JINHA

AYDIN - Birlikte yaşamın beldeye ismini verdiği Ortaklar'da kadınlar, Şeyh Bedrettin'in ortak yaşamının bugün Kürdistan'da dirildiğini ifade ederek, gençlerin bu gün Şeyh Bedrettin'in yolunda mücadele verdiklerini söyledi.

Kürdistan'da soykırım saldırılarına karşı sesler yükselirken, toplumun farklı noktalarından insanlar Kürt halkına bir zulüm dayatıldığını belirtiyor. Bu seslerin en anlamlılarından biri de "Yarın yanağından gayrı paylaşmak için her şeyi" diyerek 15. Yüzyıldan bu yana yaşayan Şeyh Bedrettin felsefesinin yaşadığı Ortaklar'daki kadınların sesi. Ortak yaşamın kurulması nedeniyle ismine Ortaklar verilen bu küçük beldede yaşayan kadınlar, Şeyh Bedrettin'in ortak yaşamının bugün Kürdistan'da dirildiğini ifade ederek, gençlerin bugün Şeyh Bedrettin'in yolunda mücadele verdiklerini söyledi.

'Barış için direneceğiz'

Ortaklar'da yaşayan Hatun Genç, "Her zaman el ele versinler birbirlerini bırakmasınlar. Biz her zaman dediğimiz gibi savaşı değil barışı istiyoruz. Bu yolda düşen şehitlerimize sahip çıkalım, sonsuza kadar bu harekete sahip çıkalım. Elimizden ne geliyorsa onu yapalım. Her zaman haklarımıza sahip çıkacağız. Bunu savaşla değil, masaya oturarak yapmak istiyoruz. Ama onlar bunu kabul etmedikleri için savaşıyoruz. Sonuna kadar direneceğiz. Bizi silahla korkutamazlar, ölünceye kadar direneceğiz" diye belirtti. Tek isteklerinin çocuklarının kendi topraklarında büyümesi ve yaşlı insanların kendi topraklarında ölüp defnedilmesi olduğunu belirten Hatun, "Eğer savaşta ısrarcı olunursa gençlerimiz Şeyh Bedrettin'in yürüdüğü yolda yürüyüp, onun takipçisi olacaklar. Geçmişte burada verilen ortak yaşam mücadelesi bu gün Kürdistan'da veriliyor. Şeyh Bedrettin'in yoldaşları bu gün insanlık onuru için barikat başında" dedi.

'İnsanlar sokağa çıkıp ölüm istemediğini söylemeli'

Sazime Daşlık ise "Erdoğan'ın kalbinde zerre kadar insanlık yoktur. Olsaydı bu kadar ölümlere neden olmazdı. İslamiyeti gerçek manada bilmiyor. Zerre kadar Allah'ın rahmetinden istifade etmemiş. Eğer etseydi böyle şeyler yapmazdı. Her yerin Cizre ve Sur gibi direnmesi gerekiyor. İnsanların sokağa çıkıp 'biz ölümü değil barışı istiyoruz' demeleri gerekiyor. Ancak bu yolla yapabilirsek barışı sağlayıp, haklarımızı elde edebiliriz" şeklinde ifade etti.

'Kürdistan'da yaşayanlarla aileyiz'

Kürdistan'da yaşayan halk ile bir aile olduklarını ifade eden Amine Daşlık da "Onlar orada öldüğünde bizim gözlerimize bir damla uyku girmiyor. Sabahları ağlayan gözlerle kalkıp, geceleri yine ağlayan gözlerle uyuyoruz. Biz halkımızın üzerindeki bu zulmün kalkmasını istiyoruz. El ele verip içimizdeki ajanları bitirmeliyiz. Biz kendimizi yedi suyla bile yıkasak yine Kürdüz. Bunu inkar edemeyiz. Kürdistan halkının uyanıp ölümlere dur demesi lazım" dedi.

(ht-öö/gc)