Kürdistan'da erkek-devlet bir yılda 109 kadını katletti
13:39
JINHA
AMED - İHD Kadın Komisyonu Kürdistan'da 2015 yılında kadına yönelik hak ihlalleri raporunu açıkladı. Raporda sokağa çıkma yasaklarıyla birlikte hak ihlallerinin en ağır boyutlara ulaştığı belirtilirken aile içi şiddet, intihar, ihmal, yargısız infazlar, toplumsal alanlardaki saldırılarda 109 kadının katledildiği bilgisi yer aldı.
İHD Diyarbakır Şubesi Kadın Komisyonu Kürdistan'da 2015 yılında kadın hakları ihlallerine ilişkin hazırladığı raporu açıkladı. Rapor dernek binasında düzenlenen basın toplantısıyla açıklanırken, öncesinde konuşma yapan İHD Kadın Komisyonu üyesi Gülistan Yalçındağ kadınların sırf kadın oldukları için dünyanın her yerinde cinsel, fiziksel, psikolojik ve ekonomik şiddetin her türlüsüne benzer şekilde maruz kalmakla birlikte, kadınlara yönelik hak ihlallerinin, 2015 yılının Ağustos ayından bu yana Kürdistan'da 7 Kente bağlı 19 ilçede, 59 kez ilan edilen sokağa çıkma yasakları ile korkunç bir şekil ve boyut kazandığını vurguladı.
Sokağa çıkma yasağı ilan edilen ilçelerde, başta çocuklar ve kadınlar olmak üzere tüm sivil yurttaşlar her türlü saldırıya maruz kalma tehlikesi altında yaşamlarını sürdürmeye çalıştığını belirten Gülistan, "İnsanlar kendi yaşam alanlarında, bahçelerinin içinde saldırıya uğramakta ve yaşamlarını yitirmektedir. Yaşamını yitirenlerin cenazeleri günlerce evden ya da vuruldukları yerden alınamamakta, yaralananlar hastaneye götürülememektedir. Devam etmekte olan bu çatışmalı süreç ile on binlerce insan evinden zorla çıkarılmış, göçe zorlanmış, barınma, beslenme, sağlık, eğitim hakları ihlal edilmiştir. Yasaklı ilçeler, adeta cezaevlerine dönüştürülmüştür" dedi.
'Gözaltında cinsel işkence uygulandı'
Derneklerine yapılan kadın başvurularında son dönemlerde gözaltına alınan kadınlara yönelik olarak gözaltında taciz, tecavüz tehdidi ile kadının kimliğini hedef almak suretiyle çıplak arama yapılarak cinsel işkence uygulandığını tespit ettiklerini belirten Gülistan, kadın tutsaklara çıplak arama, nakil sırasında, hastaneye veya duruşmaya götürülme esnasında sözlü tacizlerle cinsel işkence yapıldığını kaydetti.
'Kadın devlet eliyle hedef haline getiriliyor'
Yine Antep'de DAİŞ çetelerinign Ezidi kadınları ve çocukları irtibat bürosu aracılığı ile satışa çıkardığı haberleri hatırlatan Gülistan, Türkiye'de kadına yönelik ayrımcı politikaların devlet eliyle sürekli üretildiği ve kadının hedef haline getirildiğini vurguladı. Başbakan'ın Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı'nın açıklamalarının kadına şiddeti meşrulaştırdığın ve diyanet fetvalarıyla da bunun somutlaştığını belirten Gülistan, kadına yönelik şiddet eylemlerinin de hem iktidar hem de yargı kararlarıyla korunduğunun altını çizdi. Katillere verilen indirimleri hatırlatan Gülistan, çalışma hayatında da kadınların ayrımcılığa maruz kaldığını, emeklerinin görünmeyerek, mobinge maruz kaldıklarını vurguladı.
