'Gün yaşananları seyretme değil haykırma günüdür' - YENİLENDİ

14:04
YENİLENDİ" class="social-twitter">

JINHA

HABER MERKEZİ - Sokağa çıkma yasaklarına karşı bir günlük iş bırakma eylemi yapan emek ve meslek örgütleri, Diyarbakır, Şırnak ve Nusaybin'den "Gün yaşananları seyretme günü değil, savaş çığlıkları atanlara karşı yüksek sesle ve cesaretle 'Öldürülenler bizim çocuklarımız. Yaşasın halkların kardeşliği ve eşitliği' diye haykırma günüdür" dedi.

DİYARBAKIR

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 28 gündür devam eden sokağa çıkma yasağı ve ablukayı kırmak amacıyla binlerce kişi Sur'a yürümek için bir araya geldi. KESK, DİSK ve TMMOB'un sokağa çıkma yasaklarına karşı iş bırakma eylemine katılmak için sendikalar kendi binaları önünde buluşarak Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önüne yürüdü. KESK, TMMOB, Eğitim-Sen, Büro Emekçileri Sendikası, Tüm Bel Sen ve SES Kalender Plaza önünden yürüdü. Yürüyüşlerde, "Amed uyuma Suriçine sahip çık", "Biji berxwedane Suré", "Suriçinde direnen gerillaya bin selam", "Kürdistan faşizme mezar olacak", "Amed isyandır Suriçine selamdır" sloganları atıldı. Dağkapı (Şex Sait) Meydanı'nda polislerin kurduğu barikat önünde oturma eylemine geçen kitle ardından basın açıklaması gerçekleştirdi. İlk olarak konuşan KESK Kadın Sekreteri Gülistan Atasoy, "Son 5 aydır Kürdistan'ın ilçelerinde yaşanan katliamlarda siviller katlediliyor. Oluşturulan yeni savaş konseptinde katliamların önü kesilmiyor. 10 Ekim'de Ankara'da yaptığımız mitingde bu savaşı görerek alanlardaydık. Yürüttüğümüz mücadeleyi bugün de yürüteceğiz. Sri Lanka modelini yaratmak isteyenler kazanamayacaktır" dedi.

'Sesimiz daha gür çıkacak'

DİSK adına açıklama yapan Şehmus Gökhan, emek örgütleri olarak demokrasinin daha fazla gelişmesi için çalışmalar yapacaklarını dile getirdi. Şehmus, "Savaşa karşı barışı ölüme karşı yaşamı savunacağız. Roboski katliamı yıl dönümü bugün devam etmektedir. Demokrasi demek halkın taleplerin demokratik ortamlarda tartışılıp çözüm bulunmasıdır. Halkın taleplerine kulak tıkayıp ölümleri görmezden gelmeyin. Sesimiz daha gür çıkacak" diye konuştu.

'Savaşın travmaları bir nesli etkileyecektir'

Ardından basın açıklamasını yapan KESK Dönem Sözcüsü Erdal Uysal, siyasi iktidarın savaş politikalarına defalarca dikkat çektiğini dile getirerek, yaşam umudunun giderek azaldığı savaş ortamına asla razı olmadıklarını vurguladı. Kürdistan'daki savaş yüzünden ülkenin tragedyayı andırdığını dile getiren Erdal, askeri yığınaklarla ilçelerin boşaltılması çalışıldığını, kadın ve çocukların hedef alınarak katledildiğini vurguladı. Erdal, "Devlet yaklaşık 3 bin 800 öğretmeni Cizre ve Silopi'den savaş boyutundaki operasyon öncesi ilçeden çıkardı. Devlet öğrencileri kaderine terk ederek ve sağlıkçılara hastanelere hapsederek tehlikeli bir mesaj vermiştir. Sur ilçesinde ise 10 bin öğrenci ve 420 eğitim emekçisi mağdur edilmektedir. Bu savaşın yarattığı travmalar bir nesli etkileyecektir" diye belirtti.

'Tüm emekten yana olanları yan yana olmaya çağırıyoruz'

Miting yapmanın, sokağa çıkmanın ve pencereden dışarıya bakmanın dahi Kürdistan topraklarında ölümle eş değer olduğunu ifade eden Erdal, hükümetlerin IŞİD ve benzeri cihatçı örgütleri besleyen politikaların bedelini tüm insanlığın ödediğini belirtti. Emek örgütleri olarak gidilen yolun kan ve gözyaşından ibaret olduğunu söyleyen Erdal, iktidarın demokrasiye tahammülü olmadığını vurguladı. Erdal, "Gün yaşananları seyretme günü değil, savaş çığlıkları atanlara karşı yüksek sesle ve cesaretle 'Öldürülenler bizim çocuklarımız. Yaşasın halkların kardeşliği ve eşitliği' diye haykırma günüdür. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB olarak üretimden gelen gücümüzü kullanarak hizmet üretmiyoruz. Tüm emekten yana olanları barışı inşa etmek adına yan yana olmaya davet ediyoruz" dedi.

