Şengal Dağı'nda yeni yıl ve yeni yaşamı bekleyiş...

10:36

Tuğba Akyılmaz/JINHA

ŞENGAL - Çetelerin saldırılarında kaçarak Şengal Dağı'na sığınan Ezidiler'in ikinci kışı başladı. Yeni yıla Şengal eteklerindeki çadırlarda giren kadınlar "Dağlarımız dünyanın her yerinden daha güzel. Buradan kaçmak için gidip sularda boğuluyorlar. Halkımız ülkesine dönsün hiçbir yer insanın kendi memleketi gibi olmaz" çağrısı yapıyor.

DAİŞ çetecilerinin 3 Ağustos 2014'te Şengal'e soykırım saldırılarıyla birlikte evlerini bırakan Ezidiler'in bir kısmı kutsal Şengal Dağı'na sığındı. Şengal 13 Kasım 2015'te Kürt Güçleri'nin ortak operasyonu ile özgürleştirildi. Şengal Dağı'nda çadırlarda yaşayan Ezidiler yeni yılda evlerine dönmeyi bekliyor. Ferman sonrası evini, barkını, evlatlarını kaybeden Şengal halkı her şeye rağmen dağlarında yaşam savaşı veriyor.

'Yük kadınların omuzunda'

Şengal'in kurtarılması sonrası çetelerin hala civar köylerde bulunmasından kaynaklı evlerine dönemeyen Şengalliler bu kışı da çadırlarda geçiriyor. Şengal'in sert soğuğuna, yoğun sisine ve çamuruna karşı çadırlarda hayat mücadelesi veren Şengalliler Bölgesel hükümetin yaklaşımlarından şikayetçi. Ailenin tüm yükünü omuzlayan kadınlar ne olursa olsun topraklarını bırakmayacaklarını söylüyor.

'Kış geldi, yaşam ağırlaştı'

"Şimdiye kadar PKK'den başka kimse bizim yanımızda olmadı" diyen Nurê Haci "Kış geldi ve koşullarımız çok zor. Çadırlar çok soğuk ve yakacak sorunumuz var. Çoluk çocuk hepimiz böyle bu soğuklarda çadırdayız. Kimse bu halkın neler çektiğini görmüyor. Ne merkezi hükümet nede bölgesel hükümet bize yardım etmiyor. Yakacak sorunu var. Gaz yok, erzak sorunu var. Kış geldi doğru düzgün çocukların giyecekleri sıcak şeyler bile yok. Gerçekten koşullarımız çok zor. Buraların rüzgarı çok serttir. Bir rüzgar esiyor çadır şimdi uçacak diye korkuyoruz. Zaten yaptığımız yerlerde derme çatma. Öyle çok dayanıklı da değil" dedi.

'Halk artık evine dönsün'

Çetelerin Şengal'e girmesiyle her şeylerini bırakmak zorunda kaldıklarını belirten Nıştıman Cimo "DAİŞ gelince bir canımızı kurtarabildik. Kimlik düşünecek halimiz mi vardı. Ama şimdi kimliğimiz yok diye bölgesel hükümet bize erzak vermiyor. Neler yaşadığımızı bir biz biliriz. Sağ olsun bir tek PKK bize yardım etti. Onlar baktılar kim muhtaç ona erzak, çadır ve ellerinden geldiğince yardım verdiler. Biz tüm bu zorluklara rağmen topraklarımızda olduğumuzdan kaynaklı mutluyuz. İnsanlarımız gidiyor o sularda boğuluyorlar, çok üzülüyoruz. Ölümden kaçıyoruz diyorlar ama yine ölüme koşuyorlar. Biz bu toprakların ehliyiz. Başka yerde yaşayamayız. halkımız ülkesine, toprağına, kubbesine dönsün" diye konuştu.

(fk)