Gülistan sonuç olarak şu önerilerde bulundu:
*Devam eden çatışmalı süreçte yaşam hakkı ihlal edilen kadınların faillerinin bulunması için ivedi ve etkili bir soruşturma yürütülmeli, failler yargılanmalı ve hakikat açığa çıkarılmalıdır. Kadınların şiddetten korunması için gereken yasal ve diğer tedbirler alınmalıdır.
*Sokağa çıkma yasağı uygulamalarında özellikle kadın ve çocukların yaşadığı travmalar ile kadınların sosyo-psikolojik durumları göz önünde bulundurularak, çatışmalı ortam ve göç nedeni ile ortaya çıkan travmaların giderilmesi için çalışmalar yürütülmelidir.
*İktidar ve kurumlarının belli kademelerinde bulunan yetkililer kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran söylemlerden vazgeçmeli, kadına yönelik şiddeti meşrulaştıran söylemlere karşı adli makamlarca etkin soruşturma yürütülmelidir.
*Kadına yönelik şiddet davalarında uygulanan "iyi hal", "saygın tutum", "haksız tahrik" indirimleri kaldırılmalıdır.
*Kadına yönelik şiddetin medyada görünürlüğünde, dil ve uslüba dikkat edilmeli, haber dili doğru kullanılarak etik değerlere önem verilmelidir.
*Kayıt dışı kadın işçi çalıştıran işverenlerin takibi yapılarak, gerekli idari ve cezai tüm yaptırımlar uygulanmalı kadınların özlük hakları güvence altına alınmalıdır.
*Kadına yönelik şiddetin sona ermesi amacıyla, yapılacak tüm çalışmalarda kadın kurumları ile insan hakları örgütlerinin önerileri doğrultusunda yasal düzenlemeler yapılmalıdır.
*IŞİD çetelerinin saldırısı ile işgal edilen ve işgal tehdidi altında kalan tüm bölgelerdeki kadınlara yönelik şiddetin önlenmesi ve IŞİD tarafından zorla alıkonulan kadın ve çocukların kurtarılması için, başta BM olmak üzere tüm uluslar arası insan hakları kuruluşları ve tüm ülkeler tarafından ortak bir kararlılıkla hareket edilmelidir. Köle pazarları ve bürolarını açan, buna kayıtsız kalan tüm ilgililer hakkında derhal gerekli soruşturma ve kovuşturmanın yapılarak failler cezalandırılmalıdır."
18 kadın asker polis tarafından katledildi
Gülistan'ın açıklamasının ardından Kadın Komisyonu üyeleriden Avukat Hatice Demir Kürdistan'da 2015 yılında kadına yönelik hak ihlalleri raporunu açıkladı. Raporda yer alan bilgilere göre, 18 kadın yargısız infaz, polis ve asker tarafıdan katledildi, 29 kadın bu şekilde yaralandı. Resmi hata ve ihmal sonucu 7 kadın yaşamını yitirirken, faili meçhul saldırılarda 11 kadın yaşamını yirirdi. Silahlı çatışmalarda 1 kadın yaşımını yitirirken, 4 kadın yaralandı.
23 kadın intihara sürüklendi
Yine rapora göre sınır hatlarında meydana 4 kadın yaşamını yitirirken 1 kadın yaralandı. 17 kadın şüpheli şekilde ölürken, 23 kadın intihara sürüklendi. 4 kadın intihara teşebbüste bulundu.
9 kadın toplumsal alanda katledildi
Aile içi şiddet rakamlarının da verildiği raporda, 19 kadın bu nedenle yaşamını yitirdiği, 12 kadının yaralandığı belirtildi. Toplumsal alandaki şiddet nedeniyle 9 kadın yaşamını itirdi, 2 kadın yaralandı 6 kadın cinsel istismara maruz kaldı.
7 kadın cezaevinde işkenceye maruz kaldı
Raporda, 10 kadının gözaltında işkence kötü muameleye maruz kaldığı, 10 kadının gözaltı yerleri dışında, 7 kadının cezaevinde işkenceye maruz kaldığı, 39 kadının çalışma yaşamı ve ekonomik haklarda ihlallere maruz kaldığı belirtildi.
(de-ny/gc)