'Öğrencilerin tutuklanması savaş gündeminden bağımsız değil'

09:03

Öykü Dilara Keskin / JINHA

İSTANBUL - Üniversitelerde öğrenciler ırkçı ve DAİŞ saldırılarının yanında gözaltı ve tutuklama operasyonlarıyla karşı karşıya kalırken, tutuklu öğrenciler için Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma Ağı (TÖDA) kuruldu. TÖDA içinde çalışmalarda bulunan Nurseli Gözüaçık, öğrencilere yönelik baskının ülkenin savaş gündeminden bağımsız olmadığını vurgulayarak, hükümetin kalıba sokamadığı öğrenciler tutuklama yoluyla yapmaya çalıştığını belirtti.

Abluka ve sokağa çıkma yasaklarıyla devreye konulan savaş politikalarına karşı en dinamik güç olan öğrenciler saldırı ve tutuklamalarla karşı karşıya kalıyor. Sayıları net olmamakla birlikte 180 civarında tutuklu öğrenci olduğu belirtiliyor. Tutuklu öğrenciler için gençlik örgütlerinin öncülüğünde sendikalar, akademisyenler, avukatların da aralarında olduğu 23 kurum Tutuklu Öğrencilerle Dayanışma Ağı'nı (TÖDA) kurdu.
TÖDA içinde çalışmalarda bulunan Nurseli Gözüaçık, üniversitelerde yaşanan saldırıların kim tarafından organize edildiğinin önemli olduğunu belirterek, "Çünkü üniversitelerde ortaya çıkan gerici çeteler bir anda ortaya çıkan gruplar değiller" dedi. "ODTÜ'de bu çetelerin bizzat Erdoğan tarafından desteklendiği olayın ardından yapılan açıklamalarla görüldü. AKP Ankara Milletvekili Erdun Dural 'Cizre'ye nasıl girildiyse ODTÜ'ye de öyle girilir' dedi" diye konuşan Nurseli, üniversitede yaşanan olayların ülkede süren savaş gündeminden çok ayrı olmadığını vurguladı.

'Gericilik besleniyor'

Savaş politikalarının yansımasının üniversitede gördüklerini ifade eden Nurseli, "Erdoğan'ın esas derdi 13 yıldır istediği kalıba sokamadığı üniversiteleri bir kalıba sokarak bu işi sürdürmek. Bununla birlikte IŞİD ile sürekli olarak el sıkışması, tırlar ile silah göndermesi üniversitelerde cihatçı çetelerin desteklenmesi ile bağlantılı" dedi. Bilimin adresi olması gereken üniversitelere gericiliğin yayılmak istendiğini kaydeden Nurseli, "Düşünen, sorgulayan, hesap soran gençliği karşısında görmek istemiyor. Bu sebeple de gençliğin mücadelesini kırmak için gençlerin önünü tıkmak için üniversitelerde bu saldırıların politikasını sürdürüyor. Kürdistan'da Kürt halkına katliamı reva görenler ülkenin batısında mücadele edenlere göz altıları, tutuklamaları, üniversitelerde saldırıları ya da Galatasaray Meydanı'nda alana çıktığın anda polisin sana vahşice saldırmasını reva görüyor" dedi.

'Hasta tutsak öğrencilerin sağlık hakkı engelleniyor'

TÖDA'dan Dilan Yılmaz da tüm tutuklu öğrencilere ulaşmaya çalıştıklarını belirterek, hasta tutsak öğrencilere de dikkat çekti. Öğrencilerin sağlık hakkının da engellendiğin ifade eden Dilan, tutuklu öğrencileri tanıyan herkesin kedilerine başvurmasını istedi. Yine öğrencilerin sınavlarına giremediğini ifade eden Dilan, "Biz bugün sınavlarımıza rahatça girebilirken arkadaşlarımız özellikle okullarından uzak yerlere göndererek bu haktan uzak bırakıyorlar. Devletin bu yaptığına karşı da gündem yaratmak gerekiyor. Eğitim hakkı için başvuran arkadaşlarımız var ama sınavları bitene kadar cevap bile alamıyorlar" dedi.

'Kadın öğrenciler kadın özgürlüğünü konu alan kitaplar istiyor'

İ.Ü'de polise mukavemetten bile tutuklanan öğrencilerin olduğunu kaydeden Dilan, Facebook paylaşımlarının, kitapların, müziklerin ve Cumhurbaşkanı'nı eleştirmenin bile tutuklanma gerekçesi olara gösterildiğini ifade etti. Okul tarafından açılan soruşturma sonucunda da tutuklanan öğrencilerin olduğunu söyleyen Dilan, "Öğrenciyi fişliyorlar, bu durum savcılığa gidiyor. Hükümetin ilk yöneldiği kısım muhalif öğrenciler olunca dava açmak meşrulaştırılmaya çalışılıyor" dedi. Genç kadın arkadaşlarının kadın özgürlüğünü konu alan kitaplar istediklerini belirten Dilan, "Biz kitap çalışması yapıyoruz ama yetersiz kalabiliyoruz. Mektup yollamakta çok önemli onlara dışarıda bir ses oluyorsunuz" dedi.

Dilan tüm öğrencileri tutuklu öğrencilerle dayanışmaya çağırdı.

(dek/gc)