Avukatlar ailelerle birlikte Cizre'ye gidecek
09:11
JINHA
MÊRDÎN - Nusaybin'de süren nöbet eylemine katılan Demokratik Hukukçular Platformu avukatları, yaralıların aileleriyle birlikte Cizre'ye doğru yola çıkacak. ÖHD İstanbul Şube Eşbaşkanı Banu Güveren, "Tarihe bir belge kaldırmak adına çalışma başlatmakta kararlıyız" dedi.
Kürdistan'da yürütülen soykırım politikalarına karşı DBP'nin çağrısıyla Botan Yürüyüşü için Mardin'in Nusaybin ilçesinde binlerin başlattığı nöbet eylemi 16'ncı gününe girerken, Demokratik Hukukçular Platformu adına Türkiye ve Kürdistan'dan çok sayıda avukat nöbet eylemindeki yerlerini aldı. Cizre'de yaşanan hak ihlallerini yerinde gözlemlemek ve raporlaştırmak için Cizre'deki yaralıların aileleriyle birlikte ilçeye girmek için girişimde bulunacaklarını belirten Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD) İstanbul Şube Eşbaşkanı Banu Güveren, "Türkiye Cumhuriyetinin anayasasında yazdığı gibi hukuk devletin olmadığının en somutlaşmış halidir Kürdistan'da yaşananlar. Devlet şuanda insanlığa karşı suç işlemektedir. Bununlar beraber savaş suçu işlemektedir. Biz savaş suçunun yerinde tespit etmek için geldik" dedi.
'Kürdistan'da yaşananlar hukuksuzluğun somutlaşmış halidir'
Türkiye'deki hukuk sisteminin geldiği aşamayı değerlendiren Banu, "Hukukun askıya alındığı bir süreçteyiz. Hiçbir kanunun tek adamın ağzından çıkan sözden üstün olmadığını gördük. Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasasında yazdığı gibi hukuk devletin olmadığının en somutlaşmış halidir Kürdistan'da yaşananlar. Devlet şuanda insanlığa karşı suç işlemektedir. Biz savaş suçunun yerinde tespit etmek için geldik. Daha önce de yaşanan hak ihlallerine ilişkin raporlarımızı uluslararası kurumlara, BM ve AB'ye başvurularımız oldu ve raporlarımız gönderdik. Suç duyurularını yapma bile dahi fırsat bulmadan tekrardan yasaklar konuldu. Türkiye'de hukuk ne yazık ki bu düzeyde" şeklinde ifadelerde bulundu.
'Ailelerle birlikte Cizre'de olacağız'
Mezopotamya Hukukçular Derneği (MHD) Eşbaşkanı Serhat Eren ise yasaklar ilişkin YAM ve AİHM'e yaptıkları başvuruların sonuçsuz kaldığını hatırlatarak, "Başvurular yine yanıtsız kaldı. Ama maalesef Türkiye hukuk tanımadı. İç ve uluslararası hukuktan yolların tükendiğini düşünüyoruz. Bu gün Cizre'de bulunan yaralıların aileleriyle birlikte Cizre'ye gideceğiz. Oradaki müvekkillerimizle görüşüp durumlarını öğreneceğiz ve aynı zamanda günlerdir sağlık hakkı kısıtlanan yurttaşların hastanelere kaldırılması için girişimlerde bulunacağız" diye anlattı.
'Tarihe bir belge kaldıracağız'
AİHM'in sokağa çıkma yasağına ilişkin net bir tavır sergilememesini Türkiye'nin Avrupa'yı mülteci sorunuyla tehdit etmesine bağlayan Serhat, "O nedenle hazırladığımız raporlar bir sonuç vermese de yine de Cizre'ye gidip, tarihe bir belge kaldırmak adına çalışma başlatmakta kararlıyız" dedi.
(ekip/fk)