Türkan Elçi suç duyurusunda bulundu
17:42
JINHA
AMED - Sur'da 28 Kasım günü katledilen Baro Başkanı Tahir Elçi'nin katledilmesine ilişkin suç duyurusunda bulunan Türkan Elçi, "Toplumdaki ultra milliyetçi kesimlerin bu histerisine vesile olan, gerek eşim Tahir Elçi hakkında soruşturma başlatan savcı, gerek yakalama kararı veren hakim ve gerekse de bu kararı infaz eden emniyet mensupları ve siyasi iradeden şikayetçiyim" dedi.
Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 28 Kasım günü katledilen Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin eşi Türkan Elçi, eşinin hakkında yakalama kararı alan, soruşturma başlatan yetkililer ve Tahir Elçi'nin hedef haline getirilmesinde sorumlu olan siyasi irade hakkında şikayetçi oldu. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuruda bulunan Türkan Elçi Baro'da basın açıklaması yaparak şikayet dilekçesini okudu.
'Hukuk misyonuna sahip bir kişiliği vardı'
Türkan, "Tahir Elçi Türkiye'de uzun yıllardan beri süregelen siyasal, hukuksal problemlerin yaşandığı tüm zamanları çok iyi bilen, evrensel ve ulusal hukuk misyonuna sahip bir kişiliğe sahipti. Adalet ve hukukun ilkelerinin tezahür ettiği bir toplumun inşa edilmesi için yaşamını adayan müstesna bir hukukçuydu. Tahir Elçi Türkiye'de son zamanlarda yaşadığı kaotik havanın ihtiyaç duyduğu bir figürken katledilmesi anlamlıdır" dedi.
'Katlinin vacip hissi yaratıldı'
Tahir Elçi'nin sivil katliamlarına ilişkin raporlar hazırladığını, medyada korkusuzca bu konuda düşüncelerini dile getirdiğini belirterek, "Malum bir televizyon programında söylediği bir cümle ile hedef haline getirilmiş ve katlinin vacip olduğu hissini yaratacak kadar medya ve yargının gündemine insafsızca oluşturulmuştur. Aslında barış talep eden bir adam, o gece hukuk devletinin gerekleri yok sayılarak TOMA'larla, zırhlı araçlarla devlet gücünün korkutucu yüzüyle bir kez daha karşı karşıya kalmıştır" ifadelerini kaydetti.
'Savcı, hakim ve emniyet mensuplarından şikayetçiyim'
Türkan dilekçesinin devamında , "İfade ettiğim gibi oluşturulmaya çalışılan bu atmosferin sıcaklığı, sosyal medyada ki tehditlerde ifadesini bulmuştur. Toplumdaki ultra milliyetçi kesimlerin bu histerisine vesile olan, gerek eşim Tahir Elçi hakkında soruşturma başlatan savcı, gerek yakalama kararı veren hakim ve gerekse de bu kararı infaz eden emniyet mensupları ve siyasi iradeden şikayetçiyim" dedi.
'Tanık sıfatıyla beyanları alınmıştır'
Tahir Elçi'nin katledilişinin bir ay dolmasına az bir zaman kaldığını vurgulayan Türkan, "Katilin bulunması yönünde bir arpa yol alınmamıştır. Silahlarına el konulan 26 polis memuru olduğu halde bu polislerden hiç birinin ifadesi şüpheli sıfatıyla alınmamıştır. Tanık sıfatıyla beyanları alınmıştır. Tahir Elçi'ye sıkılan kurşunun nereden geldiği konusunda tarafıma hiçbir açıklama yapılmaması, failin bizzat polis olduğu yönünde ki şüphelerimi güçlendirmiştir. Cinayet yaşanan karşılıklı şiddet olaylarıyla örtbas edilmiş, bu cinayet saklanılmaya gündemden düşürülmeye çalışılmıştır" sözlerine yer verdi. Şiddet olaylarının bahane edildiğini dile getiren Türkan, olay yeri incelemesinin yapılmaması en basit ifade ile 'devletin ihmal suretiyle delil karatması' olduğunu vurguladı.
(şa-mt/gc)