Dünyanın Rojava'nın Kadın Yasaları'ndan öğreneceği çok şey var

09:04

Zêrîn Kurtay/JINHA

QAMIŞLO - Çocuk yaşta evliliklerden tutalım, çokeşlilik, berdel, kadın katliamlarına kadar varan suçlar dünyanın birçok ülkesinde yargı eliyle erkekler lehine kararlar veriliyor. Ancak kadınlar öncülüğünde yaşamın yeniden yaratıldığı Rojava'da böyle işlemiyor. Dünyada bir ilk olan Kadın Mahkemesi sadece Rojava'da bulunuyor. Kadın Yasası'nı esas alan Kadın Mahkemesi; çocuk yaşta evlilikler, berdel, çokeşlilik başta olmak üzere kadınlara yönelik işlenen tüm suçlara ilişkin cezai yaptırımlar uyguluyor.

Rojava'da kadınlar öncülüğünde yaratılan devrimle birlikte 5 yıllık erkek egemen sistemin tüm anlayışları bir bir yok ediliyor. Kadını eve hapseden, köleleştiren, değersizleştiren, toplumda hiçbir söz hakkı tanımayan erkek egemen sistem, kadın şahsında köleleştirdiği tüm toplum üzerinde her türlü tahakkümünü uyguluyor. Rojava'da kadının tarihini yeniden yazan direnişçi kadınlar, tüm dünya kadınlarında da büyük bir umut yarattı. Rojava'da demokratik yaşam modelini inşa eden kadınlar, bir yandan da cephelerde en ön saflarda DAİŞ şahsında tüm egemen güçlere karşı direniş zılgıtlarıyla yeni bir yaşamın kapısını aralıyor. Rojava'da kadın rengi ve iradesiyle yaşamın birçok alanında yer alan kadınlar, tüm dünyaya da yeni bir yaşam modeli sunuyor.

Erkek egemen sistemin erk yargısı da kadına karşı

Kadını eve hapseden erkek egemen zihniyetin bir sonucu olarak her gün kadınlar katlediliyor, tecavüze maruz kalıyor ve her türlü şiddete uğruyor. Başta Türkiye olmak üzere dünyanın birçok ülkesinde gerek savaş koşullarında olsun gerekse de toplumda olsun kadına yönelik işlenen suçlara ilişkin ise failler hakkında gerekli cezalar verilmiyor. Erkek egemen sistemin erk yargısı da erkekler lehine verdiği cezalarla kadınlara yönelik işlenen suçları meşrulaştırıyor. Ancak Rojava'da sistem böyle işlemiyor. Kadınlar kendilerine yönelik aile içi şiddetten tutalım toplumda kadının maruz kaldığı tüm haksızlıklara karşı belli kurumları bulunuyor. Bunlardan biri de Kadın Evi. Toplumda sorun yaşayan kadınlar öncelikle Kadın Evin'e başvuruyor ardından da sorun dünyada bir ilk olan Kadın Mahkemesi'ne gidiyor. Bu sistemin nasıl işlendiğine ilişkin ise Qamişlo Kadın Evi'nden Îlham Ömer ve Adalet Meclisi Sözcüsü Zozan Ehmed ile görüştük.

'Devrim kadını kafes içinde nefessiz bırakan zihniyete karşı'

Kadın Mahkemesi'nden önce kadınların ilk başvuru adresleri olan Kadın Evi ile iletişime geçerek, Îlham Ömer ile konuşuyoruz. Rojava devriminin dördüncü yılını geride bıraktığını belirten Îlham, "4 yıldır Rojava Kürdistan'ında devrimi yaşıyoruz. Bu devrim hem yıllardır Kürt halkını etkisi altına almak isteyen iktidara karşı hem de diğer yandan da kadınları iradesiz bırakmak isteyenlere karşıdır. Rojava devrimi toplumda kadının yolunu kapatan, kadını kafes içinde nefessiz bırakan zihniyete karşı gerçekleşmiştir. Önder Apo perspektiflerinin sayesinde kadın kendi gücünün farkına vardı ve bu güçle örgütlülüğünü büyüttü. Bu güçle kadın toplumu yeniden inşa edebilir" dedi.

