Asya Tekin- Asmin Bayram/JINHA

ŞIRNEX - Cizre'de okul ve hastanelerin askeri karargah haline getirilerek halka kapatılmasına tepki gösteren sağlık ve eğitim emekçileri, "Hastaneler halkın okullar ise öğrencilerindir. Okullarımızı ve hastanelerimizi asker polise teslim etmeyeceğiz" dedi

Şırnak'ın Cizre İlçesinde 15 gündür devam eden sıkıyönetim uygulamaları altında tank, top ve her türlü silahlarla saldırılar sürerken, Cizre Devlet Hastanesi ve Cizre'deki tüm okullar da askeri üs olarak kullanılıyor. 150 kişilik hata kapasitesine sahip olan Cizre Devlet Hastanesi askeri üs haline getirilirken, 10 bin askerin getirildiği ilçede hastanenin yemekhanesi de askerler tarafından işgal edilmiş durumda. Bu yüzden hastalanan, yaralanan sivil halk hastaneyi kullanamazken, yaşamını yitirenler dahi hastanelerin morguna kaldırılamıyor. Sağlık personelleri görevlerini yapamazken, okullar da asker ve polisler tarafından kullanılıyor.

Hastalar değil askerler kullanıyor

Cizre Devlet Hastanesi sağlık personeli Gülnaz Sarıyıldız, sokağa çıkma yasağı başladığında bu yana hastanenin nasıl askerlerin ve polislerin ablukası altına alındığını şöyle anlattı: "Yasak başladığından beri hastanemizde çok yoğun askeri personel var. Hastaneye polis ve askerin yerleştirilmesi, bahçeye tank ve topların yerleştirilmesinden kaynaklı hastalar gidemiyor, askeri personelin hastanenin içinde olmasından kaynaklı hem çalışanlar hem de hastalar çok kaygılı. Hastaların hastaneye karşı bir tedirginliği var ve hastaneye gitmek istemiyorlar" dedi.

'Hastane halkındır polis ve askerin değil'

"Hastaneler halkındır, hastanındır" diyen Gülnaz, "Yurttaşların hastaneyi rahat bir şekilde kullanması gerekiyor. Cizre devlet Hastanesinde çok fazla sayıda polis ve asker var. Sayı o kadar fazla ki diz dize değiyorlar, hastane üzerindeki ablukanın kaldırılması gerekiyor. Hastalar istediği ve hastalandığı zamanda hastaneye gelebilmelidir" şeklinde belirtti.

'Bebeklere aşı yapılamıyor, kadınlar erken doğum yapıyor'

"Cizre Devlet Hastanesi polis ve askerler tarafından işgal edilmiş" diyen eczacı Narin Zeren de "Sağlık alanında şuanda hizmet verebilen sadece Cizre Devlet Hastanesi var. Onun dışındaki sağlık ocakları, özel hastaneler, Eczaneler kapalı. Devlet Hastanesi tepede olduğu için askeri karargah olarak kullanılıyor. Tamamen polis ve askerler tarafından işgal edilmiş durumda. Ablukanın olduğu bir yerde bir doktor ne kadar tarafsız ve bağımsız tedavi yapabilir? Birçok bebeğin aşısı yapılamıyor, gebeler tedavi göremiyor, çocuklarını kaybediyor. Eczaneler kapalı kronik hastalar ilaçlarını alamıyorlar" dedi.

'Hastane bahçesi mermi kovanlarıyla dolu'

Narin, hastaların polisler orada bulunduğu için hastaneye gitmek istemediklerini belirterek, hastalara defalarca üst aramaya yapıldığını söyledi. Narin, "Hastane bahçesinin mermi kovanlarıyla dolu olduğunu, hastane bahçesinin tanklarla dolu olduğunu etrafının sarıldığını söylüyorlar. Hastanenin polis ve askerler tarafından yatakhane ve yemekhane olarak kullanıldığını hastaların oraya gitmekte çekindiğini ifade edebilirim" diye konuştu.

'Askerin yeri kışladır şehir merkezi okullar değildir'

Cizre'deki okulların boşaltılarak askeri üs olarak kullanılmasını eleştiren Öğretmen Esin Yılmaz, "Öğrenci ve öğretmenlerin olması gereken okullarda şu anda asker ve polislerin olması ne kadar doğru" diye sordu. Mahallelere sürekli atış yapıldığını, öğrencilerine ulaşamadıklarını ifade eden Ersin, "Bir anda bir mesaj geliyor ve bütün öğretmenler panik halinde şehri terk ediyor. Bir soykırım mı yapılmaya çalışılıyor. Askerin yeri kışladır şehir merkezi okullar değildir. Bizim çocuklara öğretmemiz gereken ilimdir, bilimdir, top, tank tüfek, askerler nerde konuşlandırılıyor değildir. Öğretmenlerin ve öğrencilerin biran önce okula dönmesi gerekiyor. Burada yaşıyorum bırakıp gitsem nereye gideceğim" dedi.

'JÖH kime eğitim verecek!'

Cizre Eğitim Sen Kadın Sekreteri Serap Ok ise "Okullarımızın tahtalarına 'JÖH geldi eğitim sırası bizde' yazılmasına kimsenin hakkı yok. Böyle bir kanun, kural, ahlak yok. Siz oradaki eğitimi kime veriyorsunuz masaya, sıraya, duvara mı veriyorsunuz. Çocukların orada eğitim alması gereken bir zamanda güvenlik güçlerinin orada olması en önemli suçlardan biridir" diye konuştu.

'Okullarımızı asker polise teslim etmeyeceğiz

Çocuğun eğitim ve yaşam hakkının elinden alınamayacağını vurgulayan Serap, devlete seslenerek şunları söyledi: "Siz insanların hayatları, ruh halleriyle oynuyorsunuz. Eğitim Cizre'de görülmedi, bu coğrafyada bu yaşanıyor. Türkiye'de kendine eğitimciyim diyenlerin bu duyarsızlığı beni rahatsız ediyor. Benim burada var olmamın tek sebebi bu çocukların umutlarını söndürmemektir. Birçok eğitimci arkadaşımın burada olma nedeni ne kentimizi ne okulumuzu güvenlik güçlerinin eline teslim etmeyeceğiz, bu bizim işimiz" dedi.

(gc)