JINHA

AMED - Kongereya Jînen Azad-Özgür Kadın Kongresi (KJA) geçtiğimiz günlerde havuz medyada derneğin faaliyetlerine ilişkin yapılan haberlere ilişkin suç duyurusunda bulundu.

28 Ocak'ta AKP güdümündeki Star, Sabah ve akşam gazetelerinde "Çiyager" takma adlı Mehmet Karakuş isimli yerel bir şarkıcı, 20 yıllık eşi Arife Karakuş'un 3 yıl önce kendisinden boşanmasının sorumlusu olarak KJA'yı göstermişti. Gerçekte ise Arife'nin şiddete maruz kaldığı için söz konusu kişiden ayrıldı ve Mehmet Karakuş'un aynı zamanda kadın tacizcisi olduğu ortaya çıkmıştı.

KJA, gazeteler ve Çiyager'in iddialarına ilişkin Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. KJA avukatları Gülşen Özbek, Zeynep Işık, Gülşen Demir, Semra Balyan ve Keziban Yılmaz tarafından hazırlanan suç duyurusu dilekçesinde Star, Sabah ve Akşam gazeteleri ile haberi yaptığı belirtilen Kemal Gümüş ve Mehmet Karakuş hakkında kamu davası açılması istendi. Söz konusu kişilerin ve basın organlarının "Haksız ve hukuka aykırı beyan içeriği ile yayın yapmak suretiyle hakaret ve iftira suç fiillerini düzenleyen TCK 125. madde ile TCK 267" ile cezalandırılması istenen suç duyurusu dilekçesinde şunlar belirtildi:

"28 Ocak 2016 tarihinde Akşam Gazetesi, Sabah Gazetesi ve Star Gazetesi'nde müvekkil derneğin adı kullanılmak suretiyle Kemal Gümüş adlı gazeteci olduğunu belirten kişi tarafından Çigayer lakaplı Mehmet Karakuş isimli kişi ile yapılmış bulunan bir röportaj yayınlanmıştır. Röportaj içeriğinde müvekkil dernek faaliyetleri kriminalize edilme amaçlı gerçek dışı beyanlar içermektedir.
Kemal Güneş imzalı Mehmet Karakuş adlı kişi ile yapılan röportaj ve haber içeriğinde müvekkil dernek farklı bir yapılandırma ile ilişkilendirilerek yasadışı olarak yansıtılmış ve müvekkil dernek tarafından yapılanmayan faaliyetler anlatılmak suretiyle toplum içindeki saygın duruşu zedelenmeye çalışılmıştır.

Müvekkil dernek, haber içeriğinde geçtiği gibi farklı bir yapılanma ve örgütün talimat ve yönlendirmesi neticesinde kurulmamış olup bağımsız, tarafsız bir örgütlenmedir. Ve Mayıs 2015 tarihinde Diyarbakır İl Valiliğine başvuruda bulunmak suretiyle kurulmuş, Türkiye Cumhuriyeti yasaları tarafından uygun görülmüş tüzüğü neticesinde dernek statüsünde faaliyet yürütmekte ve resmi bir yapılanmaya sahiptir. Müvekkil dernek tüzüğünün ikinci maddesinde belirtilen amaçlar doğrultusunda ''Kadın özgürleştikçe toplum özgürleşir" ilkesini esas alır, Erkek egemen sistemde var olan, cinsiyetçilik, milliyetçilik, militarizm, eşitsizlik, hiyerarşi ve şiddet üreten ideolojilerle mücadele ederek, toplumsal cinsiyetin özgürleştirilmesi için çalışmalar yürütür. Dolayısıyla ilgili yayın organları tarafından yasadışı bir yapılanma şeklinde lanse edilerek kriminalize edilmesi tamamen hukuka aykırıdır. İlgili yayın organları derneği bu şekilde yansıtan haber içerikleri ile müvekkil derneği hedefe oturtmakta, Anayasa tarafından korunmuş ve Avrupa İnsan Hakları sözleşmesi tarafından tanınmış bulunan örgütlenme hakkına saldırmaktadır. Haber içerikleri Anayasa'nın Toplantı Hak ve Hürriyetleri başlıklı Dernek Kurmak Hürriyetini düzenleyen 33. madde hükmüne aykırılık teşkil etmektedir.

Akşam Gazetesi, Star Gazetesi ve Sabah Gazetesinde yayınlanan müvekkil dernek faaliyetleri ile alakalı olmayan iftira ve hakaret mahiyetinde beyanlar içermektedir. Müvekkil dernek bahsedildiği gibi evli iki kişinin boşanması durumu ile alakalı bir başvuru alamamış olup bu durumun gerçekleşmesi hususunda da bir etkinliği söz konusu olmamıştır. TCK' da Adliyeye Karşı Suçlar başlıklı İftira suçunu düzenleyen 267 madde hükmüne göre; Yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği hâlde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Şikayet konusu edilen haber içeriğinde müvekkil dernek yasadışı bir yapılanma şeklinde yansıtılarak hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılması ya da idari bir yaptırım uygulanması saik taşıdığı açıktır. Dolayısıyla yukarıda belirttiğimiz yayın organlarının iftira suçu işledikleri haber içeriğinden anlaşılmaktadır.

Yine Türk Ceza Kanunu Şerefe Karşı Suçlar başlıklı 125. madde ile düzenlenmiş bulunan Hakaret Suç fiiline göre; Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldıran kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Mağdurun gıyabında hakaretin cezalandırılabilmesi için fiilin en az üç kişiyle ihtilât ederek işlenmesi gerekir. Müvekkil dernek, toplum içinde saygınlığı olan bir dernek örgütlenmesidir. Haber içeriğinde röportaj yapılan kişin beyanları olarak müvekkil dernek, kadınları aile yapısından kopartarak ahlaksızlığı yaygınlaştırdığı, kadınları böylelikle fuhuşa yönlendirdiği, topluma ve Kürt halkına zarar verdiği şeklinde yansıtılmıştır. Müvekkil dernek, kadın özgürleşmesini esas alan ilkeler ile faaliyet yürütmekte olup, kadını topum içinde üst değer olarak ele almaktadır. Fuhuş ile mücadele etmeyi kendine ilke edinmekte ve toplumu yozlaştıran, ahlaksızlaştıran her türlü faaliyetlere karşı durmaktadır. Müvekkil dernek bu yönüyle yapmış olduğu açıklama ve yürütmüş bulunduğu faaliyetleri nedeniyle de toplum içinde saygınlığa sahiptir. Bu yönlü beyanda bulunan kişi ve haber yapmak suretiyle yayan kişiler hakaret suçunu işlemiş bulunmaktadırlar.

Yukarıda anlatılan tüm nedenler ile İftira ve hakaret suç fiillerini işleyerek müvekkil derneğin örgütlenme hakkını zedeleyen içerikte yayınlar yapan yayın organlarının yetkili kişileri, haber kaynağında imzası bulunan Kemal Gümüş ve röportaj sahibi Mehmet Karakuş hakkında TCK ilgili maddeleri uyarınca kamu davası açılmasını ve cezalandırılmasını talep ediyoruz."

(fk)