Jineoloji dergisi çıkıyor

09:01

JINHA

HABER MERKEZİ - 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne sayılı günler kalırken, Kürt kadınları öncülüğünde bir ilke daha imza atılıyor. 9 kadının biraraya gelerek yaklaşık bir yıldır üzerinde çalıştığı Jineoloji dergisinin ilk sayısı "Kadın etrafında geliştirilecek bilim, doğru sosyolojiye atılmış ilk adımdır" sloganıyla yakında çıkıyor.

Kadınların bir araya gelerek uzun süredir üzerinde çalıştığı Jineoloji dergisi raflardaki yerini alacak. Derginin hangi ihtiyaçtan kaynaklı çıktığını, hazırlıkların nasıl yapıldığını, içeriğini, yayın periyotlarını ve kadınlar için önemini derginin Genel Yayın Yönetmeni Nahide Ermiş'e sorduk.

*Jineoloji dergisi hangi ihtiyaçtan kaynaklandı?

Toplumsal yaşamın her alanına nüfuz etme, kadınların sesini isyan ve direniş çığlıklarını, daha güçlü duyurma ihtiyacı bu çalışmayı gerekli kıldı. Jineoloji tüm kadınların yaşadıkları deneyim ve tecrübelerin, yaratım ve birikimlerin izlerini taşıyor. Bu kuramın gelişmesi, güçlü bir arka plana dayanıyor. Toplumsal tarih boyunca, ismi dahi duyulmayan sayısız kadın kahramanın emeğiyle örülmüş bir direniş zincirinin yine bir çok bilge kadının, yine feminizmin son iki yüzyıldaki birikiminin en iddialı halkalarından biridir hatta onların toplam ifadesi olmayı amaçlıyor diyebiliriz. Yine tüm bu kadın deneyimlerini ortaklaştırmanın bilimidir. Kadın eksenli bir sosyal bilim olarak gelişen jineoloji, tüm dünya emekçi ve direnişçi kadınlarının özgür yaşam arayışında bir doruk noktayı ifade ediyor. Bu açıdan jineoloji 'ye, güzel, anlamlı ve ahlaki politik değerlerin hakim olduğu bir toplumsal yaşam kılavuzu da diyebiliriz. Yani jineolojiyi anlamlı bir yaşam ve özgürlük arayışı, mücadelesi olarak değerlendirmek gerekir.

'Özgürlük sorununa salt kadın sorunu olarak bakmak yanılgılı'

Yürüttüğümüz dergi çalışmasının anlamı da işte buradadır. Biz bu dergi çalışmasıyla dünyanın farklı coğrafyaların da farklı hayat ve mücadele deneyimlerine sahip kadınları, bu deneyim ve birikimlerini ortak bir tartışma platformunda buluşturmak istiyoruz. Bu ciddi bir ihtiyaçtı ve biz bu ihtiyacı karşılamada güçlü bir köprü rolü oynayacağımıza inandık. Bunun içinde başta kadınlar olmak üzere tüm demokratik uygarlık güçlerinin potansiyel enerji ve mücadele dinamiklerini harekete geçirerek bu anlamlı özgürlük arayışına destek olması gerekiyor. Bu noktada özgürlük sorununa salt kadın sorunu olarak bakmak son derece yanılgılı bir yaklaşım olur. Sonuç olarak Kürt kadınları, özgür bir bakış açısıyla kadının bilgelik havuzundan faydalanarak neolitiğin kendisine kazandırdığı özgüvenle kendi epistemolojisini geliştirme ve örme sürecine girmiştir. Bizde başlatmış olduğumuz dergi çalışmasıyla bu önemli sürece ciddi bir ivme kazandırmayı amaçlıyoruz. Bu noktada birçok sosyal hareketin tarihsel gelişim süreçlerini incelediğinizde göreceksiniz ki birçoğunda bir dergi etrafında yapılan örgütlenme, bilgi ve bilinç kazanma süreci toplumsal dönüşümlerde ciddi rol oynamıştır. Neden jineoloji dergimizde böyle bir rol oynamasın.

'Bileşenimizde tüm dünyadan kadınlar var'

Biliniyor, genelde toplum olarak tartışma, düşünce üretme ve çözüm odaklı projeler geliştirme kültürümüz çok zayıf. Böyle bir kültürün gelişmesinde topluma yayılmasında küçükte olsa bir etkisi ve katkısı olacaksa o zaman bu çalışma gereklidir diyeceğiz. Yukarıda da belirttiğimiz gibi biz bu dergi çalışmasını başlatırken en başta bir tartışma ve düşünce platformu olarak değerlendirdik. Başta Kürdistan, Türkiye ve Ortadoğulu kadınlar olmak üzere tüm dünya kadınlarının özgürlük arayışını dillendirdiği yazarak tartışmalara katkıda bulunduğu özgür bir tartışma platformu olacaktır. Kadınlar için azami düzeyde bir ortaklaşma ve buluşmayı sağlamak dergimiz için hayati önemdedir. Örneğin danışma kurulumuzun genel bileşenlerine bir bakın dünyanın her yerinden çok değerli isimler bulacaksınız. Hepside kendi alanlarında ciddi başarılara sahip, mücadele ruhu güçlü olan kadınlar.

