JINHA

AMED - Sur'da 3 aydır devam eden kuşatmaya karşı Diyarbakır'a gelerek Dicle-Fırat Kültür Merkezi'nde nöbete başlayan BİKG'li kadınlar, Cizre'ye tanıklık ettikten sonra Sur'a aynı şeyin yaşanmaması için geldiklerini belirterek, ablukaların kalkması çağrısı yaptı.

Sur'da 90 gününü bulan direniş devlet güçlerinin yoğun bombardımanı altında devam ediyor. Kürdistan'da kuşatma ve katliamlara karşı herkes tepkisini yükseltirken, dün Kadıköy Meydanı'nda "Sur için yaşam koridoru açılsın ve bir günlük yasak kalksın" diyen BİGK'li kadınlar Diyarbakır'a geldi. Kadınlar Dicle- Fırat Kültür Merkezi'nde devam eden ve eşbaşkanların da katıldığı nöbet eyleminde yerini aldı. Sur için bir ay önce "Ölüme karşı yaşam" şiarıyla Diyarbakır'a gelen kadınlar "Sur'un Cizre gibi olmaması için geldik. Hükümet Sur'da ki yaralı insanlar için yasak ve ablukaları bir günlüğüne kaldırılmalı" dedi.

'Yaşamdan yana ısrarımızı tekrarlıyoruz'

Sur'da süren ablukaya karşı nöbete destek olmak için İstanbul'dan geldiklerini belirten Feride Eralp, çocukların ve sivillerin içeride olduğu haberlerini aldıklarını, ablukanın kalkması durumunda ölümlerin yaşanmama ihtimali olduğuna dikkat çekti. "Ölümlerin olmayacağı ihtimali varken, çözümsüzlükte diretmek, katliamda inat etmek gerçekten devletin burada yürüttüğü operasyonların sonuçlarını ağır bir şekilde görüyoruz. Ve yaşamdan yana ısrarımızı tekrarlıyoruz. Ablukanın kaldırılması ve bağımsız gözlemci heyetlerin gelmesine izin verilmesi için, insanların güvenli çıkışlarının sağlanması için ama güvenli derken devletin güvenlikçi politikalarından değil insanların güvenliğini önceleyen bizlerin orada olduğu bir süreçten bahsediyorum" diye konuşan Feride, Diyarbakır' a en son geldiklerinden sonra Cizre'yi yaşadıklarını hatırlattı.

'Direnen kadın her türlü şiddete maruz kalıyor'

Cizre'de insanların yakılışına, katledilişine tanıklık edildiğini, böyle bir tabloyu izlemeye tahammülleri olmadığını vurgulayan Feride şöyle devam etti: "Ya biz hep beraber bunu durdurmak için bir şey yapacağız ya da hep beraber yok olacağız. Kendimizi yitiriyoruz çünkü. Cizre'de çıplak bedenlerin teşhir edilişine tanık olduk. Zaten savaşın nasıl kadın bedenleri üzerinden yürütülen bir süreç olduğunu bildiğimiz için biz kadınlar olarak bir araya geldik. Kadın bedenlerinin bu teşhiri bize çizilen sınırların devletin bizden istediğinin haricinde kadın olmak, direnen kadın olmak, mahallelerde kalmaya ısrar eden kadın olmak her türlü şiddeti 'hak etmek' demek."

'Herkes için barış istiyoruz'
Daha önce BİKG'li bin kadınla Diyarbakır'a geldiklerini ifade eden Feride, Cizre'den sonra Sur'da da aynı şeyin yaşanmaması için geldiklerini ifade etti. Barış isteyen kadınlar olarak geldiklerini vurgulayan Feride, "Aslında ablukaların kalkması da buradaki durumu hafifletemiyor. 90 gündür abluka altında yaşayan pek çok insan var. Özellikle kadınlar ve çocuklar bu durumdan daha fazla etkilenmekte. Savaşların hiçbir galibi yoktur, hiçbir zaman yoktur" diye konuştu.

BİKG'li kadınlardan Tebessüm Yılmaz da, kuşatmanın kaldırılmasını istediklerini dile getirerek, "İnsanların güvenli bir şekilde yaşamlarını devam ettirmeleri gerektiğine inanıyoruz. Buna inandığımız için Diyarbakır'a geldik. Başta kadınlar ve çocuklar olmak üzere herkes için barış istiyoruz" diye konuştu.

(de-mm/gc)