Erkek merkezli din algısına ve şiddete karşı mücadele ediyorlar

09:05

Ceren Karlıdağ/JINHA

İSTANBUL - Kadına Şiddete Karşı Müslümanlar İnisiyatifi'nden Nebiye Arı, başörtüsü sorunun çözülmesinin ardından Müslüman kadınların tüm sorunları bitmiş gibi bir algı oluştuğunu belirterek, yaşadıkları diğer sorunlardan ve inisiyatifin bu zamana kadar yürüttüğü mücadeleden bahsetti.

2013 yılında ilk tohumları atılan Kadına Şiddete Karşı Müslümanlar İnisiyatifi o gün bugündür çalışmalarına devam ediyor. İstanbul'un Fatih ilçesinde örgütlenen inisiyatif, erkek egemen İslam merkezli algıları eleştirerek, kadına şiddeti önleme noktasında cesur adımlar atıyor. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın fetva hattına sorulan "Bir babanın öz kızına duyduğu şehvet, karısıyla olan nikâhını düşürür mü?" şeklindeki ensest sorusu kadınlar tarafından büyük tepkilere neden olurken, inisiyatifin üyelerinden Nebiye Arı, bu zamana kadar yürüttükleri mücadeleyi ve Müslüman kadınların yaşadığı sorunları bizlerle paylaştı.

'İlk forumumuzda İslam'da kadının yerini konuştuk'

Kadına Şiddete Karşı Müslümanlar İnisiyatifi'nin kuruluş aşamasını anlatarak sözlerine başlayan Nebiye, "Her 25 Kasım'da belirli kadın gruplarının şiddete, tacize, tecavüze karşı meydanda dans ettiği bir eylem var. Ben bunu gördüğümde faydasız geldi. Ama bunu eleştirirken kendimin ne yaptığını sorguladım. Kadın mücadelesi bağlamında bir şeyler söylesem de, düşünsem de bir grupla mücadele etmeden pek yankı bulmuyor. Benim gibi düşünen arkadaşlara mail attım. İslami perspektiften bakarak yeni bir şeyler söyleyelim istedim. Arkadaşlar bir araya gelerek inisiyatif konusunda tartışmalar yürüttüler. Ben de nisan gibi İstanbul'a geldim. 2013 mayıs ayında ilk forumumuzu yaptık. İlk forumumuza 'Şiddet, taciz, tecavüz bağlamında İslam'da erkek' ismini verdik. Daha önce düzenlenen etkinliklerde 'Hanımefendilere de yer ayrılmıştır' şeklinde dip notlar bulunuyordu bizde forumumuzda 'erkeklere yer ayrılmıştır' şeklinde bir not düştük" dedi.

'Ahirette tahrik indirimi yapılmayacak'

Müslüman kadınların sorunlarından bahseden Nebiye, önceleri gündemde olan başörtüsü sorunu kalktıktan sonra sanki Müslüman kadınların tüm sorunları çözülmüş gibi bir algı oluştuğunu belirtti. Müslüman kadınlar için şiddetin büyük bir sorun olduğunu dile getiren Nebiye, "Nisa Suresi 34. Ayette 'kadınlar nüşuz yaptıkları zaman önce yataklarınızı ayırın sonra nasihat verin ve sonra dövebilirsiniz' gibi meallandirildiği için şiddet meşruluk kazanıyor. Yine ailenin kutsallaştırılması en büyük sorunlardan. Müslüman camiada kadın ve aile bir arada konuşulurken, ailede erkek konuşulmaz. Bu programlarda konuşmacılar erkektir ve kadın meselesini konuşurlar. Yine taciz sorunu tüm kadınların en büyük sorunu. Mini etek mi giymiş, çarşaf mı giymiş erkekler için pek önemli değil. Taciz olaylarında tahrik kavramı çok tartışılır. Tahrik tacizin bahanesi değildir ve ahirette tahrik indirimi yapılmayacak. Allah 'gözlerinizi haramdan uzaklaştırın' der. Başörtülü tüm kadınların devlet yetkilisi gibi lanse edilmesi ya da kendini Müslüman olarak tanımlamayan insanların başörtülü kadınları hükümetin yaptığı her şeyden sorumlu görmesi de son dönemlerde karşılaştığımız sorunlardan" diye belirtti.