Açıklamanın ardından kitle sloganlar eşliğinde Dağkapı Meydanı'ndan ayrıldı.

ŞIRNAK

DİSK, KESK ve TMMOB tarafından Silopi ve Cizre'de sıkıyönetim kapsamında uygulanan saldırıları protesto etmek amacıyla ilan edilen bir günlük iş bırakma eylemine ilişkin Şırnak Belediyesi önünde basın açıklaması düzenlendi. Açıklamaya HDP milletvekilleri Osman Baydemir, Leyla Birlik, Alican Önlü ve Meral Danış Beştaş da destek verdi. DİSK Genel İş Şube yöneticisi Edanur Bazencir, bölgede uygulanan sokağa çıkma yasakları ve askeri yığınakların ortaya çıkardığı savaş tablosunun binlerce insanı tehcir ve katliam ile yüz yüze bıraktığını belirterek, ''Çocuklar ve kadınlar hedeflenerek katledilmektedir, hiçbir inanç ve insanın kabul edemeyeceği şekilde insan cesetleri günlerce sokaklarda bırakılmakta, almaya çalışan yakınlarına ateş açılmaktadır'' dedi.

'Yaşanılanlara karşı susmayacağız'

Mevcut iktidarın demokrasiye tahammülü olmadığını ifade eden Eda, "Yaşanılanların karşısında susmayacağız. DİSK Genel İş Şırnak Şubesi olarak üretiminden gelen gücümüzü kullanarak, kullanarak bir günlük iş bırakıyoruz" diye belirtti.
HDP Urfa Milletvekili Osman Baydemir ise yaşanan vahşet karşısında iç hukuk yollarının tükendiğini vurgulayarak bu vahşetin sorumlularının mutlaka savaş suçları mahkemelerinden yargılanacağını söyledi. Osman son olarak, AKP iktidarına ''Yol yakınken geri dönün, çözüm masasına oturun' diye seslendi.

MARDİN

KESK, DİSK ve TMMOB Mardin şubelerine üye emekçiler 1 günlük iş bırakma eylem kapsamında Karayolu Parkı'nda bir araya geldi. Açıklamaya HDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım, DBP, HDP Mardin il ve Artuklu ilçe örgütleri, Mardin Büyükşehir ile Artuklu belediyesi çalışanları, STK’lar ve çok sayıda kişi katıldı. TTB Mardin Şube Eş Başkanı Kamuran Yıldırım, yeni bir konseptle karşı karşıya olduklarını ifade ederek, ülkenin adeta kan gölüne çevrilmeye çalışıldığını söyledi. 3 aylık bebeklerin dahi katledildiğini dile getiren Kamuran, 'can güvenliği' gerekçesi ile alınan canların 500'ü geçtiğini aktardı. Emekçiler adına açıklama yapan Eğitim Sen Mardin Şube Başkanı Hamdullah Yıldırım ise “Bölgede belediye eşbaşkanlarının tutuklanması, eğitim ve sağlık emekçilerinin can güvenliklerinin ortadan kaldırılarak kamu hizmeti yapamayacakları hale getirilmeleri, sokaklara topların, tankların yerleştirilmesi iktidarın iddia ettiği gibi sorunun sadece ‘Hendek’ olmadığını asıl niyetlerinin Güneydoğudan Ortadoğu’ya uzanan büyük bir bölgenin savaş haline getirmek olduğunu göstermektedir. Ama bizler bu savaş çığlıklarını atanlara karşı mücadelemize her zaman devam edeceğiz” dedi.

HDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım da yaşanan yasaklarda kadınların ve çocukların da katledildiğini belirterek şunları söyledi: "Bugün bu katliamların DAİŞ’İn yaptığı katliamlardan hiçbir farkı yoktur. Bugün 4 aylık küçük bebekler katlediliyor” dedi.

Yapılan konuşmaların ardından kitle 10 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirerek yaşananları protesto etti.

NUSAYBİN

Mardin'in Nusaybin ilçesinde KESK, DİSK ve TMMOB üyeleri gerçekleştirdikleri yürüyüşle iş bırakma eylemi başlattı. Mittani Kültür ve Sanat Merkezi'nden, Barış Parkı'na doğru gerçekleşen yürüyüşe KESK, TMMOB ve DİSK üyelerinin yanı sıra Nusaybin Belediye eşbaşkanları Sara Kaya ve Cengiz Kök, Barış Anneleri ve yüzlerce yurttaş katılım gösterdi. "Faşizme ve savaşa karşı inadına barış" pankartının açıldığı yürüyüşte kitle sık sık, "Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek", "Savaşa karlı barış hemen şimdi", "Bıjî berxwedana Nisêbînê" , "Faşizme karşı omuz omuza" şeklinde sloganlar atıldı. Çevredeki yurttaşların alkış ve sloganlarıyla desteklenen yürüyüş Barış Parkı'nda son bulurken, kitle burada basın açıklaması gerçekleştirildi.

