JINHA

AMED- Sur'da evleri yıkılan ve yağmalanan kadınlar, 90'larda devletin kendilerini zorla köylerinden göç ettirdiğini ancak bunu ikinci bir kez yaşamayacaklarını belirterek, "Sur'u terk etmeyeceğiz" dedi.

Diyarbakır'ın Sur ilçesinde 85 gündür 6 mahallede kuşatma ve saldırılar devam ederken, 27 Ocak tarihinde 4 mahallede daha sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Bir hafta süren ablukada birçok ev ve dükkan devlet güçleri tarafından yağmalandı, halkın evleri yıkıldı, eşyaları kullanılmak hale getirildi. Sur'da süren direnişe karşı "havadan bombalarız" anonsları dahi yapıldı. Ancak 90'larda göçün bütün zorluklarını yaşayan kadınlar "Ne yaparlarsa yapsınlar burayı terk etmeyiz" diyor.

'Polis evimin içine girerek evimi dağıtmış'

Alipaşa Mahallesi'nde yaşayan ve 27 Ocak'ta polisin evlerinden çıkmalarını istediğini söyleyen Emine Biçen, "Evimin önünde bomba patlatıldı, biz hiçbir şey almadan kaçtık. Kapıları, televizyonu kırmışlar. Evimde ne aramışlar bilmiyorum. Polis, evimin içine tünel kazmış, evimden üç eve gidiliyor. Duvarları delmişler Bize buradan çıkın deseler de biz bırakmayız. Eşya yerine gelir, mallar yerine gelir ama can gelmez. Mal istemiyorum, huzur istiyorum" dedi.

Havadan bombardıman anonslarına ilişkin konuşan Emine, "Cizre'de devlet bodrumda kalan insanları bombaladı, bu adalet mi? Bir barış, bir çözüm yapsınlar. Artık televizyonları açamıyoruz. Bir Müslüman'a bu yapılır mı? Biz huzur, barış istiyoruz. Onlar bizi çıkarsa da biz tekrar geri geleceğiz. Bir çözüm yapılsın, kan dursun artık. Evleri bombalıyorlar, Allah'tan korksunlar. Sur'u bırakmayız, doğduğumuz, büyüdüğümüz yerdir, bırakmayız. Bütün halklar hep beraber olsun. Bu adalet değil, insanlık değil. Sur'u bombalamak Allahın adaletine sığmaz" dedi.

'Sur'dan çıkmıyoruz ölsek de evimizde ölürüz'

Eşinin Alipaşa Mahallesi'nde doğduğunu buradan başka yerde nefes alamadığını söyleyen Fatma Biçen, "Evimizin önünde bomba patladı, kirli su bastı. Koksa da evimizden çıkmayacağız. Geri döndük zaten, başka yerde kalamıyoruz, eşimin kundağı burada, bu evde açılmış, Sur'u terk etmiyoruz, gitmek istemiyoruz. Ölsek de evimizde ölürüz" diye konuştu.

'Bodrumda kalanlar için koridor açılmalı'

Büyük annesinden kalan evi yağmalanan Münever Atalan ise şunları söyledi: "İki gün sonra geldiğimizde evimde hiçbir şey kalmamıştı. Polis demirleri, sehpamı, sandalyelerimi almış. Tüpümü kullanmışlar. Biz evimize, mahallemize dönmek istiyoruz. Evimizi, hayallerimiz, geçmişimizi yıktılar. Ama ben burayı terk etmem. Asla evimi, Sur içini terk etmeyeceğim. Sur dışında nefes alamam."

Sur'da bodrumda kalan insanlara çıkmaları için koridor açılması gerektiğini söyleyen Münever, "Bütün Türkiye halkı bu savaşın durmasına aracı olsun. Onlar da ayaklansın. Bütün Türkiye, Avrupa duysun, yeter artık bitsin bu zulüm" dedi.

(ea-de/gc)