*İçeriğinde hangi konular yer alıyor?

Dergimiz ilk sayısında sosyal bilimlerin krizi ve jineoloji konusunu ele alıyor. 9 kişiden oluşan yayın kurulu üyelerimizle belli periyotlarla bir araya gelerek birlikte her sayı için ayrı bir dosya konusu belirleyerek okuyucularımızla güçlü buluşmaları hedefliyoruz. Hedef kitlemiz konusuna gelince; jineolojiyi bir toplumsal dönüşüm ve inşa projesi olarak ele aldığımız için hedef kitlemiz sadece kadınlar değil tabi ki. Elbette önceliğimiz kadın aydınlanmasından yana olacak. Ancak bin yılların kalıplaşmış, kemikleşmiş ve insanlığı yıkımdan yıkıma koşturan eril zihniyetin kendiside hedeflerimiz arasında olacaktır. Biliyoruz ki Kadın aydınlandıkça erkekte, toplumda aydınlanacaktır. Tarihin, kadının ve toplumun karanlığına bir demet ışık olarak gelişecek olan jineoloji toplumunda erkeğinde kurtuluşunu getirecektir. Çünkü hiç bir zaman egemen olan özgür olan değildir. Egemenlikte çok derin kölelik bağları vardır. O bağların çözülmesiyle erkek özgür olabilir. Bir bütün bu zihniyete müdahale etmeyi amaçlıyoruz.

*Dergi hazırlıklarınız ne zaman başladı?

Dergi çalışmalarımızın fikir olarak olgunlaşması mayıs 2015 'e denk geliyor. Çok uzun bir hazırlık süreci yaşadık. Yine birbirinden çok farklı sebeplerle bu sürecin gereğinden fazla uzaması gibi bir durum yaşandı. Biliyorsunuz içinde yaşadığımız ülkenin politik şartları her tür gelişmeyi etkileyebilmektedir. Bizimde bu etkilenme sürecinin dışında kalmamız düşünülemezdi. Bu çalışmamızın genel konseptini oluştururken çok sayıda örgütlü ve akademik kadın çevreleriyle görüştük. Kendimizi ve bir derdimiz olduğunu anlatmaya çalıştık. Heyecanla karşılayanda oldu karşı duranda. Kimi negatif yaklaşım ve duruşlarla karşılaştıysak ta öyle ciddi anlamda bizi ve çalışma azmimizi kıran bir durum yaşamadık. Tersine azim ve çabalarımızı yükselten kararlılığımızı bileyen çok sayıda güzel insanla tanıştık. Bu anlamda birçok insan görüş, düşünce ve önerileriyle bu dergi çalışmamıza katkıda bulundu, emeği geçti. Bu vesileyle emeği geçen herkesin emeğine ve yüreğine sağlık diyelim.

*Röportaj ve portre gibi ayrı bölümler var mı?

Bu konuda ilerdeki sayılarımızda özellikle yaşadığımız coğrafya olduğu halde çok az tanıdığımız Ortadoğu'nun tarihsel kimliklerini tanıtma şeklinde portreleri ele alma hedefimiz var. Ortadoğu bilgeliğini anlatma, bilge kadınlarını, mücadeleci kadınlarını tanıtma amacını taşıyoruz. Birinci kadın devriminin neolitik köy devrimi ile gerçekleştiği ve izlerinin hala capcanlı olduğu, toplumsal değerlerinin aktığı coğrafyamızda ikinci bir kadın devrimi yapma iddiasındayız nihayetinde. Şu an bu çalışmamızın Ortadoğu eksenli çıkması da kesinlikle tesadüf değil. Bu direniş ve bilgelik geleneğinin bir sonucudur. Ancak dergimiz dünyada ulaşabildiğimiz tüm kadınlarla iletişim halinde olduğu ve böylesi konuları onlarla ortaklaştırmak istediğimiz için derginin formatını hep birlikte tasarlıyoruz. Yani anlayacağınız tüm konularda ortaklaşmak ve "BİZ'in dergisini oluşturmak istediğimiz için yavaş yavaş bu konulara da ağırlık vereceğiz. Yine mevcut bilimciliğin soğuk, soyut, güncel sorunlara çözüm olmaktan uzak, duvarlar arasındaki bilgi tarzlarına, yol ve yöntemlerine karşı "bizler" sıcak, akışkan, güncelle bağı güçlü bir bilim ve kuram dergisi olmayı hedefliyoruz. Yani yaşadığımız güncel sorunlara da cevap olmayı hedefliyoruz. Nihayetine bugün Cizre'de Sur'da yaşanan katliamı hissetmeyen bir bilimin, bir bilgi anlayışının bizim için değeri yoktur. Ancak dediğimiz gibi bu ilk sayıda bazı acemiliklerimiz oldu. Bunları da hep birlikte gelecek öneri ve eleştiriler ile ileriki sayılarımızda gidereceğimize inanıyoruz. Klasik bir dergi çalışması olmadığının farkındalığıyla yaklaşmayı esas aldığımızı belirtmek istiyorum.

