'Haremi geleneği kendine kalsın özgürlüğümüz için direneceğiz'
09:06
JINHA
İSTANBUL - Emine Erdoğan'ın "Harem okuldur" sözlerine tepki gösteren kadınlar, "Bir yandan savaşı körükleyip bodrum katlarını toplu mezarlara dönüştürenler bir yandan fetvaları hayatımıza dayatıyor. Haremi, geleneği kendisine kalsın, kadınlar özgürce yaşayacak, yaşam hakkı ve özgürlüğümüz için direneceğiz" diyor.
Çevre Bakanlığı'nın Ankara'da düzenlediği "Tarihimizde İz Bırakan Valide Sultanlar" programında konuşan Emine Erdoğan, "Haremin Osmanlı hanedan üyeleri için bir okul ve kadınları hayata hazırlayan bir eğitim yuvası" söylemlerinde bulundu. Emine Erdoğan'ın söylemlerine tepki gösteren kadınlar, İktidarın kendi varlığını sürdürmek için elinde din, baskı ve şiddetten başka bir aygıtının kalmadığını vurgulayarak, 8 Mart sonrasında böyle bir açıklama yapılmasını kadının direnişini kırmak istenmesine bağlı olduğunu söyledi.
'Söylemlere karşı öz örgütlülük'
Yeryüzü Kadınları'ndan Burçak Görel iktidarın eril söylemlerini hatırlatarak, "Kendilerine ve politikalarına hizmet edecek sınırlarını ve kalıplarını onların çizdiği yeni bir kadın profili yaratılmaya çalışılıyor" dedi. Emine Erdoğan'ın söylemine değinen Burçak, "Emine Erdoğan'nın Osmanlı haremine yaptığı güzelleme iktidarı boyunca Osmanlı öykünmesini sık sık hissettiren Osmanlı'da ki kulluk sistemini hayatımıza tekrar getirmeye çalışan, kadının adının olmadığı bir ülke hasretiyle yanıp tutuşan AKP iktidarının tüm çalışmalarına hizmet etmektedir" diye kaydetti.
Yüzyıllardır kadına yönelik uygulanan ve baskıcı politikaların dayanışma ve dayanışmayla örülecek direnişle son bulacağını kaydeden Burçak, "Tüm bu kadın düşmanı söylemlere ve uygulamalara karşı kadınlar kendi öz gücüyle, öz örgütlülüğüyle verdiği mücadeleyle özgürleşecek yeni bir hayatı kuracaktır" şeklinde konuştu.
'Bodrumu toplu mezara dönüştürenlere fetvaları hayatımıza dayatıyor'
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu (KCDP)İstanbul Temsilcisi Fidan Ataselim, izlenen politikaların kadına yönelik şiddet ve katliamlara zemin hazırladığını dile getirdi. Fidan, "AKP hem kadınların yaşam hakkı ve özgürlükleri ile ilgili üzerine düşeni yapmayıp sorunları çoğaltıp sonra bu sorunların çözümü olarak da kadınların daha güvende olması için diye de sunarak kendi yaşam biçimini dayatmaktadır" diye konuştu. "Bir yandan savaşı körükleyip bodrum katlarını toplu mezarlara dönüştürenler bir yandan fetvaları hayatımıza dayatıyor. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü anneler gününe çeviriyorlar, çocuk yaşta zorla evlendirilmeye gelenek diyorlar, şimdi de Emine Erdoğan 'Harem okuldur' diyor" diyerek yaşananlara tepki gösteren Fidan, "Haremi, geleneği kendisine kalsın, kadınlar özgürce yaşayacak, yaşam hakkı ve özgürlüğümüz için direneceğiz" dedi.
'Söylemler süreçten bağımsız değil'
Üniversiteli Kadın Kolektifi'nden (ÜKK) Fulya Dağlı, Emine Erdoğan'ın söylemlerinin süreçten bağımsız olamayacağını, aslında bir kadının bu şekilde konuşmasını iktidarın kadın üzerinden toplumu şekillendirmenin bir parçası olduğunu ifade etti. İktidarın kendi varlığını sürdürmek için elinde din, baskı ve şiddetten başka bir aygıtının kalmadığını vurgulayan Fulya, "Kadınlar bu söylemlerle metalaştırılmaya çalışılıyor. Erkeği memnun etme görevi, erkeğin hizmetlisi, erkek için çalışan, yaşayan, kendini şekillendiren bir konum kadına dayatılıyor. Haremlerin kadını köleleştirdiğini, kadınların esir alındığı yer olduğunu biliyoruz" diye kaydetti.
"8 Mart sonrasında böyle bir açıklama yapılmasını kadının direnişini kırmak istenmesine bağlıyoruz. 8 Martla birlikte artık kadınların farkındalıklarının arttığı ve eril iktidarın bu durumu bir tehlike olarak gördüğünü ifadesi olarak değerlendiriyoruz" şeklinde konuşan Fulya, bu söylemlerin kadınları öfkelendireceğini ve mücadele azimlerini yükselteceğini ifade etti.
'Osmancılık fikrinin uzantıları kadınları etkilemez'
Emekçi Kadınlar'dan (EKA) Nurten Karahancı ise, Emine'nin söylemlerini 8 Mart'ın kadınlar tarafından direnç ve coşkuyla karşılanmasının bir kaygısı olarak ele aldı. "Yeni Osmanlıcılık fikrinin uzantıları olan bu söylemler kadınları etkilemeyecek. Bu tür söylemler aynı zamanda gündemi oyalamak için üretiliyor" diye konuşan Nurten, "Osmancılık fikrinin Kürsitan'daki kadınların direnişlerine ve Türkiye'deki kadınların sokaklara çıkışlarına bakılırsa yavan kaldığı anlaşılır" dedi.
'Kadınlar söylemlerinizi ağzına tıkayacak'
Atakent İki Telli Kadın Dayanışması'ndan Özge Erdoğan, "Son zamanlarda belirgin şekilde artan Osmanlı güzellemelerine bir yenisini ekleyen Emine Erdoğan, haremleri eğitim alanı olarak nitelendirirken tarihteki kadınlardan ilham alınması gerektiğine de değinmişti. Kadının metalaştığı harem düzenine eğitim, okul gibi tabirlerle yaklaşmak gericiliğin en açık örneği olarak karşımızda durmaktadır" dedi. AKP'nin uygulamalarıyla kadınları hedef aldığına dikkat çeken Özge, "8 Mart'ta önümüze koyulmaya çalışılan yasaklar bir bir delinmiş, tüm sokaklar mücadele alanına dönüştürülmüşken kadınların gücünü görüp korkmalarına şaşırmamak gerekiyor. Tüm hukuksuzluğa rağmen usanmadan haklarımızın takipçisi olmaya devam ediyoruz, emeğimizin karşılığını almak için ısrarla hak arıyoruz" dedi.
Kadınların görünmeyen olmayacaklarını sokakları bırakmayacaklarını vurgulayan Özge, "Saraylarda yaşayıp padişahlığı dillendirmek beklenen bir tavırsa da biz tekrar hatırlatırız; kadınlar dört duvar arasından çıkacak, bedenimiz üzerinden söylemleriniz ağzınıza tıkılacak ve günü gelip sarayınız da yıkılacak" diye vurguladı.
(öç-dek/ödk/dk)