yaşananlara karşı hukukçuları ve hukuk örgütlerini acil olarak tavır almaya çağırarak, Ankara Barosu'na seslendi. Ankara Barosu komisyonlarının ve yönetimlerinin yasak altındaki her ilçe için gözlemci heyetler oluşturup bölgeye gitmesini talep eden ÖHD, insanlığa karşı işlenen suçların ihmal ve hukuksuzluklar tespitiyle raporlanmasını istedi.

Özgürlükçü Hukukçular Derneği Ankara Şubesi, Kürdistan'da yaşananlara karşı hukukçuları ve hukuk örgütlerini acil olarak tavır almaya çağırarak, Ankara Barosu'na seslendi. Ankara Barosu komisyonların ve yönetimlerin yasak altındaki her ilçe için gözlemci heyetler oluşturup bölgeye gitmesini talep eden Özgürlükçü Hukukçular, insanlığa karşı işlenen suçların ihmal ve hukuksuzluklar tespitiyle raporlanmasını istedi.

Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) Ankara Şubesi, Kürdistan'da yaşananlara ilişkin hukukçulara ve hukuk örgütlerine acil eylem çağrısında bulunarak, "Tüm bu yapılanlar hukukun askıya alınması değil midir? Hukukun askıya alınması hukukçuları ve hukuk örgütlerini ilgilendirmiyor mu? İlgilendiriyorsa neden susuyorsunuz" diye sordu. Ankara Adliyesi'nde eylem yapan ÖHD, Kürdistan'da hukuksuz olarak süren sokağa çıkma yasaklarıyla planlı bir şekilde birçok kentte gerçek savaş yürütüldüğünü söyledi. "Savaş; yasaların, kurumların ve düzenin motoru haline getirilerek kentler ateşe verilmekte yakılıp yıkılmakta insanlar öldürülmektedir. Ülke; yalanların, yanlışların, yanıltmaların içinde boğulmaktadır" diyen hukukçular, hükümetin "sokağa çıkma yasağı" adı altında hukuk düzenini yok ettiğini kaydetti.

Sokağa çıkma yasağının halen sürdüğü beş şehirde yaşayan bir buçuk milyon insanın hukuki statüsünün radikal olarak ortadan kaldırıldığını ifade eden hukukçular, "Hiçbir yasal ya da hukuki dayanağı olmayan söz konusu yasaklar basit bir önlem olarak değil son derece ağırlaştırılmış savaş koşullarında uygulanmaktadır. İnsanların aç, susuz, elektriksiz, ekmeksiz bırakıldığı yetmiyormuş gibi tüm bunlar binlerce askerin ve polisin kuşatması altında tankların, topların keskin nişancıların, IŞİD ve Esedullah timlerinin, paralı askerlerin ateşi ve terörü altında yapılmaktadır" diye belirtti.

'Zulme karşı olayları "antikacı" gibi anmak yerine…'

ÖHD hukukçulara seslenerek şunları söyledi: "Hükümetin hukuk düzenini yok ederek bir yönetim paradigması olarak uyguladığı sokağa çıkma yasaklarına ve bu yasaklar sırasında yaptığı hukuksuzluklara, haksızlıklara ve zulme karşı olayları önümüzdeki yıllarda bir 'antikacı' gibi anmak yerine bu gün, şimdi kör kaba ve öldürücü terörün içinde yaşarken anlamanızı, harekete geçmenizi ve tavır almanızı; bu kapsamda ivedi olarak Ankara Barosuna bünyelerinizde yer alan ilgili merkezler/komisyonlar ve yönetimlerinizin sorumluluk alarak savaş hukukunun işletildiği yasak altındaki her bir ilçe için gözlemci heyetler oluşturarak bölgeye göndermenizi, işlenen insanlığa karşı bu suçların idareler nezdinde ki ihmal ve hukuksuzluklarının tespitiyle raporlanmasının sağlamasını; kuşatma altındaki halkın ve bilhassa meslek örgütleri sıfatıyla yükümlülüğünüz olarak meslektaşlarımızın hayati tehlike altında olduğunu bilerek ve bu hukuksuzluğa dair sorumluluk hissederek tepkinizi acilen ortaya koymanızı, Söz konusu yasakların kaldırılması için gerekli idari başvuruların tarafınızca yapılmasını ve takibinin sağlanmasını talep ediyoruz."

(sy/dk)