Habibe Eren/JINHA

ANKARA - Hacettepe Üniversitesi'nde aylardır tekrar eden saldırılarda, Özgecan Arslan, Berkin Elvan, Soma, Ermenek için oluşturulan köşelere saldırıldığını belirten Yeryüzü Kadınları, "Özgecan'ın üzerine üç hilal ve kurt işareti çizmişler. Özgecan'ı katleden tecavüzcüde sosyal medyada kurt işareti yapmıştı. Bu zihniyetin Özgecan'a tecavüz eden zihniyetten bir farkı olmadığını biliyoruz. Bütün erkeklikleriyle ve faşistlikleriyle okulu savaş alanına dönüştürmüşlerdi. Ancak kadınları bu süreçte kendi öz örgütlülüğünü çok iyi sağlıyor" dedi.

Üniversitelerde yurtsever, devrimci demokrat öğrencilere yönelik gerçekleşen saldırılarda, palalarla saldıranların hiçbir ceza almadığını ve cinsiyetçi saldırılarda bulunulduğunu ifade eden Yeryüzü Kadınları, bunlara karşı kadınların öz örgütlülüklerini sağladığını belirtti. Yeryüzü Kadınları üyesi Hacettepe Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Özgecan Özgenç, saldırıların devlet eliyle devrimci öğrencileri terörize etme çabası olduğunu söyleyerek, Hacettepe özelinde yaşanan saldırıların 20 Mart'ta yapılan bir Newroz kutlamasından sonra başladığını belirtti. O gün ırkçı grupların dışarıdan yüzlerce kişiyle gelerek saldırı girişiminde bulunduğunu söyleyen Özgecan, "Devrimci yurtsever öğrenciler bu saldırıyı bertaraf edince birkaç gün sonra bayrak yürüyüşü adı altında binlerce kişi toplanarak Hacettepe'ye girdi. Hacettepe'de o kadar faşizan bir öğrenci grubu olduğuna kesinlikle inanmıyorum. Dışarıdan gelen çok kalabalık bir kitle ile devrimci öğrencilere saldırdılar" dedi.

Kürt olduğu için dövüldü, tehdit edildi

Kürt olduğu için yemekhane ortasında demir sopalarla bir öğrenciye şiddet uygulandığını belirten Özgecan, yine okulda birçok öğrenciyi pala ile yaralayan bir öğrencinin olduğunu, A.Y.Y isimli bu öğrencinin herkes tarafından tanınmasına rağmen polisin hiç bir şekilde müdahale etmediğini söyledi. Özgecan, "Biber gazı taşımanın 4 yıldan başladığı bir yasa geçirilmişken pala ile öğrencilerin üzerine saldıran öğrenci emniyete şikayet edilmesine rağmen hiç bir yasal işlem başlatılmıyor" diye konuştu.

'Özgecan'ın resmi karalanıp üç hilal çizildi'

Aylardır tekrar eden saldırılarda, erkek zihniyetinin katlettiği Özgecan Arslan, Berkin Elvan, Soma, Ermenek için oluşturulan köşelere saldırı yapıldığını belirten Özgecan, "Ermenek Ermeni'yi çağrıştırdığı için üzerini karalamışlar. Özgecan'ın üzerine üç hilal ve kurt işareti çizmişler. Özgecan'ı katleden tecavüzcüde sosyal medyada kurt işareti yapmıştı. Bu zihniyetin Özgecan'a tecavüz eden zihniyetten bir farkı olmadığını biliyoruz" dedi.

'Bütün erkeklikleri ve faşistliklerini gösteriyorlar'

"Bütün erkeklikleriyle ve faşistlikleriyle okulu savaş alanına dönüştürmüşlerdi " diye konuşan Özgecan, sonrasında yapılan bu saldırılara tepki olarak okul öğrencilerinin, çalışanlarının ve akademisyenlerinin yürüyüş yaptığını ve bu yürüyüşte tekrar palalı saldırı gerçekleştiğini kaydetti. Bu süreçte Eğitim Sen'li akademisyenlerin de hedef alınarak fişlendiğini belirten Özgecan, "Savunmasız öğrencilerin yanında duran bilimi ve özgürlüğü savunan hocalar sosyal medyada 'terörist' diye lanse ediliyor "dedi.

'2 bin kişilik cami var sınıf önünde namaz kılıyorlar'

Yeryüzü Kadınları üyesi Hacettepe Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı öğrencisi Elisabetta Carcar da saldırılara karşı kadınların nasıl önlem aldığını anlattı. Saldırganların dini kullandığını belirten Elisabetta, "ODTÜ'de 16 tane mescit var. 2 bin kişilik bir cami var. Namaz vakitlerinde mescit ve camiler boş, ama IŞİD sempatizanları propaganda yapmak için sınıfların önünde namaz kılıyor" dedi. Saldırganların kadınları kullanarak yaptıklarını meşrulaştırmaya çalıştığını ifade eden Elisabetta "Hiçbir zaman kadınları ön saflarda tutmuyorlar. Kadınları olay çıkartan, süreci kıpırdatan bir zemine koyuyorlar. Devrimci kadınlara baktığımız zaman özellikle Özgecan Aslan davasından sonra belli bir öz savunma hattı çizilmiş durumda. Kadınlar kendi öz örgütlülüğünü çok iyi sağlıyor bu süreçte. Her zaman yan yana duruyorlar. Kendi öz savunmasını yapıyorlar. Faşist ve IŞİD çetelerinin tam tersine devrimci kadınlar bu mücadelenin dinamiğini oluşturan bir yerde duruyor" dedi.

Yeryüzü Kadınları olarak yeryüzünde ezilen bütün kadınlarla birlikte topyekun bir birliktelik çağrısı yaptıklarını ifade eden Elisabetta, "Zafere giden yolda faşizme, emperyalizme, cinsiyetçiliğe karşı birlikteliği savunuyoruz. Kadınlara nihai zaferin bu olduğunu anlatıyoruz" diye belirtti.

(ödk/sy/gc)