JINHA

AMED - Cizre'deki katliama ilişkin açıklama yapan DTK, yaşananların ne kadar kirli bir savaş olduğunu ve bir beklenti içinde olunmaması gerektiğini gösterdiğini vurgulayarak, "Başta Kürt özgürlük mücadelesine inanan her bir fert bu mücadeleye inanan destek sunan tüm kurum kuruluş, aydın, yazar, akademisyen, inanç grupları, 7'den 70'e herkes bu katliamı kınamalı ve tepkisini ortaya koymalıdır" dedi.

Demokratik Toplum Kongresi, Cizre'de yaşanan vahşete ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada, Kürt halkına karşı topyekun imha amaçlı bir savaş başlatıldığı ve savaş hukukunun hiçbir şekilde gözetilmediği vurgulanarak, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere tüm dünyanın gözü önünde yapılan bu katliama dünyanın sessizliğine dikkat çekildi. AKP'nin uygulamalarının 90'lı yılların uygulamalarını aşarak Şark Islahat planının güncelleştirilmesi temelinde bir boyuta vardığı belirtilen açıklamada, "Tüm Kürt coğrafyasını ateş altında tutma şehirleri ve yerleşim alanlarını insansızlaştırma, ağır silahlarla Kürt toplumuna karşı bir soykırım politikası izlemektedir" denildi.

'Bu ahlaksız savaşa karşı diz çökmeyeceğiz'

Aylardır Cizre'ye yönelik imha temelinde bir uygulamanın sistemli bir şekilde hiç bir kural ve kaide tanımayan, savaş kural ve kaidelerini dahi aşan uygulamalar yapıldığı vurgulanan açıklama şöyle devam etti: "Bir tarafta bu katliamcı uygulamalar yapılırken, aynı zamanda havuz AKP hükümetinin oluşturduğu havuz medyasının öncülüğünde toplumsal dezenformasyonu devreye sokulması katliamların üstünü örtmeye ve gerekçe bulma çabaları bundan sonraki niyetlerini de açık bir biçimde ortaya koymaktadır. Tüm çağrılara rağmen onlarca insanı bodrumlarda kuşatarak adım adım imha etmeyi kamuoyunun gözleri önünde büyük bir iştahla sunan toplumda kopuşa neden olan halkların ortak yaşamını tehdit eden AKP zihniyeti DAİŞ'in Rojava'da yürüttüğü cami yakmalar, talan, gasp, katliam canlı canlı insan yakmalar ve infazlar yapmalarından geri kalmamış DAİŞ'in kürtlere olan öfkesi AKP zihniyetiyle ne kadar yakın bir zihniyet olduğunu ortaya çıkarmıştır. Tek bir Kürt kalmayana dek katliamlarını devam ettirecek olan bu anlayış ve zihniyete karşı tek bir Kürt kalsa da diz çökmeyecek felsefesiyle Rojava'da iman, azim ve inançla mücadele ederek kazanan insanlıktan aldığımız inançla yürütülen bu ahlaksız savaşa karşı diz çökmeyeceğimizi buradan kamuoyu ile paylaşmak isteriz.

'Bir bodrumda insanlık ateşe verilmiştir'

Kürt ulusal birliğinin, halkların dayanışma zamanıdır. Zulme karşı demokratik eylemsellik sürecine her insan katkı sunmalı, her alanda bu katliamlar lanetlenmeli ve insani olarak vicdanen herkes gücü oranında bu sürece destek sunması gerekmektedir. Ya karanlığın hükmü yüzyıllarca üzerimizde sürecek ya da yıllardır süren bu zulüm son bulacak, halklar bir arada iç içe özgür geleceğini kuracak. Cizre'de yaşanan açık katliam, bu savaş konseptinin ne kadar kirli ve beklenti içinde olunmaması gerektiği mesajını açık ve net halkımıza vermiştir. Bir bodrumda arkadaşlarımız şahsında insanlık ateşe verilmiştir. Devlet soykırım politikasını bir daha Cizre'de göstermiştir. Cizre'ye, Sur'a sesiz kalmak daha büyük katliamlara izin vermektir. Bu temelde başta Kürt özgürlük mücadelesine inanan her bir fert bu mücadeleye inanan destek sunan tüm kurum kuruluş, aydın, yazar, akademisyen, inanç grupları, 7'den 70'e herkes bu katliamı kınamalı ve tepkisini ortaya koymalıdır."

(gc)