Farklı dönemlerde devlet zulmü ile tanışanlar birbirlerinin acılarını örtüyor

09:07

JINHA

AMED - Devletin katliamcı politikalarıyla 90'larda tanışan şimdi ise çocuklarının cenazelerini almak için nöbette olan ailelere destek veren Cumartesi Annesi Hayriye Doğan, devlet yetkililerine şu sözlerle seslendi: "90'lı yıllarda olduğu gibi bu gün de Kürdistan kentlerinde insanlık suçları işleniyor. Ve bizler diyoruz ki; Sizler bu gerçekle yüzleşinceye kadar bizler mücadele etmeye devam edeceğiz."

AKP ve sarayın savaş konseptini devreye koyduğu ilk günden bu yana zihinlerden hep aynı soru dolaşıyordu: 90'lara geri mi dönüyoruz? 90'ların acısını gören, duyan, yaşayanların bile anlamlandıramadığı katliamcı politikalar devam ederken, Cumartesi Annesi Hayriye Doğan, "Devlet sürekli aynı zihniyetten besleniyor. 90'larda da böyleydi ama 90'lar şimdinin yanında hiç kalır. Burada cenazeleri kaç aydır yerde olan anneler var. Bu zulmün hesabı elbet sorulur" diye konuştu. Günlerdir katledilen çocuklarının cenazelerini alamayan ailelerin nöbetlerinde onlara yoldaşlık eden Hayriye, amacının buradaki annelerin acılarını paylaşmak olduğunu söyledi.

'Kardeşim kapısının önünde öldürüldü'

1995 yılında kız kardeşi Bedia Gümüş'ü Mardin'de kaybeden Hayriye, kardeşinin kapının önünde öldürüldüğünü ve hala failinin bulunmadığını söyledi. O dönem pek çok insanın katledildiğini ve her bir katliamın failinin gizli kaldığını ifade eden Hayriye, "İnsanları alıyorlardı ve başka bir yere götürüp öldürüyorlardı ve kimsenin ruhu bile duymuyordu. Yani hak ve hukukları nedir? Bizden ne istiyorlar? Biz adalet istiyoruz onlar kavga, biz barış onlar savaş. Bize terör diyorlar ama asıl terör onlar. İnsanları sokaklarda, evlerinde öldürüyorlar zaten bu değil midir terör? Öldüre öldüre nereye kadar gidecekler?" diye sordu.

'Cenazeler sokakta çürüyor'

Devletin katliamlarına karşı halkın artık sessiz kalmadığını söyleyen Hayriye son olarak şu ifadelerde bulundu: "Biz artık kendimizi savunacağız. Terör deyip hepimizi öldürmek istiyorlar ama artık bu iş 90'lardaki gibi olmayacak. Cenazeler sokakta çürüyor. Bizim yaşadığımız acı bu annelerin acısının yanında hiç kalır. Biz tüm dünyaya sesleniyoruz bu cenazelerin ailelerine teslim edilmesi gerek bu hiçbir savaşta görülen bir şey değildir. Devlet bizlere terörist diyerek halkını kandırıp yaptığını meşru göstermek istiyor. 90'lı yıllarda olduğu gibi bu gün de Kürdistan kentlerinde insanlık suçları işleniyor. Ve bizler diyoruz ki; Sizler bu gerçekle yüzleşinceye kadar bizler hukuka, evrensel değerlere ve adalete inananlar olarak mücadeleyi devam ettireceğiz."

(mm-ea/ck/mg)