Açıklamayı okuyan Eğitim-Sen Nusaybin Temsilcisi Kadri Baysal, hükümetin yaklaşık 3 bin 800 öğretmeni, bölgeden çıkartırken, 80 bin öğrenciyi kaderine terk ettiğini ve sağlık emekçilerini de hastanelere hapsettiğinin altını çizdi. Kadri, "Siyasi iktidar, Türkiye'nin saygın emek ve meslek örgütlerine kulağını kapatarak savaşı tırmandırmaya devam ediyor. Artık akıl tutulması yaşadığımız ülkede Kasım ayından bu yana 44 çocuk katledildi, 52 çocuk ise yaralandı. Biz emek ve meslek örgütleri olarak duyduğumuz sorumluluk gereği, gidilen yolun, kan ve gözyaşlarının sel olup akacağı bir yol olduğunu; bu kirli savaşta çocukların, kadınların, yoksulların, işçilerin, emekçi halk kitlelerinin en ağır bedeller ödeyeceğini bir kez daha yineliyoruz. Akan kanların durdurulmasının tek çaresi halklara karşı açılan bu savaşı derhal durdurmaktır" diye konuştu.

Açıklamanın ardından kitle gerçekleştirdikleri 10 dakikalık oturma eylemiyle iş bırakma eylemi başlattıklarını duyurdu.


KIZILTEPE

KESK, DİSK VE TMMOB öncülüğünde yaşanan sokağa çıkma yasakları Kızıltepe ilçesinde yapılmak istenen barış zinciri ile protesto edilmek istendi. Barış zincirine DBP, HDP Kızıltepe ilçe yöneticileri, Kızıltepe Belediyesi eş başkanları ve çok sayıda kişi katılırken kitle barış zincirini oluşturmak için eski Kızıltepe Devlet Hastanesi önünde bir araya geldi. “Savaşa hayır barış hemen şimdi” sloganları eşliğinde başlanan barış zinciri kısa bir süre sonra polisin müdahalesi ile son buldu. Polisin tazyikli su ve biber gazı ile saldırdığı kitle taşlarla karşılık verdi.
Öte yandan Kızıltepe ilçesinde emekçiler iş bırakma eylemine giderek yasakları ve katliamları protesto etti.

DERİK

Mardin’in Derik ilçesinde ise DİSK, KESK ve TMMOB üyesi emekçiler, Eğitim Sen Derik Şube binası önünde toplandı. “Çocuklar ölmesin şeker de yiyebilsin” pankartını açan emekçiler buradan Cumhuriyet Meydanı'na kadar yürüyüş düzenledi. Yürüyüş sırasında sık sık, "Savaşa hayır barış hemen şimdi” ve ”Savaş kötüdür, çocukları öldürürür" sloganları atıldı. Grup adına açıklama yapan SES Derik Şube Temsilcisi Gülizar İpek bölgede devam eden sıkıyönetim uygulamaları ve sokağa çıkma yasaklarının yaşamı durma noktasına getirdiğini ifade etti. İpek, "Bu gün askeri yığınaklar yapılmaktatır. Okulların, hastaneler ve devlet daireleri karargâhlara dönüştürülerek çatışmalar bütün bölgeye yayılmaktadır. İlçeler, şehirler abluka altına alınıp boşaltılmakta, yüzlerce insan evlerinden alınarak kapalı spor salonlarına hapsedilmekte, çocuklar ve kadınlar hedef alınarak katledilmektedir. İnsan cesetleri günlerce sokaklarda bırakılmakta, almaya çalışan yakınlarına ateş açılmaktadır. Buna karşı herkese ayağa kalkmalı ve direnişe geçmelidir" dedi.

Açıklamanın ardından kitle sloganlar atarak dağıldı.

MİDYAT

Eğitim Sen Midyat Temsilciliği önünde toplanan Eğitim Sen, SES, Tümbel-Sen, HDP ve DBP ilçe yöneticileri ile çok sayıda yurttaş Barış ve Kardeşlik Parkı'na doğru yürüyüşe geçti. Yürüyüşte, "Kimsenin ölmesini istemiyoruz, sadece barış istiyoruz" pankartı açılırken, "Bir yol daha var yaşamak ve yaşatmak" ve "Savaş en çok kadını vurur" dövizleri taşındı. Emek örgütleri adına açıklamayı Midyat Eğitim Sen Temsilcisi Mehmet Emin Çiçek, insanların evlerinden çıkarılarak göçe zorlandığını vurguladyarak, herkesi bu savaşa karşı mücadeleye çağırdı.

Açıklama oturma eylemiyle son buldu.


(ekip/gc)