*Yayın periyotları nedir?

Üç aylık periyotlarla çıkacak. Düşünce ve kuram dergilerinin periyodu genelde aynıdır. Hayatın içerisinde yayın periyotlarının daha kısa tutmak mümkün olmuyor ne yazık ki.

*Jineoloji dergisinin kadınlar için önemi nedir sizce?

Jineoloji başta da belirttiğimiz gibi bir kadın bilimi olarak gelişiyor. Aynı zamanda toplumsal yaşam bilimidir. Toplum bilimidir. Jin ve jiyanın bilimidir. Demokratik ekolojik kadın özgürlükçü paradigma temelinde demokratik modernite sisteminin bilgi yapılanmalarını oluşturmanın bilimidir. Sosyal bilimlere bir müdahaledir aynı zamanda. Özellikle etik-estetik, demografya, ekonomi, eğitim, sağlık ve tarih başta olmak üzere tüm sosyal bilimlerde dönüşüm yaratma iddiasındadır. Bu açıdan aslında toplumsal tarih boyunca akan ama sistem olamayan demokratik uygarlık güçlerinin bilimini tüm insanlığa sunma iddiasındayız. Jineoloji aynı zamanda halklarımızın en güçlü özsavunma bilincidir. Bugün Sur'da Cizre'de Nisebin'de yaşanan katliamlara karşı yarım asra yaklaşan mücadelemiz ile büyüttüğümüz değerlerimizin direnişimizin toplam ifadesidir. Biz halkımızın özyönetim direnişinin en üst seviyede geliştiği bu dönemde böylesi bir çalışma ile sürece katılıyoruz.

'Kürt kadınları olarak ilklere imza attık'

Yine kadınların merkezi hegemonik sistemin iktidar eksenli erkek paradigmasına karşı bir kadın paradigmasının bilgi yapılanmalarını oluşturma iddiasında olan kadınlar olarak dergimizin 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne doğru yayın hayatına başlıyor olması da kendi içinde güçlü anlamlar taşımaktadır. Dünya Kadınlar Günü'nde toplumsal tarih boyunca direnen tüm kadınların direnişlerinin, mücadelelerinin ortak ifadesi olarak yayın hayatına başlıyoruz. Yani çok güçlü anlamlar taşıyan dergimiz ile herşeyden önce içinden çıkılmaz hale toplumsal sorunların çözümüne kadın eksenli cevaplar arıyoruz. Bu konuda Kürt kadınları olarak yarım asra yaklaşan mücadelemizle çok büyük başarılara ve ilklere imza attık. Şimdide deneyimimizi anlatma, tanıtma, bilimsel olarak inceleme ve ortaklaştırma, feminizmi anlama, dünya kadın mücadelelerinin deneyimlerini yol ve yöntemlerini görünür kılma ve hepsinden önemlisi de sürdürülemez hale gelen kapitalist modernitenin yarattığı sorunlara çözüm olma arayışı ile dergimizin çatısı altında engin denizlere kulaç atıyoruz diyebiliriz.

'Bundan sonra jineoloji eksenli çalışmalarımız daha da çoğalacak'

Yine hayattan damıttığımız bilgilerimizle bilgelik, özgürlük, hakikat üçgeninde özgür yaşamın inşasını düş, düşün, düşünce deryasında oluşturmayı hedefliyoruz. Doğrusunu isterseniz yapmak istediğimiz, tartışmak ve yaratmak istediğimiz çok şey var. Onun için de bu yönlü arayışları olan tüm kadınları nereden nasıl olursa olsun, bazen yazarak bazen okuyarak, eleştirerek, araştırarak, keşfettiği bir doğruyu paylaşarak bizimle aynı kulvarda yürümeye ve dergimize destek olmaya çağırıyoruz. Jineoloji açısından dergi şimdilik sadece bir başlangıç. Ortak evrensel değerlerde buluşmak için bir başlangıç. Bundan sonra jineoloji eksenli çalışmalarımız daha da çoğalacak.

'Eleştiriye ve öneriye açık bir perspektifle yayına başlıyor'

Tek başına bir şey savunmak ne yazık bugüne kadarki deneyimlerimizde de gördüğümüz gibi onu hakikat kılmaya, gerçekleştirmeye yetmiyor. Bu açıdan hayata jineolojik bakmak; teori, kuram ve kadın eksenli bir toplum yaratmanın inanç ve kararlılığına sahip olmak kadar eylem güzeli olmayı başarmaktır aynı zamanda. Dergimiz, jineolojiyi kuram ve içerik bakımından tartışmaya, eleştiriye ve öneriye açık bir perspektifle yayın hayatına başlıyor.

(gc/mg)