Nur Sürer: Bir Türk olarak utanç ve ağır bir üzüntü içindeyim
09:01
JINHA
İSTANBUL - Sanatçı Nur Sürer, Türk bir yurttaş olarak utanç ve üzüntü içinde olduğunu belirterek, "Cenazeler ve ölülerini sahiplenme insanların en hassas olduğu bir konu. Bunun üzerinden siyaset yapmak ve kendine dindar diyen insanların hem cenazelere hem ailelere bu şekilde işkence yapması gerçekten çok üzücü" dedi.
AKP ve sarayın Kürt halkına yönelik topyekûn imha ve savaş politikası ablukalar ve katliamlar kadar cenazeler üzerinden de sürdürülmeye devam ediyor. Devlet, otopsi raporlarına getirilen gizlilik kararları, sokak ortasında bir haftayı aşkındır bekletilen cenazeler ve son olarak da morgdan cenazelerin kaçırılması ile savaş koşullarında bile etik sayılmayan uygulamalar ile Kürt halkının direnişini kırmaya çalışıyor. Son olarak, Cizre ve Silopi ilçelerinde farklı tarihlerde katledildikten sonra cenazeleri Şırnak Devlet Hastanesi'ne kaldırılan ve aralarında cenazesi 7 gün sokak ortasında bekletilen Taybet İnan'ın da bulunduğu, 6 kişinin cenazeleri ailelerin defin ruhsatı olmasına rağmen dün gece kaçırılarak Silopi ve Cizre'ye götürüldü. Şırnak Devlet Hastanesi'nden ailelerine haber verilmeden kaçırılan cenazelerden 4'ünün ise aileleri arayan kaymakamlık görevlileri tarafından, "Cenazelerinizi gömüyoruz, bir kişi gelebilir" denilerek 'korsan' gömüleceği öğrenildi. Sanatçı Nur Sürer cenazeler üzerinden yürütülen bu politikanın bir devlet geleneği olduğuna dikkat çekerek, "Yaşanılanlar karşısında bir Türk olarak utanç ve ağır üzüntü duyuyorum" dedi.
'Cenazelere işkence yapılması çok üzücü'
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin kuruluşundan buyana bütün iktidarların Müslümanlık üzerinden propaganda yaptığını hatırlatan Nur, "Bu yalnızca AKP için değil, Demirel için de, Çiller için de geçerli. Cenazeler ve ölülerini sahiplenme insanların en hassas olduğu bir konu. Bunun üzerinden siyaset yapmak ve kendine dindar diyen insanların hem cenazelere hem ailelere bu şekilde işkence yapması gerçekten çok üzücü" dedi. Batıda yaşayan insanların da normal bir yaşam süremediğini belirten Nur, "Hakikatten bizim gibi insanların uykuları kaçtı. Sosyal medya üzerinden 'ölsünler' yazan insanları okudukça şaşkınlık duyuyorum. Üzgün olmak dışında ne söylenebilir bilmiyorum. Bir saat önce Van'daki infazları duyduk. Belli ki tek bir Kürt kalmayıncaya kadar kararlı bir şekilde katletmeyi hesaplamışlar" ifadelerinde bulundu.
'Türk olarak utanç ve ağır bir üzüntü içindeyim'
Cenazeler üzerinden yürütülen politikaların yeni bir yöntem olmadığını belirten Nur, "Bu yöntemle 12 Eylül sonrasında da karşılaştık. İnsanların cenazelerine bu tür işkenceler yaptıklarını, kulaklarını, burunlarını kesip anahtarlık yaptıklarını, cesetlerin sürüklendiğini, cenazeleri kaybettiklerini biliyoruz. 40 yıldır yapılıyor bu. Ben bir Türk olarak utanç ve ağır bir üzüntü içindeyim" dedi.
'Bu ülkede acılar üzerinden bu kadar rezillik yaşanmamıştı'
Tek dileğinin acil ve kalıcı bir barış olduğunu ifade eden Nur, "Dün barış için çağrı yapıp, bugün 'derileri yüzülsün' diyenlerin ne yazacağını da merak ediyorum. 17 bin faili meçhulün katillerinin peşine düşmeyenler, TV'de 'çocuklar ölmesin' diyen bir kadını bir saat içinde bulma çabasına girişiyor. Bu ülkede acılar üzerinden bu kadar rezillik yaşanmamıştı. Oradaki her acı bizim gibi insanların yüreğine işliyor. Hepimize sabır diliyorum" diye konuştu.
(ck/mg)