'Komünlerle ortak çalışıyoruz'

2015 yılının kadınlar için tarihi bir yıl olduğunu kaydeden Îlham, "Biz Kadın Evi olarak kadın sorunlarını çözme noktasında sorumluluk alıyoruz fakat kendi başımıza da çalışmıyoruz. Komün ve halk mahkemesiyle de iletişimimiz var. Öncelikle sorunlarımızı komün içinde tartışıyoruz bu yüzden kadınlar için komünü esas alıyoruz ki öncelikle sorunlarımızı kendi mahallemizde çözebilelim ve ayrıca mahalleli birbirinin sorunlarını bilsin diye. Bize yapılan başvurularda kadına yönelik şiddet varsa, taciz varsa, çocuk yaşta evlilikler varsa öncelikle bu konuyu muhataplarıyla konuşuyoruz. Sorun önce komüne gidiyor komün çözemiyorsa bize bildiriyor. Bizler konuyla ilgili tüm sorumluluğu üzerimize alıyoruz ve çözmeye çalışıyoruz" ifadelerinde bulundu.

'Kadın Evlerine 807 kadın başvuruda bulundu'

Cizîrê Kantonu'nda son bir yıl içinde Kadın Evlerine 807 kadının başvurduğunu kaydeden Îlham, "Bu başvurulardan 11'i çocuk evlilikleri, 34'ü kadına yönelik şiddet ve diğer yaşanan sorunlar bulunuyor. Halen üzerinde çözmeye çalıştığımız 89 başvuru var. Kadın evi şimdiye kadar 391 sorunu çözdü. Ailelerde yaşanan sorunlarda direk boşanmayı esas almıyoruz öncelikle konuşarak çözülebilecek sorunlar varsa çözmeye çalışıyoruz. Özellikle çocuk varsa daha hassas davranıyoruz çünkü çocuğun psikolojisi de bu anlamıyla önemli bizler için. Ancak uçurumun kenarına gelmiş sorunlar varsa öncelikle Rêber Apo'nun özgür eş yaşam perspektifini esas almalarını istiyoruz. Gerekirse kadın ve erkeği yanımıza alıp eğitim veriyoruz. Eğer eğitim sonunda bir araya gelmek isterlerse geliyorlar gelmek istemiyorlarsa o zaman gerekli işlemleri yapıyoruz" şeklinde konuştu.

'Çocuk yaşta evliliklere karşı yasa çıkarttık'

Özellikle çocuk yaşta evliliklerde yaşanan sorunları aktaran Îlham, konuşmasının sonunda şunları belirtti: "Çocuklar henüz kendilerini tanıyamadan aileler tarafından zorla evlendiriliyorlar. Bizler çocuk yaşta evliliklere karşı özellikle çalışma yürütüyoruz. Aslında aile içinde yaşanan tüm sorunlar biraz da yapılan çocuk evliliklerden kaynaklıdır. Bu nedenle kadın evi olarak küçük yaşta evliliği önlemek için yasa çıkardık ve ikna yoluyla da bunu yürütüyoruz. Eğer ki bir kişi kızını küçük yaşta ve şiddet zoruyla evlendirirse bunun hesabını anne ve babasından soruyoruz. Bunun yanı sıra mahallelerde halk toplantıları düzenleyerek hem yasaları anlatıyoruz hem de seminerlerle özgür eş yaşamı konuşuyoruz. Bizler Rojava'da yeni bir yaşam modeli oluşturuyoruz ve toplumu eski geri anlayışlardan kurtarmak istiyoruz."

