JINHA

MÊRDÎN - Nusaybin-Qamişlo sınırına örülen duvarlara tepki gösteren Botan yürüyüşçüleri, "Erdoğan kendini ne zannediyor? Yüzyıllardır direnen bir halkı 3 metrelik duvarla bölebileceğini mi zannediyor? Artık pasaport devri bitti, önceki yıl Kobanê için Suruç sınırındaydık. Orada tanklara karşı telleri aşarak bu halk Kobanê'ye ulaştı. Gerekirse Nusaybin'de de merdiven dayar yine kardeşlerimize ulaşırız" dedi.

Halk direnişinin sürdüğü Mardin'in Nusaybin ilçesi ile Rojava'nın Qamişlo kenti arasındaki mayınlı sınır bölgesinde, askerler tarafından 2 metre genişliğinde ve 3 metre yüksekliğinde blok beton duvar örülmeye başlandı. Büyük Botan Yürüyüşü için Nusaybin'e bağlı Girêmîra (Girmeli) Mahallesi'nde bir araya gelen kitle ise Hitler'in Berlin Duvarı'nı andıran duvara tepki yağdırdı. Hükümetin Kürdistan'a dönük katliam ve engelleme politikaların bir parçası olan duvarın Kürt halkının direnişiyle derhal yıkılması gerektiğinin altını çizen yurttaşlar, "Değil 3 metre 100 metre duvar da örseler bizi bölemezler" şeklinde ifadeleri kaydetti.

'Sessiz kaldığımız her gün yeni bir katliama uyanacağız'

Duvar inşasının bir an önce durdurulması Kürt halkının Nusaybin-Qamişlo sınır hattına akın etmesi yönünde çağrıda bulunan Yüksel Şahin adlı yurttaş, "İnkâr ve asimilasyon politikalarına karşı daha fazla örgütlenmeliyiz. Halkımız Cizre ve Sur'da olanlara sessiz kaldıkça bu hükümet başımıza daha çok iş açacak. Artık bıçak kemiğe dayandı, gün sağduyu gösterme günü değil, serhıldan günüdür. Türkiye halkları sessiz kaldıkça her gün yeni bir katliama uyanacağız. An itibariyle Cizre'de bir eve havan topu düştü. 10 yurttaş yıkıntılar altında yaşam mücadelesi veriyor. Daha ne zamana kadar sessiz kalacağız" diye sordu.

'Hitlervari saldırılara karşı topyekun direniş'

Kürt halkının topyekun direnişten başka çaresinin kalmadığını ifade eden Botan Yürüyüşü için Urfa'nın Birecik ilçesinden Nusaybin'e gelen Sara Akyüz ise duvar örme manzarasının Berlin Duvarı'nı anımsattığını ifade ederek şöyle konuştu: "Hitlervari saldırıları görmemiz gerekiyor. Dikenli teller yetmezmiş gibi, halkın onuruyla oynamak için şimdi de duvar örüyorlar. Bu olay Silopi'de Taybet ananın bedeninin bir hafta sokakta bekletilmesiyle eş değerdir. Bunca yıl bedel vermiş bir halk olarak onurumuzla oynanmasına asla izin vermeyeceğiz. Özgürlüğümüz için direnmeye devam edeceğiz."

'Gerekirse merdiven dayarız'

Botan yürüyüşçülerinden Xezal ana da "Erdoğan kendini ne zannediyor? Yüzyıllardır direnen bir halkı 3 metrelik duvarla bölebileceğini mi zannediyor? Artık pasaport devri bitti, önceki yıl Kobanê için Suruç sınırındaydık. Orada tanklara karşı telleri aşarak bu halk Kobanê'ye ulaştı. Gerekirse Nusaybin'de de merdiven dayar yine kardeşlerimize ulaşırız. Kimse sabrımızı ölçmesin, şehit anneleri olarak korkacak hiçbir şeyimiz yok, sabrımız taştı. Cizre ablukasını ya kıracağız, ya kıracağız. Artık dönüş yok, Kürdün Kürt'ten başka dostu yok. Bunun bilinciyle hiç kimseden yardım beklemeksizin topyekun direnişte olacağız" şeklinde konuştu.

(mc-zd/fk)