Güney'den Kuzey'e bir direniş hikayesi

09:01

Hülya Okalin /JINHA

COLEMÊRG - Yıllar önce Federal Kürdistan Bölgesi'nde Saddam Hüseyin'in Kürtler üzerinde yürüttüğü katliam politikasından dolayı göç etmek zorunda kalan H.M., şimdi ise Türkiye'de devlet güçlerinin Kürtler üzerinde yürüttüğü savaşa karşı YPS-JIN'de yer alarak direniş içerisinde yer alıyor.

Federal Kürdistan Bölgesi'ne bağlı Duhok kentinde dünyaya gelen H.M., 30 Aralık 2006'da idam edilen dönemin Irak Cumhurbaşkanı Saddam Hüseyin'in zulmünün tanıklarından biri. Kızının da kendi yaşadıklarını yaşamaması için 2000'li yıllarda 4 çocuğuyla birlikte Hakkari'nin Yüksekova ilçesine göç eden H, şimdi ise Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Saray'ı ve devlet güçlerinin Kürdistan'da yürüttüğü savaşın baskısına karşı özsavunma birliklerine katılarak, YPS-JIN'de yerini aldı. H, Duhok'ta başlayan ve Yüksekova'da devam eden direniş mücadelesini anlattı.

'Irak'ta kadın demek taciz ve tecavüz demektir'

Irak'ın Musul kentinde inşaat mühendisliği okuduğunu belirten H., kadınlara yapılan tacizlerden dolayı okulu bırakmak zorunda kaldığını kaydetti. "Irak'ta yaşamak dünyanın en zor işi" diyen H, "Irak'ta kadın olmak demek taciz ve tecavüz demektir" diyerek kadınların yaşadığı zorlukları anlattı. Irak'ta kadınların hiç bir yaşam hakkının olmadığını hatırlatan H, "Kadınlar her türlü kötü muameleyi hak eden bir varlık olarak görülüyor" dedi. H, "Bir de Kürt kadınıysan tüm gözler senin üzerinde oluyor. Saddam'ın askerleri Kürt kadınlarına 'namus' adı altında hep taciz ve tecavüz ediyor. Ben kadın olarak orada çok çektim. Askerler okula geliyor ve istedikleri kadını gözaltına alıyorlardı. Tecavüz edip namusu kirlendi diye idam ediyorlardı. Kızımda aynı şeyi yaşasın istemediğim için oradan göç etmek zorunda kaldım" dedi.

'İktidarlar dünyaya gücünü göstermek için Kürtlere saldırıyor'

Saddam Hüseyin'in kendi iktidarını ve gücünü dünyaya kanıtlamak için Kürt halkı üzerinde yoğun saldırılar gerçekleştirdiğini hatırlatan H.M., şimdilerde de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da Kürtlere aynı zihniyet ile yaklaştığını kaydetti. Kürtlerin Irak'ta kimyasallar, Türkiye'de ise tank ve toplar ile katledildiklerini belirten H.M., "Özgürlük ve barış isteyen Kürtleri vahşice öldürerek dünyaya güçlerini gösteriyorlar. Tıpkı Saddam'ın askerleri gibi Kürt kadınlarına da vahşice saldırıyorlar. Öldürüyor ve bedenlerini teşhir ediyorlar. Nasıl ki Saddam'ın askerleri namus adına yapıp idam ediyorsa, Türk askeride teşhir ederek itibarsızlaştıracaklarını zannediyor. Bu asla güç değil korkaklıktır" şeklinde konuştu.

'Kürtler artık isyan ediyor'

Saddam Hüseyin'in Kürtleri sevmemesinden kaynaklı göçe zorladığını söyleyen H, şimdilerde Türk Devletinin de Kürt halkına karşı göç politikası yürüttüğünün altını çizdi. H, son olarak Türk devletinin Kürdistan'da başlattığı sıkıyönetim uygulamalarını değerlendirerek, "Eğer bu gün Kürt halkı ayağa kalkıp direniyorsa bu tarihte yaşanan zulmün isyanıdır. Çünkü artık Kürt halkı özgürleşmek istiyor. Tüm devletler Kürtlerin gücünden korkuyor. Bundan dolayı Kürtleri bastırmak için saldırıyor ve katlediyorlar. Ama artık Kürt halkı isyan ediyor" diye kaydetti.

(ga/ng/dc/dk)