'Fatma ana Kürt kadının direnişinin adıydı'
09:03
JINHA
AMED - Sur'da direnişin annesi olan Fatma Ateş, yaşamı boyunca Kürt halkının ve kadınların özgürlüğü için mücadele etti. "Yanımdakiler çıkmadan ben de çıkmam" diyen Fatma, arkasında "O hepimize cesaret verdi" diyen kadınlar bıraktı.
Sur'da bodrumda mahsur kalan ve top atışları nedeniyle şarapnel parçasıyla yaralanan 55 yaşındaki Fatma Ateş'i "direnişin anası" diye anlatıyor tanıyanlar. Sur'da 80 gün boyunca Hasırlı Mahallesi'nde hendeklerin arkasında yaşam ören Fatma anayı, kızları Sibel ve Fatma da bırakmak istemeyerek Hasırlı Mahallesi'nde kaldı. Fatma, mahsur kaldığı bodrumda atılan toplar nedeniyle vücuduna isabet eden şarapnel parçasıyla yaralandı. Saatlerce ambulans bekleyen Fatma, 19 Şubat günü akşam saatlerinde hastaneye kaldırıldığı sırada yaşamını yitirdi. Kocaköy ilçesine bağlı Tepecik köyüne kaldırdılar Fatma'nın cenazesini. Doğduğu topraklarda uğurlarken, HDP Diyarbakır Milletvekili Çağlar Demirel, "Fatma ana Kürt halkı için her zaman en önde yürürdü. Fatma anne bugün bu büyük direşe adını yazarak yerini aldı" demiş, abisi Abdürrahim Tanrıkulu ise "Fatma hendeğin arkasında direnenlerin anasıydı" diye anlatmıştı Fatma'yı. Annesinin mezarının başında bir an olsun bile ayrılmayan Beritan Ateş ise "Anne sen benim Kürdistanımdın" diyerek ağıtlarla uğurladı annesini.
'Sur'da herkesin annesiydi'
"O orada Kürt halkı için öldü. Ne ondaki iradeyi kırabildiler ne de Sur'dakini kıracaklar" diyen Surlu kadınlar Fatma'yı anlattı. Sadece kadınlar değil herkesin ona büyük saygı duyduğu söyleyen komşusu Rahime Yılmaz "O sadece Kürt halkı için değil biz kadınlar içinde büyük bir kayıp oldu. Sur'da herkesin annesi gibiydi. Herkesin iyiliği için çalışırdı. Onun yaşamını yitirmesiyle Kürt halkı büyük bir kayıp verdi" diye konuştu.
'Tüm çabası Kürt halkının mücadelesine dönüktü'
Fatma'nın tüm çabası ve mücadelesinin Kürt halkının özgürlüğü için olduğunu vurgulayan Rahime, "Bu direnişe adını yazdırıp gitti. Eminim ki kimse onu unutmaz. Herkes onu tanırdı. Mücadelesine sahip çıkardı o yüzden Sur'dan çıkmadı. Eğer yaralanmasaydı bile yine çıkmazdı o. Onlarla mücadeleye başladı onlarla bittirirdi. Kürt kadının direnişinin öncüsü ve adıydı Fatma. Canını kendi halkı için verdi. Böyle bir direniş kolay kolay kimseye nasip olmaz. O tüm kadınlara ve Kürt halkına direnişin yaşla değil cesaretle var olduğunu gösterip gitti. O oradan canını vererek çıktı. Kesin şöyle demiştir 'Tüm halkım buradan sağ salim çıkmayana dek bende çıkmam'. Bunu üzerine de canını verdi. Onun gibi yüzlerce kişi şehit oldu. Biz onların arkasından asla ağlamayacağız. Ayakta kalır ve gidenlerin mücadelelerini devam ettirirsek onlara karşı olan vazifemizi yerine getiririz" dedi.
'O direnişteki yerini aldı'
Rahime Fatma'nın direnişinin tüm Kürt kadınlara örnek olduğunu söyleyerek "Bundan devlet şunu anlasın Kürt kadını Fatma ana gibidir. Asla pes edip boyun eğmez. Fatma annenin çoğu kadına örnek olacağını düşünüyorum. Bu hepimizin yolu, herkesin Fatma şahsında bu yol ve davaya sahip çıkması gerek. O direnişteki yerini aldı ve şehitler kervanına katıldı" diye konuştu.
'Biz kadınların her zaman arkasında olurdu'
Fatma ananın şu anda İskenderpaşa Mahallesi'nde olan bir başka komşusu Ziynet Baylak ise "Herkes onu çok severdi. Benim çocuklarım bile şimdi onu soruyor" diyerek ölümüne çok üzüldüklerini söyledi.
Fatma'nın Sur'dayken sürekli ailesi tarafından dışarı çıkmaya zorlandığı söyleyen Ziynet "O her şeye, ailesine rağmen orada kaldı. 'Yanımdakiler çıkmayana kadar bende çıkmam' diyordu. 80 gün boyunca orada kaldı. Herkesin acısını paylaşırdı. Biz kadınların her zaman arkasında olurdu. Çıktığında sevinmiştim ama öldüğünü duyduğumda hepimiz kahrolduk. O bizim için Kürt halkı için canını feda etti. Şimdi bize düşende onun mücadelesine sahip çıkıp büyütmektir. Kadın olarak hepimize cesaret verdi ve herkese Kürt kadınının gücünü gösterdi. Zaten onu binlerce insan uğurladı. Bunun üzerine çok şey söylemekte gerekmez" dedi.
(mm-ck/gc)