JINHA

AMED - Aralarında muhabirimiz Beritan Canözer'in de bulunduğu kadın tutsaklar, 8 Mart mesajı gönderdi.

Aralarında muhabirimiz Beritan Canözer'in de bulunduğu Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi'ndeki 32 kadın tutsak, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne ilişkin mesaj gönderdi. Kadın tutsakların mesajları şöyle:
Siyasi tutsak kadınlardan 8 Mart mesajı şöyle:

Gurbet Öztürk: Kürdistan'da geliştirilen taciz, tecavüz ve soykırım tarihten bugüne kadar hep olmuştur. Tüm kadınların ayağa kalkması bu vahşete karşı durması, tavrını bu kadın rengi direnişi sahiplenerek ortaya koyması ahlaki, vicdani ve kadına özgür bir yaşamın gereği sorumluluğudur. Tüm kadınları demokratik özyönetim etrafında denetlemeye ve her boyutuyla direnişe çağırıyoruz.

Yaşar Akboğa:Kadılar mevzilerde yerini alıp devrime öncülük etmelidir.

Ece Gökdağ: Önderliğin ortaya koyduğu kadın kurtuluş ideolojisidir. Kadın gücü Rojava devriminde somutlaşmıştır. Erk egemen zihniyet namusu kadın bedenine indirgiyor. Namus sadece kadın bedenine indirgeniyor. Namus sadece kadın bedeni değildir. Bugün topraklarımızda da bir tecavüz söz konusudur. Genç kadınlar devrime öncülük etmeli serhıldanı büyütmelidir.

Zin Avesta: Şuan mevzilerde, dağlarda, alanlarda direnen, emek mücadelesi veren direnişçilerin, anaların, kadınların kadınlar gününü kutluyoruz. Devrime en yakın olduğumuz bu süreçte her kadının devrimde nerede nasıl yer alacağını belirtmek ve tereddütsüz YPS-JİN saflarında yer almalıdır. Taybet, Fatma ve Saadet anaların 3 aylık Miray bebeklerin , Berfinlerin, Ekinlerin, Rozerinlerin izinden gidip onların direniş bayraklarını devralmaların tam da zamanıdır.

Zozdar Zap: Gerek dünya çağında, Ortadoğu ve özelde Kürdistan'da özgür kadın mücadelesinde bunun da en somutu Rojava kadın devriminde görünmektedir. Özgürlük limanlarımız referanslarımız netleşmiştir. Güç kaynağımızı önderliğimizden, şehitlerimizden aldığımızı bir an olsun unutmamız gerekiyor. Önderliğimizin felsefesiyle yeni toplumumuzu biz kadınlar inşa etmeliyiz.

Saadet Akın: Bakur'da kadının rengini taşıyan YPS-Jin'in mücadelesi bize umut olmuştur. Bu temelde özgürlükten, kadından, güzellikten yana olan tüm kadınları direniş saflarında birleşmeye ve emperyalistlere cevap olmaya çağırıyoruz.

Emettullah Akçara: Kürt kadınları şahsında bedenlerin sosyal medyada teşhir edilmesiyle somutlaşan özel savaş, AKP hükümetinin ordusunun ve yargısının acizliği ve çirkinliğinin göstergesidir. Tüm kadınları bu taciz ve teşhire karşı ses yükseltmeye ve eylem yapmaya çağırıyoruz.

Sevgi Küçük:Dünyanın seyrini değiştiren devrimlerle kadın bilincini ortaya çıkaran YPJ ve YPS-Jin emeği açığa çıkaran ve sahip çıkan konumdadır. Tüm kadınların gününü kutluyor ve devrime destek vererek direnişi büyütmeye çağırıyoruz.

Lale Kabişan: Kadın kimliğimizle bu kimliğe en çok sahip çıkan önderliğimize layık olabilmek için kadın mücadelemizi büyütmeliyiz. Özelde Kürdistan kadınlarının bu tarihi görevi yerine getirmesi 7'den 70'e bütün kadınların YPS-Jin, YPJ, YPŞ saflarına katılması gerekli. Savaşarak öfke dolu erk zihniyeti yıkarak kadın sevgisini açığa çıkararak insanlığa armağan etmeliyiz.

