Filiz Zeyrek/JINHA

ADANA - AKP'nin savaş konsepti onlarca çocuğun hayatını çaldı. Sokağa çıkma yasakları adı altında son 6 aydı toplam katledilen 460 sivilden 84'ünü çocuklar oluşturuyor. Kürtlere yönelik soykırım politikalarına tepki gösteren kadın ve çocuklar, katliamlarla Kürtlerin bitirilemeyeceğini ve her koşulda mücadelenin devam edeceğini belirtiyor.

Kuzey Kürdistan'da AKP'nin başlattığı savaş konseptinde son 6 aydı toplam 84 çocuk katledildi. Devletin savaş politikalarına karşı geçtiğimiz günlerde Adana'da yapılan protesto eylemlerinde ise devlet güçleri tarafından iki çocuk katledilirken iki çocukta yaralandı. Adana'da yaşayan kadınlar, Kürdistan'da sivil halkın yerleşim alanlarına yönelik saldırı ve katliamlarını değerlendirdi. Kadınlardan 55 yaşındaki Nurcan Temel, "Başbakan bize 'çocuk doğurun' diyor peki soruyorum ey Başbakan sen çocuklarımızı öldür diye mi doğuralım" diyerek tepkisini dile getirdi.

'Kürtleri bitireceklerini zannediyorlarsa yanılıyorlar'

AKP'nin saldırılarında onlarca çocuğun katledildiğini belirten Nurcan, "Öldürdükleri çocukların ellerinde silah yoktu, nasıl kıyıyorsunuz çocuklara. Devlet artık yaptığı zulmü, katliamları durdursun. Kürtleri bitirmeyi hedefliyorsa çok yanılıyor. Asırlardır Kürtleri bitiremediler şimdide bitiremezler. Biz bu mücadeleyi 80 yıldır veriyoruz Kürtler asla bitmedi, bitmeyecektir. Yeter artık ellerini gençlerin üzerinde çeksin, Kürt kanını artık dökmesin, annelerin yüreklerini artık yakmasın. Hiçbir dinde yok Kürtlere yapılan uygulamaların aynısı. Cenazelerin gömülmesine izin verilmiyor, yaralıların hastaneye gitmelerine izin verilmiyor, bu nasıl bir insanlıktır" dedi.

'Kürt halkına yönelik kini ne zaman bitecek'

Kadınlardan Miran Cin (60), savaş politikaları nedeniyle topraklarından göç ettirildiklerini söyledi. Metropollerde zor koşullar altında yaşam mücadelesi verdiklerini kaydeden Miran, "Bizi burada da öldürüyorlar. Devletin Kürt halkına yönelik kini ne zaman bitecek, bizi öldürmeye ne zaman son verecekler. Cizre'de onlarca yaralıyı katlettiler böylesi bir vahşet nerede görülmüştür. Küçücük çocukları katlediliyorlar, anne karnındaki bebekleri katlediliyorlar, gençleri, kadınları katlediyorlar. Geçmişten ders çıkarmayan devlet bu katliamlarla neyin başarısını sağlayacağını düşünüyor" diye konuştu.

'Ağabeyimin kanlı halini hiç unutmayacağım'

Mersin'in Tarsus ilçesine bağlı Fahrettinpaşa Mahallesi'nde Kürdistan'daki özyönetim direnişine destek için yapılan eylemde 13 yaşındaki Davut Özer katledilmişti. Davut'un 12 yaşındaki kardeşi Büşra Özer de devletin katliam politikalarına ilişkin şu ifadelerde bulundu: "Onlarında çocukları yok mu? Annemin ve bizim yüreğimizi yaktılar nasıl unutacağız bunları. Polisleri her gördüğümüzde ağabeyimi hatırlayacağız bu şekil mi büyüyeceğiz. Ağabeyim vurulduktan sonra onu amcamlara getirdiler kanlar içindeydi hepimiz gördük. Ağabeyim hastaneye yetişemeden kan kaybından öldü. Onun o kanlı halini hiç unutmayacağım."

'Polis Davut'u bilerek öldürdü'

Aynı mahallede oturan Davut'un arkadaşı B.İ. ise, "Davut'u asla unutamam onunla arkadaştık çok üzgünüm. Davut'u polis kasti vurdu bunu herkes de biliyor. Kürdistan'da yapılan savaşta çocuklar ölüyor, cenazeleri ortalıkta kalmış bu nasıl insanlıktır. Arkadaşımın cenazesine bile silah sıktılar, gaz attılar, bizim sürekli fotoğraflarımızı çekiyorlar" ifadelerinde bulundu. Davut'un 12 yaşındaki arkadaşı B.T de Kürt halkının mücadelesini selamlayarak, Kürtlerin her koşulda mücadele etmeye devam edeceğinin altını çizdi.

(mg)