Görme engelli kadınlar başkasına 'bağımlı' yaşamak istemiyor

09:05

Sarya Gözüoğlu / JINHA

İSTANBUL – Yaklaşık bir ay önce görme engelli yurttaşların yaşamlarını kolaylaştırmak için elektronik eşyaların sesli olarak çalıştırılabilecek şekilde üretilmesi için imza kampanyası başlattıklarını belirten Altı Nokta Körler Derneği'nden Hatice Yıldız Büyüktaş, "Bu kampanya hayata geçtiği zaman hiçbir engelli arkadaşımız ihtiyaçlarını karşılamak için bir başkasına bağımlı olmayacak” dedi.

Altı Nokta Körler Derneği yaklaşık bir ay önce görme engelli yurttaşların yaşamlarını kolaylaştırmak adına kullanılan elektronik eşyaların sesli olarak çalıştırılabilecek şekilde üretilmesi için imza kampanyası başlattı. Kadınların başlattığı kampanyaya bir ay içerisinde 64 bin 300 kişi destek oldu. Konuya ilişkin bilgi veren Altı Nokta Körler Derneği Yöneticisi Hatice Yıldız Büyüktaş, kampanyanın amacının görme engelli yurttaşların yaşadığı sorunlara karşı farkındalık yaratmak ve dikkat çekmek olduğunu ifade etti. Türkiye toplumunda engelli yurttaşların geri planda tutulduğunu ifade eden Hatice, “Tek amacımız engelli arkadaşlarımız için yaşamı bir nebze olsun kolaylaştırmak ve onları toplumda diğer bireylerle eşit yaşam koşullarına ulaşmasını sağlamak. Kadın, erkek herkesin kampanyayı desteklemesi gerekiyor. Bu kampanya hayata geçtiği zaman hiçbir engelli arkadaşımız ihtiyaçlarını karşılamak için bir başkasına bağımlı olmayacak” diye belirtti.

‘Görme engelliler hiçbir şekilde dokunmatik makineleri kullanamıyor’

Sesli araçların ve teknik eşyaların üretilmesi için başlatılan kampanyaya kadınların öncülük ettiğinin altını çizen Hatice, “Bu kampanya kadınlar tarafından başlatıldı ancak sadece kadınları ilgilendiren bir kampanya değil. Çünkü bulaşık makinesi, çamaşır makinesi gibi ev aletlerini erkeler de kullanıyor. İmza kampanyasına dönük paylaşımlara daha çok kadınlar ilgi gösteriyor. İlgi gösteren erkelerde kadınlarla dayanışma içinde olduklarını ve bu nedenle kampanyayı desteklediklerini ifade ediyorlar” dedi. Çok sık kullanılan televizyon, telefon gibi aletlerin de dokunmatik olarak çalıştığını ve görme engellilerin hiçbir şekilde dokunmatik makineleri kullanamayacaklarını dile getiren Hatice, “Tüm kullanılan materyallerin sesli olması gerekiyor. Bazı elektronik eşyalarda buna erişebilirlik sağlanmış ama yine de yeterince uygun değil. Birilerine bağımlı olarak çalışıyorlar” ifadelerinde bulundu.

'Teknik eşya üretimi yapılırken engelliler düşünülmüyor'

Anayasaya 2005 yılında eklenen 5326 sayılı maddede engellilerin her konuya, her teknolojiye erişebilmesi gerektiği ibaresinin yer aldığını hatırlatan Hatice, “Teknik eşya üretimi yapılırken engelliler düşünülmüyor. Ekonomik boyutu düşünülüyor. Belki de özel üretim gerektirdiği için yapılmıyor ancak, bizler Türkiye’de üretim yapan 2 büyük markayı baz aldık. Çünkü üretimleri Türkiye’de yapıldığı için bu markalar için baskı unsuru olabiliriz” şeklinde konuştu.

'Arkadaşlarımız bir başkasına bağımlı olmayacak'

Kampanyanın çıkış noktasına ilişkin bilgi veren Hatice, “Bir arkadaşımız çamaşır makinesi aldı ancak bir başkası olmadan kullanamayınca dernekteki arkadaşları arayarak böyle bir kampanyanın yararlı olacağını beyan etti. Bizde bu doğrultuda böyle bir eylem başlattık. Bir çok konuda engelliler mağduriyet yaşıyorlar. Bu kampanyanın da sadece kadın üzerine kurulmasını yanlış buluyoruz. Kadın, erkek herkesin desteklemesi gerekiyor. Bu kampanya hayata geçtiği zaman hiçbir engelli arkadaşımız ihtiyaçlarını karşılamak için bir başkasına bağımlı olmayacak” vurgusunu yaptı.

‘Empati kurdukları takdirde ihtiyaç olduğunu görecekler’

Kampanyanın bir ay önce başlatıldığını ve bir ay içerisinde 64 bin 300 kişinin imza verdiğini söyleyen Hatice, “Bize imza vermek isteyenler Altı Nokta Körler Derneği internet sitesinden ulaşabilir ve derneğimizi arayabilirler. Eylem kadınlar başlatmış olabilir ama bizler erkek yurttaşlardan da destek bekliyoruz. Çünkü ancak kadın ve erkek eşit olduğu zaman toplumda eşitlik sağlanabilir. Kampanyayı kadınlar başlattığı için de ayrıca çok mutluyum” dedi. Basının kampanyalarına destek olmasını istediklerini dile getiren Hatice, “Bunun ihtiyaç olduğunun ve lüks olarak görülmemesi gerek. Bazıları için çok basit olabilir ama bizler için çok önemli. Empati kurmaları gerekiyor. Empati kurdukları takdirde gerçek anlamda bizim için ihtiyaç olduğunu ve zor durumda kaldığımızı göreceklerdir” şeklinde konuştu.

‘Çabamız kadınların özgür ve eşit bir yaşam sürmesi'

İnsan halkları çerçevesinde düşünüldüğünde bir bireye bağlı olmadan yaşam hakkına her bireyin sahip olduğunu vurgulayan Hatice, “Bunu yanı sıra günün hangi saatinde bir kadının nerede olduğunu bir önemi yok. Toplumu kadınlar için tehlikeli bir hale getirmeye çalışıyorlar ve kadınları bu şekilde evlere hapsetmeyi amaçlıyorlar. Bu noktada kadınların birlik olması ve örgütlenmesi gerektiğini düşünüyorum. Nitekim engelli olmayan bir kadın tecavüze, tacize uğruyor veya katlediliyor. Engelli kadınlar için hayat daha da tehlikeli çünkü engelinden kaynaklı çoğu zaman kendini savunamayabiliyor. Bu durum hayatı yaşanmaz kılabiliyor ve kadını gerçek anlamda eve hapsedebiliyor. Bu noktada çabamız kadınların birlik olması ve daha özgür, daha eşit bir yaşam olanaklarını sağlamaktır. Çünkü bunu yaparsa ancak kadının mücadelesi yapar” dedi.

(sg-ce/ck/mg)