Havva Bayram: Kürt kadınları tarafından kadın özgürlük tarihi yazılmaktadır. Her bilinçli kadın devlete sıkılan bir kurşundur. Bu yüzden kadınlar direnmeli, özgürleşmeli. Özünü açığa çıkararak özgürlüğü getirirsek her gün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü olacaktır.

Fatma Gökhan: Kürt kadınları olarak iddiamız odur ki; sistemlerin bütün çirkinliklerini teşhir edeceğiz. Tarihsel kökenlerimiz bizi kutsal ananın Mezopotamyası'na götürüyor. Kürt kadınları bu köklere hep bağlı kalmıştır. Bağlı kalmanın da ötesinde bunu büyütmüştür. Yerinde saymamış, sistem içi çözümler aramamıştır. Barışı buna bağlıyorum.

Leyla Uyanık: Biz kadınlar büyük acılardan ölümlerden kırımlardan geçtik. Bunu hiçbir zaman unutmadık. Unutulmamalıdır ki bir kadına yapılan, dayatılan zihniyet tüm kadınlara yapılmaktadır. Bedeli ne olursa olsun daha çok kenetlenmeli ve bu mücadeleye öncülük etmeliyiz.

Aliye Yılmaz: Kürt kadınana yapılan zulüm aslında Kürt kadını şahsında tüm dünya kadınına yapılıyor. Bu sebeple Kürdistan'da büyüyüp gelişen özgürlük mücadelemize ses verip bu mücadeleyi hep birlikte büyütmeye çağırıyoruz.

Hatice Çelik:Katledilen kadınların direniş ruhuyla özyönetim coşkusuyla alanlarda rengini göstereceğini ve mücadeleye aktif katılacağını umut ediyoruz. Tüm kadınlara çağrımızdır direnişi büyütelim.

Laleş: Tüm kadınlarla el ele verip cahil gerici yobaz erkek egemen zihniyete karşı direnişe geçelim, YPS-Jin'i destekleyelim.

Zehra Epli: Günümüzde bu direniş kültürünün bayrağı olan ve yaşamlaştıran ise PKK olmuştur. PKK'nin başarısı kadın öncülüğünde bir ideolojiye felsefeye sahip olması ve bunu yaşamsallaştırmak hem zihniyet hem fiziki dönüşüm yaratarak sistem tarafından çözümsüz bırakılan kadını tanrıçalaştırmıştır. Bu yüzden her saniye bizler devrimi gerçekleştirmek için bir fırsattır. Devrimin ilk etabı erk sistemi köklü ret etmektir. Ve bununla beraber zihniyet özgürlüğe gebe kalır. 8 Mart kadınlar günümüzü kutluyorum.

Kader Saklı: Bugün YPS-Jin şahsın da kadın mücadelesinin zirveleşmiş halini göre biliyoruz. Biz Kürt kadınları da bu direnişe katılmalıyız, erk egemen zihniyet ve sömürgeci kişiliği yıkmak için barikat özgürlük alanlarıdır, herkes barikat arkasına .

Elif Akçeren: Erk zihniyet bir yandan kadını sömürmeye çalışırken bir yandan da kadın hep direnişe geçmiştir. Bugün erk zihniyet sadece yakıp yıkmakla kalmıyor kadın bedenini de teşhir ediyor ve buna karşı YPS-Jin direnişe geçiyor. Tüm kadınları direnişe çağırıyoruz. İnşa kadın eliyle yaratılacaktır. Yeni yaşam inşa edilmelidir.

Esma Başkale: Şimdiye kadar köle olarak doğurma makinesi olarak görülen kadın Kürt kadını şahsında haksızlığa, eşitsizliğe karşı savaşan direngen kadınlara dönüşmüştür.Kadınların her alanda daha fazla örgütlü gücünü yenmesi gerekir. Sistemin kırıntılarından bile zihniyetini temizlemesi gerekir.

Songül Küçük: Buradan tüm kadınlara mesajım; ayağa kalkmaları için canlarının yanmasını mı beklesinler? Onların yakınlarının bedenlerinin teşhir edilmesi, çocuklarının infaz edilmesini mi beklesinler? İnsanım diyen herkesi Kürdistan da özelde kadın üzerinde gerçekleştirilen soykırıma ses vermeye ve duyarlılığa çağırıyorum.

