Sağlığınız için evlilik programlarından uzak durun!

09:01

JINHA

WAN - Görsel medya aracılığıyla kadınlar üzerinden kurgulanan evlilik ve benzeri programların gerçek yaşamdan uzak olduğuna dikkat çeken Rojin Kadın Yaşam Merkezi'nde çalışan psikolog Nursel Avcı, "Kendimizi tanıyalım ve mecbur olduğumuzu düşünerek o programlara başvurmayalım. Geleceğimiz konusunda kendi kararımızı kendimiz verelim" dedi.

Görsel medya aracılığıyla yapılan evlilik, moda, yemek ve benzeri programların kadınlar ve çocuklar üzerindeki olumsuz etkileri farklı şekillerde kendini göstermeye devam ediyor. Evlilik programlarında kadınların güçlü görünümü, kendilerini var etme çabası içerisinde olmaları toplum içerisinde kadına dönük algıları da olumsuz yönde etkiliyor. Rojin Kadın Yaşam Merkezi Kadın ve Aile Hizmetleri biriminde çalışan psikolog Nursel Avcı, kadınlar üzerinden yapılan evlilik programlarının meşrulaştırılmasıyla kadınların belirli kategorilere sığdırılmaya çalışıldığını söyledi.

'Suni hayatlar gerçek gibi sunuluyor'

Evlilik programlarının gerçekliğinin olmadığını ifade eden Nursel, bu programlara katılarak evlenen kişilerin birileri tarafından alkışlanması ve görselliğin ihtişamına kapılmaları sonrasında birçok sorunla karşı karşıya geldiğini kaydetti. Nursel, "Evlilik programları ile evcilik oyunu ve suni hayat dediğimiz durumlar yaşanılıyor. Bu programlarda kadınlara yorumlar yapılması ve alkış almaları gerçek değil. Çünkü orada insanlar sadece dış görünüşe bakarak birbirlerini beğeniyorlar. Programlardan ayrıldıktan sonra gerçek bir hayatın olduğunu fark ediyorlar" diyerek, bu programlarda yaşanan evliliklerin görsellikten ve maddiyattan ibaret olduğunu ve gerçek yaşamlar bir ilgisinin olmadığını vurguladı.

'Reyting artışı benzer programları artırıyor'

Evlilik programlarını sadece kadınların izlediğine dair bir algının da yaratılmak istendiğine değinen Nursel, bu tarz programların genellikle 50 yaş üzeri erkeklerin izlediğini söyledi. Reytinglerdeki artış nedeniyle benzer programların sayısında da önemli bir artış yaşandığını ifade eden Nursel, programa katılan kadın ve erkeklerin görsellik, kendini ispatlama ya da ünlü olma çabası içerisinde olduğunu dile getirdi.

'Programlar kadınları süs eşyası olarak görüyor'

Evlilik programlarının yanı sıra moda, yemek ve yarışma programlarının da gece ve gündüz kuşaklarında yine kadınların görsel olarak ön planda olduğunu belirten Nursel, "Bu tür programlarla kadınlar süs eşyası gibi gösteriliyor. Üstelik bu kadınlar sanki gece gündüz bakımlıymış imajı verilmek isteniyor" diye belirtti.

'Geleceğimiz konusunda kendimiz karar verelim'

Nursel son olarak evlilik ve benzeri programlarla kadının düşürülmek istendiğini kaydederek, "Biz buradayız. Kendimizi tanıyalım ve mecbur olduğumuzu düşünerek o programlara başvurmayalım. Geleceğimiz konusunda kendi kararımızı kendimiz verelim" dedi.

(db-hk/dc/fk)