JINHA

AMED - Diyarbakır'daki sağlık emekçileri Sur'da 27 gündür süren abluka altında olan mahallelere girmelerine izin verilmediği için başlattıkları nöbet eylemini sürüyor. Sur'a girişleri engellenen sağlıkçılar yürüyüş ve oturma eylemi yaparak yarın acil servisler dışında hizmet vermeyeceklerini duyurdu.

SES, DTK Sağlık Komisyonu, Diyarbakır Tabip Odası, Eczacılar Odası, Diş Hekimleri Odası, METSAD tarafından Sur için 5 gün önce Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde başlatılan nöbet eylemi sürüyor. Sur ilçesine girişleri engellenen sağlıkçılar bugün de İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelerek Büyükşehir Belediyesi'ne kadar yürüdü. Yürüyüş boyunca sağlıkçılar, alkış ve zılgıtlar eşliğinde "Sağlık haktır engellenemez", "Gün gelecek devran dönecek, AKP halka hesap verecek", "Direne direne kazanacağız", "Sur halkı yalnız değildir" sloganları attı. Belediye önünde basın açıklaması yapan sağlıkçılar, Sur ilçesinde devam eden abluka ve saldırılar son bulmadıkça, nöbet eylemlerinin devam edeceğini açıkladı. Sağlık emekçileri yarın acil servisler dışında hizmet vermeyeceklerini de duyurdu.

'Halkın en temel yaşam hakkı dahi ihlal edilmekte'

Sağlıkçılar adına konuşan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Cengiz Günay, AKP hükümetinin politikalarına değinerek şöyle konuştu: "Çözüm sürecinin buzdolabına kaldırılmasıyla beraber, coğrafyamızda ölüm, şiddet, baskı ve faşizan saldırıların ardı arkası kesilmiyor. Bölgemiz abluka altına alınmış şehirler ateşe verilip ağır silahlar kullanılarak bombalamıyor. AKP hükümetinin ileri demokrasi söylemi şehirlerimizde haftalarca süren sokağa çıkma yasaklarında vücut bulmaktadır. Bu uygulamalar ile halk sıkıyönetim dönemlerinde bile örneğini görmediğimiz orantısız bir şiddete maruz bırakılmaktadır. Başta yaşam hakkı olmak üzere halkın beslenme, su, elektrik, sağlık hizmetine ulaşma bu hizmetlerden yararlanma gibi temel hakları ihlal edilmeye devam edilmektedir" dedi.

'Ölüme karşı yaşam, siyaha karşı beyaz'

Yaşanan sokağa çıkma yasakları ve abluka süreçleri boyunca 300'ün üzerinde sivil halkın katledildiğini ifade eden Cengiz, "Biz sağlık emekçileri olarak böyle dönemlerde halkımızla berber olmak için ve sağlık hizmeti verebilmek için yasaklı mahallelerde olmak istiyoruz. Buradan Valiliğe, Emniyet Müdürlüğüne bir kez daha sesleniyoruz. Bizim gönüllü doktor ve sağlık çalışanları olarak Sur'a geçmemizin önünü açın. Çok zor koşullarda da olsa insani etik değerleri birlikte yaşatalım. Evrensel kural ve yasalara uyalım. Sağlık emekçileri olarak ölüme karşı yaşam, siyaha karşı beyaz duruşumuz şiarı ile yaşam hakkı, sağlık hakkı, eğitim hakkı, barınma ve beslenme hakkı için sürekli barışı savunacağız" diye konuştu.

Konuşmalar ardından oturma eylemi gerçekleştiren sağlık emekçileri 5 kişilik hekim, cerrah ve diş hekimlerinden oluşan bir ekip seçerek Sur'a göndermek istedi ancak polisler tarafından eski Alman hastanesi önünde önleri kesilerek ilçeye geçişlerine izin verilmedi.

(ny/gc)