Silopi halkı: Yeni yaşamı hep birlikte inşa edeceğiz

09:10

Aysel Işık-Dilan Karamanoğlu/JINHA

ŞIRNEX - Silopi'de 37 günlük sıkıyönetim saldırılarında yerinden edilen halk geri dönmeye başladı. Top tank atışlarından dolayı evleri yıkılan Silopi halkı yeni yaşam inşasını şu sözlerle dile getiriyor: "Bizler evlerimizi yeniden inşa edeceğiz, yeni yaşamı kendimiz kuracağız asla topraklarımızı terk etmeyeceğiz."

Silopi'de 37 gün süren sıkıyönetim saldırılarında evleri yıkıldığı için terk etmek zorunda kalan halk geri döndü. Sözde güvenlik gerekçesiyle uygulanan yasağın ardından yerle bir edilen evlerin ve sokak ortasında kurşuna dizilen hayvanların görüldüğü Silopi'de ise evlerine geri dönebilen yurttaşlar yeni yaşamlarını inşa etmek için kollarını sıvadı. Silopi'de devlet güçlerinin saldırılarının sadece sivil halka yönelik olmadığı, Silopi halkının ortak yaşam iradesine dönükte saldırıların gerçekleştiği görülürken, doğmamış hayvanlara karşı dahi savaş açan devlet güçlerinin hamile ineği yol ortasında kurşuna dizdiği de 'sokağa çıkma yasağı'nın bir başka vahşet fotoğrafı olarak resmedilmiş durumda. Silopi halkı, "Bizler evlerimizi yeniden inşa edeceğiz, yeni yaşamı kendimiz kuracağız asla topraklarımızı terk etmeyeceğiz" dedi.

'Kanımızın son damlasına kadar mücadele edeceğiz'

Yasağın sürdüğü süre boyuna 20 gün boyuca evinde kalarak büyük bir mücadele veren 10 çocuk annesi Sarya Mutlu, askerler tarafında zorla evinden çıkartıldığını belirterek şunları anlattı,"Ben ve çocuklarımı zorla çıkartılar. Geldikten sonra iki katlı evimin yıkıntılarına şahit oldum. Bir ineğim vardı onun sayesinde çocuklarıma süt veriyordum. Döndüğümde ahıra gidip baktım ineğime yakın mesafeden kurşun sıkmışlardı. Kızımın okuduğu kuranı bile yere atmışlardı, geldiğimde ilk kuranı enkaz altında çıkarttım. Yazık günahtır. Bitsin artık bu savaş kimsenin kanı dökülmesin. Vallahi kanımızın son damlasına kadar biz topraklarımızı savunacağız" diye belirtti.

'Ben bu toprağın çocuğuyum'

Atılan top atışlarının gece gündüz devam ettiğini belirten Bese Mutlu," Eve top atıklarında namaz üzerindeydim. Namazımı bitirmeden çocuklarımı aldığım gibi bodrum katına indim. Devlet evimizi de yıksa bizi öldürse bile bu mücadeleden asla vazgeçmeyiz. Biz kendi dilimizi kendi kimliğimizi talep ediyoruz. Onlar nasıl rahat bir şekilde konuşuyorsa bizde aynı şekilde davranmak istiyoruz. Evimi yeniden yaşanılır kılmak için temizliğe başladım. Hiçbir güç beni toprağımdan edemez. Çünkü annem de babam da bu topraklardan bende bu toprağın çocuğuyum. Asla bu haklı mücadelemizden vazgeçmem" dedi.

'İneğin karnındaki yavrusunu dahi katlettiler'

Silopi'de devletin sadece insanları katletmediğini onun yanında hayvanları da sokak ortasında kurşuna dizdiğini söyleyen Melih Erdem şunları anlattı; "Evime top atıldıktan sonra mecburen çıkmak zorunda kaldım. Başka mahalleye gittim. Ama bir ineğim ahırda kalmıştı, onun için tarlalardan gelerek mahalleye girdim. Geldiğimde inek ahırda yoktu. Ablukayı kaldırdıktan sonra ineği sokak ortasında kurşuna dizilmiş halde buldum. İneği ve karnındaki yavrusuyla beraber katletmişlerdi. Yasaktan dolayı evin çatısın da bulunan onlarca güvecin açlıktan telef oldu. Bu insanlık mıdır? Biz onlardan bir şey istemiyoruz. Evimizde sağlam bir şey bırakmadılar. Ama biz yine kendi imkanlarımızla yeniden evimizi yapacağız. Topraklarımızı evimizi terk etmeyeceğiz" diye vurguladı.

(fk)