'Suriye'de kadınlar yıllardır haklarından yoksun'

Kadın Evi'ne gelen sorunlar çözülemezse Kadın Mahkemesi'ne gidiyor. Bu sistemin nasıl işlendiğine ilişkin konuları ise Adalet Meclisi Sözcüsü Zozan Ehmed ile konuştuk. Mahkeme aşamasına gelen davalar hakkında konuşan Zozan, erkek egemen sistemde yargının da erkeklerin lehine işlediğine dikkat çekerek, "Yıllardır Suriye'de kadınlar haklarından yoksun bir şekilde yaşıyordu. Bu mahkeme kadınların haklarını almada bir altyapı oluşturdu. Kadınların sorunlarını eşit bir şekilde çözebilmek için Kadın Evi ile birlikte çalışıyoruz" şeklinde belirtti.

'Kadın Yasası'nı topluma anlatıyoruz'

Kadın Yasası çıktıktan sonra halk toplantıları yapılarak eğitimlerin verildiğini kaydeden Zozan sözlerine şöyle devam etti: "En çok sorun toplum içinde yaşanıyor. Küçük yaşta evlilik, berdel, birden fazla evlikler ve ayrıca zorla evlilik. Bu sorunlara karşı yasalar çıkarıldı ve bu yasalar da hiçbir şekilde değiştirilmeyecektir. Yasalara uymayanlar olursa cezalandırılırlar. Kadın yasasını devlet gibi şiddet yöntemleriyle değil eğitim ve ikna yoluyla anlatmaya çalışıyoruz."

'Kadınlar artık yaşadıklarını anlatmaktan utanmıyor'

Bu yıl gelen davaların çocuğunun taraflar arasında çözümlendiğini dile getiren Zozan, "Kadın artık hakkı için mücadele etme aşamasına gelmiştir. Kadınlar eskisi gibi yaşadıklarını anlatmaktan utanmıyor. Mahkemeye geldiklerini yaşadıkları tüm sorunları detaylarıyla anlatıyorlar. Eskiden bu böyle işlemiyordu. Çünkü yasalar erkekler lehineydi ve kadınlarda bunu bildiği için ya mahkemeye gitmiyordu veya sorunlarını detaylı anlatmıyordu. Ama artık Rojava'da kadınlar öncülüğünde gelişen yeni bir yaşam sistemi var. Kadınlar toplumun birçok alanında yer aldığı gibi yaşadığı sorunları da gelip rahatlıkla anlatabiliyorlar."

Yasanın değişmez maddeleri: Çocuk yaşta evlilik, berdel, çokeşlilik, kadın katliamı…

Kadın Yasası'nın değişmez maddelerini de aktaran Zozan, "Küçük yaşta evlilik, çokeşlilik, berdel ve kadınların katledilmesi yasak ve suçtur. Bu suçu işleyenler farklı yöntemlerle yargılanırlar. Bizler Rojava'da Kadın Mahkemesi ile dünyada bir ilke imza attık. Çünkü bu gün dünyanın birçok yerine baktığımızda yargının geneli erkeklerin elinde ve kadınlar hakkında karar veren erkeklerin çok adil davranmadıklarını gördük. Türkiye'de her gün ortalama 5 kadın katlediliyor ancak yargıya baktığımızda 'iyi hal' indirimleriyle kadın katili erkeklere az cezalar veriliyor. Bunun dünyada da örnekleri var. Bizler Rojava'da bu anlamıyla bir ilki yaratıyoruz. Kadınlarla ilgili sorunlar aynı zamanda toplumsal sorunlardır. Ve sorunu ele alırken toplumsal bir sorun olarak ta ele alıyoruz. Rojava'da bulunan tüm kurumlarda toplumun geneline ilişkin eğitimler veriliyor çünkü toplumsal bir dönüşüm sağlanmadıkça sorunlarda devam eder. Kadınların kendini korumaya ve özgür iradesiyle yaşamaya hakkı vardır. Kadın Yasası'nda bu düzenleme gerçekleşecek, bu da önümüzdeki zamanda genel konferansta netleşecek ve sonrasında halka konuyla ilgili bilgilendirme yapılacak" ifadelerinde bulundu.

(du/mg)