JINHA

WAN - Polislerin demokratik hakkını kullanarak sokaklara çıkan halka dönük nefret içerikli davranışlardan birine maruz kalan HDP İl Eşbaşkanı Derya Hayva, bir kadın polis tarafından hakarete maruz kalmasının kendisini daha fazla incittiğini söylerken, KJA aktivisti Emine Bozkurt'ta direnen kadınlara yönelik yoğun bir saldırının olduğunu kaydetti.

Sistemin yetiştirme ve devşirme modelinin en büyük örnekleri olan özel harekat ve çevik kuvvet ekiplerinin halka ve halk tarafından seçilen yöneticilere karşı tutumları kendilerine aşılanan Kürt nefretini gözler önüne seriyor. Sivil yurttaşlara karşı en acımasız teknikler ile saldırılar düzenlenirken halkın seçtiği yöneticilere de saldırılar azımsanamayacak düzeyde. Geçtiğimiz günlerde Kürdistan'ın birçok ilinde ilan edilen sokağa çıkma yasaklarıyla birlikte gerçekleşen sivil katliamları protesto etmek amacıyla Musa Anter Parkı'nda bir araya gelen KJA'lı kadınların içerisinde HDP Van İl Eşbaşkanı Derya Hayva da vardı. Olay, eylem alanında bir araya gelen kadınların etrafı erkek ve kadın çevik kuvvet ekipleri ile sarılırken alana doğru yürüyen Derya Hayva'nın kadın çevik kuvvet ekiplerini KJA'lı kadınlar zannederek yanlarına gitmesiyle başladı.

'Hakaret eden kişinin kadın olması beni daha fazla incitti'

Kadın çevik kuvvet ekiplerinin kendisine kötü muamele ve hakarette bulunduğunu ifade eden Derya, olay anını şöyle anlattı: "Eylemi düzenleyeceğimiz Musa Anter Parkı'na gitmek için alana yürürken sivil giyimli kadın çevik kuvvet ekiplerini kadın arkadaşlarım sandım ve onlara doğru yürüdüm. Polisler bana kötü bir üslup ile kim olduğumu sordular. Beni gördükleri anda bir bombacıymışım gibi davrandılar. Kötü bir üslup ile ellerimi cebimden çıkarmamı söylediler, bana yaklaşımları çok sert ve tehditkardı. Ne ben bu davranışları hak ediyordum ne de karşımdakilerin bana öyle davranmaya hakları vardı. İnsanların kişilik haklarını rencide edici davranışlar sergilediler. Karşımda bana hakaret eden ve iten kişilerin kadın olması beni daha fazla incitti. Polisler beni kolumdan ittirerek alandan çıkarmaya çalıştılar. Polislerden biri kaba bir şekilde beni alandan çıkarmaya çalışırken başka bir poliste gelip ' neden köpekleşiyorsun' şeklinde hakaretlerde bulundu."

Yapılan hakaret ve davranışların kabul edilebilir olmadığına vurgu yapan Derya, kendisine hakaret eden kadın polis hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirtti.

'Kapitalist sistem kadını kendisine göre şekillendiriyor'

KJA aktivisti Emine Bozkurt ta, kapitalist sistemin kadını kendisine göre şekillendirdiğine dikkat çekerek, "Kadın çevik kuvvet ekipleri ile kadın var olan barışçıl ve güzel yapısını kaybederek tek tipleştirilmek isteniyor. Kadını bu şekilde saldırganlaştırmak ve farklı bir role sokmak kadını kendi ruhundan uzaklaştırarak direnen kadınları yok etmek istiyor. Kadınları eril zihniyetin kurallarına göre yönlendiriyorlar ve kadınlar da memur durumunda oldukları için buna uymak zorunda kalıyorlar. Kadınların doğasına ve yaşayış biçimine tamamıyla aykırı olan kadın çevik kuvvet ekipleri ile kadınlar benliklerini kaybediyor" şeklinde konuştu.

'Direnen kadına yoğun bir saldırı var'

Sistemin kadınlar üzerinde ciddi bir baskısı olduğunu kaydeden Emine, direnen ve zulme boyun eğmeyen kadınların birincil hedef olduklarını söyledi. Sistem tarafından özlerinden uzaklaştırılan kadınların köleleştirildiğini belirten Emine, tek tipleştirilecek ve robotlaştırılacak son canlıların kadınlar olduğunu ifade etti. Kadınların barışçıl ve üretken yapısına dikkat çeken Emine, "Kadın öğreten ve var olmak için direnendir. Ama var olmak için direnen kadına yoğun bir saldırı var. Süreç içerisinde ablukalarda sokağa çıkan kadınların öldürülmesinin altında ciddi mesajlar vardır. Kadınlara 'Siz sokağa çıkarsanız, direnirseniz ve bilinçli kadınlar olmak isterseniz sizleri bu şekilde öldürürüz' mesajı verilerek kadınlar sindirilmeye çalışılıyor" ifadelerinde bulundu.

(mc/dc/mg)