JINHA

AMED- Kürdistan'daki katliam politikasıyla birlikte yaşam, eğitim ve sağlık hakkı gibi temel insan hakları tamamen ortadan kaldırılırken, buna karşı Diyarbakır'da 5 noktada yurttaşlar, siyasi partiler ve emekçiler nöbette.

Sur, Cizre, Silopi, Nusaybin ve Hakkari'de uzun süredir gerçekleştirilen saldırı ve katliam politikaları her geçen gün artarak devam ederken, halkın direnişi de sürüyor. Çok sayıda yurttaş yaşamını yitirdiği ve yüzlerce kişinin yaralandığı Kürdistan'da hak ihlalleri yaşam, eğitim, sağlık gibi temel insan hakları tamamen ortadan kaldırıldı. Diyarbakır'da 53 gündür direnişin sürdüğü Sur için halk her gün sokakta. Hemen her gün Sur'a yürüyüşlerin yapıldığı kentin dört bir yananda nöbetler devam ediyor. Son olarak da DBP ve HDP'nin çağrısıyla Sümerpark'ta direniş nöbeti başlatılırken, Konukevi önünde eğitim emekçilerinin, Büyükşehir Belediyesi önünde de sağlıkçıların nöbeti sürüyor. Yine İHD şube binasında da cenazeleri Sur'da olan ailelerin direnişi devam edersen, Sur'un İskenderpaşa ve Lalebey mahallelerinde nöbetler sürüyor.

'Her saniye hak ihlallerine tanıklık ediyoruz'

Sümerpark'ta önceki gece polislerin çadıra saldırarak nöbete müdahale etmesine rağmen direniş sürerken, Bismil Belediye Eş Başkanı Cemile Eminoğlu, uzun bir süredir Kürdistan'da sokağa çıkma yasaklarının uygulandığını belirterek, yasaklar yüzünden insanların yaşamlarının felç durumda olduğunu kaydetti. Özel harekat timlerinin, JÖH'lerin, PÖH'lerin, SAS'ların ve son olarak gönderilen Bordo Berelilerin Diyarbakır halkına savaş açtığını dile getiren Cemile, ilerleyen süreçte bir bütünen ordunun Sur ilçesine gönderileceğini söyledi. Nöbet tuttukları alanda sürekli olarak bomba seslerine tanık olduklarını kaydeden Cemile, "Çok sayıda can kaybı var. Barış sürecinin askıya alınmasıyla birlikte adı konulmamış bir savaş çıkarıldı. Büyük katliamlar var. Tekrar barış sürecine dönülmesi gerek. Biz de dün burada seçilmişler olarak katliamların durması için nöbet başlattık. Demokratik barış eylemimize bile valilik izin vermedi. Çadırın kaldırılmasına yönelik kolluk kuvvetlerini yolladı. En ufak bir barış nöbetine dahi izin verilmiyor. Her saniye hak ihalelerine tanıklık ediyoruz. Öğretmen ve akademisyenler üzerinde ki baskıyı hepimiz gördük" dedi.

'Bir ilçenin abluka altına alınması insanlık ayıbıdır'

Kadınların her alanda öncülük ettiği gibi nöbet eyleminde de öncülük ederek Sur direnişine moral olması gerektiğinin altını çizen Cemile, hükümetin biran önce müzakere masasına dönmesi gerektiğini ifade etti. Cemile, kan ve ölümlerle hiçbir sorunun çözülmeyeceğine dikkat çekerek, "İlçede iki taraf arasında savaş varmış gibi içeri tank ve topla giriyorlar. Biz bu nöbeti barış gelene kadar devam ettireceğiz. İlçenin bu anlamda abluka altına alınması insanlık ayıbıdır. Biz seçilmişler olarak her gün devir şeklinde bu nöbet eylemine devam edeceğiz" diye konuştu.

'Biz çocuklarımızdan önce ölmek istiyoruz'

"Onurlu ve özgür bir yaşam için direneceğiz" ve "Çocuklarımızın yaşam ve eğitim hakkı için nöbetteyiz" sloganlarıyla Eğitim Sen Diyarbakır Şubesi, Sur ve Cizre başta olmak üzere soykırım saldırılarının sürdüğü Kürdistan kentlerinde can güvenliği olmayan ve eğitim hakkı gasp edilen çocuklar için nöbette. Eğitim Sen 2 nolu Şube Eşbaşkanı Saliha Zuğurlu, bu günlerin gelecek tarihlerde karanlık günler olarak anılacağını söyleyerek, "Nasıl ki 90'lı yıllar çok karanlık yıllar olarak anıldı ve nasıl insanlar bir şekilde öz eleştirisini verdilerse, bu günlerin de özeleştirisi bundan 10 yıl sonra verilecek birçok kesim tarafından. Çocuklarımızın yaşam hakkı diyoruz çünkü çocuklarımızdan önce ölmek istiyoruz. Biz eğitimciler olarak onları okullarda, sokaklarda oynarken görmek istiyoruz. Yaşam alanlarının bizi derinden sarsıyor. Çocuklara sokağı yasaklamak büyük bir işkence ve zulümdür. Çocukların yeri sokaklardır, okullardır ve eğitim alanlarıdır. Biz çocukların mutluluklarının peşindeyiz. Eğitimciler bu halkın vicdanıdır. Buradaki eylemimiz uzun bir zamanda olsa barış gelene kadar oturmayı ve nöbet tutmayı düşünüyoruz" dedi.

'Çocukların eğitim hakkı ellerinden alındı'

Eğitim Sen Diyarbakır 1'nolu Şube Eş Başkanı Havva Karahancı ise, "Bu yasaklar biz eğitimciler açısından da çok büyük sıkıntılara yol açtı. Çocukların eğitim hakkı ellerinden alındı. Eğitim hakkının yanında aynı zamanda çocukların yaşam hakkına yönelik bir sınırlamayı getirdi. Bilindiği üzere bu yasaklarla beraber çatışmalı bir süreçte başladı ve bu süreçte birçok çocuğumuz canından oldu. Genelde 60'ın üzerinde ilimizde ise 26 çocuk katledildi. Bizler bütün bunlara dikkat çekmek için burada eğitimciler olarak üzerimize düşen sorunluluğu yerine getirmek ve kamuoyunun dikkatini çekmek amacıyla bu eylemselliği başlattık. Bu çatışmalı süreç devam ettiği sürece bu eylemimizi üyelerimizle beraber sürdürme kararlılığındayız" dedi.

(ny-be/gc)