Mizgin Çiçek ve Evrim Rodi: Biz PAJK'lı tutsaklar olarak, biz kadınlar direneceğiz. Kadınlar özgürlüğümüz için mücadele etmeliyiz. Gökkuşağı renginde özgür kimliğimizle, özgür bir yaşam için mücadele etmeliyiz ve kadın eksenli bir yaşamı inşada rol almalıyız.

Nida Kutlu: Tanrıça İnana'nın "104 M" savaşı günümüzde kadınların eril sisteme karşı kadın özgürlüğünü savunma savaşına dönüştürmüştür. Bu yüzden her kadının özsavunmasını geliştirmesi özgürlük alanlarında yerini alması gerekir. Kadın savaş sanatını örgütlemeli ve YPS-Jin'de özgürleşmeliyiz.

Makbule Özbek: Özelde Kürt kadınları ve tüm dünya kadınları birlik olmalı İmralı'ya doğru yürüyüşe geçmelidir. Serok Apo üzerindeki tecridi kırmalıdır. Önderliğin özgürlüğü kadının özgürlüğüdür.

Beritan Canözer: Rojava’da nasıl ki bir kadın devrimi gerçekleşmişse, Bakur’da da büyük kazanımlar elde edecek ve feodalizmi parçalayarak kadın özgürlüğünü yazacağız. Kadınların tüm direngenliğiyle alanlarda olması ve mücadeleleri ile erk zihniyetine cevap olması gerekir. DAİŞ'leşen zihniyetlere karşı Arînleşerek, Zilanlaşarak, Beritanlaşarak düşmanın zihniyetini parçalamalıyız.

Zeliha Kocaman: Bakur alanında YPS-Jin artık kadınların erkek egemen sistemine karşı başlattığı büyük bir direnişi gözler önünde coşkulu ve kadın devriminin gelişimi açısından güçlü ve ilerleyen durumdadır. PAJK’lı kadınlar olarak kadın rengini yaşamın her anında yaşayıp yaşatırken, gerçekleşen süreci, kadın devrimini güçlü sahiplenmeye çağırıyorum.

Gülbahar Pervane: YPS-Jin Bakur’da kürt kadınları olarak tarih yazıyor. Kadınlardaki bu başarıyı başta Reber Apo’ya sonrada özgürlük mücadelesinde yıldızlaşan kadın gerillalara bağlıyorum. Yaşananlara karşı kadınlar birlik olmalı, hiçbiri sessiz kalmamalı ve öz savunmalarını geliştirmelidirler. Önderliğin kadınlara sunduğu özgür yaşamı seçmeli, hakikatin peşinden gitmeli. Ve serhıldanlarda yerlerini almaları gerektiğini düşünüyor, bu konuda kadınlara çağrıda bulunuyorum.

Serap Burak: Rojava ve Bakur devriminde öncülük yapan kadın yoldaşların inancını her zaman önderliğin mücadelesine, ideolojisine ve felsefesine bağlıyorum . Kadınlar her zaman direniş mücadelesinde yer almalıdır. Özgür Kürdistan’ı Önderliğin ideolojisiyle ve felsefesiyle biz Kürt kadın yoldaşlar yaratacağız.

Jiyan Ateş - Rahşan Aydın: Savaş esnasında teslimiyeti kabullenen erkeğe karşı direnişi seçmiş Sur’lardan özgürlüğe kanatlanmışlardır. Hypottialardan Rosalara, Besê ve Zarifelerden topluma öncülük eden şehitlerimiz olan kanatlanan Beritanlara, Zilanlara, Arinlare, Sevêlere ve daha nicesi mücadelenin geldiği zirveyi gözler önüne sermektedir. PKK’de kadının zirveleşmesini Önderliğe bağlıyorum. Tüm kadınların yazılmamış tarihini hatırlayarak tek ses olmaları gerekir. Önderliğimizin bize verdiği mesajı almak, meydanlara ve dağlara akmak gerekir.

Dilan Ozğan - Ruken Oruç: İnana'nın, Tanrıça Star'ın ,Afrodit'in direniş ruhu bugün Sema Yücelerde, Arin Mirkanlarda Ekin Wanlarda vücut bulmuştur. Tüm dünya kadınlarına çağrımızdır, özgür yaşam insanlığa beşik olmuş Kürdistan topraklarında yine insanlık için yeşermektedir. Kadınlar olarak özgür yaşamı inşa etmek için yönümüzü Kürdistan'a dönelim ve YPS-Jin saflarında yer alalım.

(gc)