JINHA

AMED - Diyarbakır'a gelerek, abluka ve katliamların son bulması çağrısı yapan ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı, "Armutlu, Gazi, Okmeydanı mahallelerinde ablukalarla benzer uygulamalarla karşı karşıyayız. İstanbul, Ankara, İzmir gibi illerde de ablukalar söz konusu olacak, bunlara izin vermeyeceğiz" dedi.

Kürdistan'da sokağa çıkma yasakları, abluka ve katliamlara ilişkin bilgi almak ve yerinde incelemede bulunmak için Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) başkanı Selçuk Kozağaçlı ve avukatlar Diyarbakır'a geldi. İlk olarak Diyarbakır Barosu'nu ziyaret eden avukatlar ardından adliye önünde basın açıklaması düzenledi. "Kürt halkına karşı işlenen suçların hesabını soracağız" pankartı açan hukukçular adına ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı açıklama yaptı.

'Bundan sonra sokakta olacağız'

10 ayrı şehirde bulunan dernek temsilcilikleri ile halkla yan yana olduklarını belirten Selçuk "Meslektaşlarımızın her zaman birlikte dövüşeceğini söylemeye, halkla beraber olacağımızı söylemeye geldik" dedi. Son dönemde yaşananların rutin avukatlık mesleğinin yapacaklarının sınırını aştığını belirten Selçuk, bundan sonra sokakta olacaklarını açıkladı.

'Bu halk kendi kendini yönetebilecek kapasitededir'

"Mahalle ve kentlerin boşaltılması tek yol değildir. Bu halk kendi kendini yönetebilecek kapasitededirler. Halklara istemedikleri çözümü dayatamazlar. Akademisyenlerin, sendikacıların, Alevileri yanındayız" diyen Selçuk Türkiye ve Kürdistan'ın tüm illerinde mücadele edenlerin avukatlığını yapacaklarını belirterek demokratik, meşru ve yasal tüm haklarını kullanacaklarını aktardı. Daha önce de Türkiye ve Kürdistan halkları olarak askeri darbeler, OHAL dönemleri, sıkıyönetimler gördüklerini hatırlatan Selçuk " Yılmadık, yılmayacağız. Aramızda katledilenler, gözaltına alınanlar, tutuklananlar olabilir. Ama bu bizi etkileyemez" dedi.

'Gayrimenkul rantı düşünen siyasal iktidarla yaşamak istemiyoruz'

Sur'da ilan edilen sokağa çıkma yasaklarının hukuka aykırı olduğunu ve "Sokağa çıkma yasağı" kavramını kabul etmediklerini ifade eden Selçuk, Sur'da ki yasağın kentsel dönüşüme yönelik bir abluka olduğunu vurguladı. Selçuk, "Biz savaş ortamında gayrimenkul rantı düşünen siyasal iktidarla yaşamak istemiyoruz. Armutlu, Gazi, Okmeydanı mahallelerinde ablukalarla benzer uygulamalarla karşı karşıyayız. İstanbul, Ankara, İzmir gibi illerde de ablukalar söz konusu olacak, bunlara izin vermeyeceğiz. Bizde tarafız, halkların içindeyiz. Bu süreçlere böyle devam ettikçe Cizre'ye, Silopi'ye, Nusaybin'e gitmeye devam edeceğiz" diye konuştu.

'Müzakere masasına dönülsün'

Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin katledilmesini kınayarak açıklamaya başlayan MHD'den Serhat Eren de "Kürt Sorunu'nun demokratik ve barışçıl yöntemlerle çözülmesi için bir müzakere masası vardı. Bugün Kürdistan'da valilikler hukuka aykırı kararlar alıyor. İnsanların temel ihtiyaçlarına erişim hakkı engellenmekte, yaralıların sağlık hakkına erişimi engellemektedir. Kentlerimiz ablukaya alınmış durumdadır. Bir arada yaşama umudu yok edilmektedir. Çocukların ölmemesi için barış isteyen akademisyenler, sendikacılar hedef alınarak cadı avı başlatılmıştır. Bedeli ne olursa olsun mücadeleye devam edeceğiz. Halkın yanında yer alacağız" dedi. Serhat, çözüm için müzakere masasına dönülmesi çağrısında bulundu.

Avukatlar açıklamanın ardından sağlıkçıların nöbet eylemini ziyaret ederken, açlık grevinde olan aileler ve DTK'ya da ziyaret gerçekleştirilecek.

(şa-de/gc)