'Zulmü uygulayan erkeklere ulaşılmıyor'

"Kadına yönelik şiddet, taciz, kadınların katledilmesi gibi meselelerin İslami argümanlarla desteklendiği bir arka fon var" diyen Nebiye, bu arka fonu işlevsizleştirmek ve kırmak için çalışmalar yaptıklarını dile getirdi. Bu zamana kadar hep kadınları bilinçlendirme yolunda çalışmalar yapıldığını ama zulmü uygulayan erkeklere ulaşılamadığını kaydeden Nebiye, "Erkeklere ulaşmak için 'bir cuma hutbesi yazalım' dedik. Kadına yönelik şiddetle ilgili hutbeler var ama beklentimizi karşılamıyor. Bir kaç atölyenin ardından bir cuma hutbesi hazırladık. Müftülüğe gittik ama 'bizim kadınlar ilgili de, hayvan hakları ile ilgili de hutbelerimiz var' şeklinde cevap verdiler ve hutbemizi kabul etmediler. Bizde bir video çektik. Hutbeyi orda okuduk ve yaygınlaştırdık. Ardından camilerin önünde dağıttık. Sticker çalışmaları da yaptık. O arada tepkiler de aldık tabi. Bazıları 'bunları camilere yapıştıramazsınız' dediler" şeklinde ifadelerde bulundu.

'İslam camiasında kadın meselesini konuşmak zorlu ama...'

Fatih'te örgütlemenin avantajlarından ve dezavantajlarından da bahseden Nebiye, "Çoğumuz Fatih'te yaşıyoruz. Kendi camiamızda etkinliklerde bulunan insanlarız. Fatih bizi tanıyor. Çok büyük zorluklar yaşamadık. Sadece Barış İçin Kadın Girişimi ile yaptığımız etkinlikte saldırı olur mu acaba diye düşündük. Ama herhangi bir şeyle karşılaşmadık. İslam camiasında kadın meselesini konuşmak zorlu ama aslında her alanda zorlu. Aldığımız tepkiler 'erkeği kötülüyorsunuz, şeytanlaştırıyorsunuz' şeklide oluyor bazen. Ama bu da Fatih'e özel bir durum değil tabi. Genel olarak yaşanan bir sorun. Sığınma evleri ile ilgili stant açtığımızda ya da şiddetle ilgili bildiri dağıttığımızda kadınlar 'bunları bize değil erkeklere dağıtın' diyor. Ya da erkekler kadınların bildiri almasına izin vermediğinde kadınlar da sessiz kalmak zorunda kalıyor. 'Suriyeli kadın ticaretine hayır' isimli bir eylem yaptığımızda ise bir kadın yazar bunu köşesine taşıyarak bizi hükümeti zayıflatmakla suçladı" dedi.

'Müslüman camiada pek sevilmiyoruz'

Bugüne kadar kadın meselesini genelde feministlerin yürüttüğünü ama feminizmin gerek Müslüman kadınları gerek Kürt kadınları kapsama noktasında yetersiz kaldığı dönemler olduğunu söyleyen Nebiye sözlerine şöyle devam etti: "Feminizm de kendi içinde ön yargılarını kırdı. Ama biz kendi sesimizle kendi referanslarımızdan yola çıkarak bir şeyler söylemeye çalışıyoruz. Feministlerle beraber hareket edebiliyoruz ama ayrıştığımız noktalar var. Bu açıdan aslında büyük bir boşluğu doldurduk. Kadınların ezildiğini fark eden ve bir şeyler yapmak isteyen Müslümanlar için de inisiyatifimizin hayırlı olduğunu düşünüyoruz. Müslüman camiada gelenekselleşen erkek merkezli din algısının karşısında durduğumuz için çok sevilmiyoruz. Ama bu noktada kafası karışık olanlar için yeni bir yol oluşturduk."

'İnisiyatifimizin kapıları herkese açık'

Son olarak mücadeleye katılma noktasında çağrıda bulunan Nebiye, "Bizim çağrımız hem erkeklere hem kadınlara. Çünkü Allah'ın çağrısı da o şekilde. Eğer bir yerde zulüm varsa kadın ezilense ezen de erkek veya egemen güçle hareket eden kadınlar. O yüzden herkese çağrım var. Kadına yönelik şiddeti, tacizi, tecavüzü bitirmek için ortak mücadele etmeliyiz. İnisiyatifimizin kapıları herkese açık. Gelip bizimle yol alıp tüm kadınların sesini yükseltebilirler" dedi.

(mg)