Diyarbakır'da akademisyenlere destek açıklaması
15:23
JINHA
AMED- KESK, TTB, TMMOB, DİSK ve KJA akademisyenlere yönelik saldırıları protesto ederek, 27 gündür nöbette olan sağlıkçılarla basın açıklaması düzenledi. Açıklamada akademisyenlere yönelik soruşturmaların insanlık onurunu ayaklar altına aldığı belirtilerek, "Direnmeye devam edeceğiz" denildi.
Akademisyenler 'Savaşa karşı Barış' sloganıyla hazırladıkları bildiri sonucu Cumhurbaşkanı ve AKP hükümeti tarafından hedef haline getirildi. Akademisyenlere dönük saldırıları kınamak adına biraya gelen TTB, DİSK, TMMOB, KESK ve KJA, Büyükşehir Belediyesi önünde 27 gündür 'beyaz direniş' nöbeti tutan sağlık emekçileriyle birlikte basın açıklaması düzenledi. Açıklamada, "Akademi barıştır barış engellenemez" pankartı açılırken "Eleştiri ve ifade özgürlüğü engellenemez", "Unutma kaybettiğinde değil vazgeçtiğinde yenilirsin", "Hocam bana barışı anlatın bende göçü anlatayım", "Hocama dokunma", "Akademisyenler hiç kimsenin memuru değildir", "İnsan özgür değilse nedir?" yazılı dövizler taşındı. Açıklamada sık sık, "Biz çocuklarımıza onurlu bir gelecek vaat ediyoruz ya siz", "Akademisyenler yalnız değildir", "Baskılar bizi yıldıramaz", "Aydınlığı değil karanlığı hapset" sloganları atıldı.
Basın metnini okuyan DİSK Birinci Şube Eş Başkanı İkram Atabay, yasama ve yürütmenin tek elden yönetildiği bir ülkenin bataklığa saplandığını dile getirerek, "Öyle bir ülke düşünün ki mafya bozuntularının ülkenin aydınlık yüzü olan akademisyenleri açıkça tehdit etmesine rağmen savcılar ağır aksak harekete geçsin" dedi.
'Soruşturmalarla insanlık onuru ayaklar altına alınmıştır'
İkram, akademisyenlerin imzaladıkları metin ile hukuksuz sokağa çıkma yasaklarının en insani hakları ihlal ettiğini ve bu uygulamaların katliamlara yol açtığını ifade ettiklerini kaydetti. İkram, akademisyenlerin aynı metinde müzakere sürecinin derhal başlaması gerektiğini ve sürecin takipçisi olacaklarını kaydettiklerini söyledi. Bilim insanlarının devleti eleştirip doğruya çekmekle yükümlü olduklarını belirten İkram, imzalanan metinle 'Anne bak kral çıplak' durumunun açığa çıkarıldığını ifade etti. İkram, "Akademisyenler yandaş basın tarafından teşhir edilerek hem aileleri hem de kendileri hedef haline getirildi. Üniversitelerde soruşturma yağmuruna tutuldular. Soruşturma, gözaltı ve tutuklamalarla insanlık onuru ayaklar altına alınmak istenmiştir" diye konuştu.
'Bizler bildiğimiz yoldan şaşmayacağız'
Türkiye'nin bu durumlarla ilk olarak 1960'larda Adnan Menderes'in akademisyenleri için 'kara cübbeliler' dediğini hatırlatan İkram şöyle devam etti: "1980"de Kenan Evren demokrasi için dilekçe veren aydınlar için hain demişti. Bugün ise Erdoğan 'aydın müsveddesi alçak' gibi kavramları kullanarak aydınları itibarsızlaştırmaya çalışıyor. Fakat Avrupa'ya baktığımızda durum tam tersi olduğu görülür. Unutulmamalıdır ki bugünün Türkiye'sinin de girmeye çalıştığı dünyanın aydınlık yüzü olan Avrupa Birliği bu konuma aydın ve akademisyenlerin öncülük ettiği özgür düşünce sayesinde ulaştılar. Bizler de böyle bir anlama sahip olana dek imza atmaya barış nöbetleri tutmaya, direnmeye devam edeceğiz. Eğer bizi sindireceğinizi düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Unutmasınlar ki güneş balçıkla sıvanmaz ve bizler bildiğimiz yoldan şaşmayacağız" diye belirtti.
(be-ny/gc)