Kadın ve Medya Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu tanıtıldı
13:16
JINHA
İSTANBUL- TGC Kadın Komisyonu tarafından hazırlanan Kadın ve Medya Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu tanıtıldı. Toplantıda konuşan Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Sevda Alankuş , "Haberin yapısal olarak kadını ötekileştirdiğini görebiliyoruz. Haberler bir tür erkek kodu haline dönüşüyor. Bu kılavuz bize ne söylemeliyiz ya da ne söylememeliyizi gösteriyor" dedi.
Türkiye Gazeteci Cemiyeti (TGC) Kadın Komisyonu tarafından medyadaki eril dilin önüne geçmek amacıyla hazırlanan 'Kadın ve Medya Toplumsal Cinsiyet Eşitlikçi Haber Kılavuzu Çemberlitaş'ta bulunan TGC Lokalinde düzenlenen basın toplantısında tanıtıldı. Kitapta kadın haberleri yazılırken nelere dikkat edilmesi gerektiğine dikkat çekilirken, kitapta 'Dünya cinsiyetçilikle nasıl mücadele ediyor?', 'Ulusal ve uluslararası sözleşmeler, Alternatif sözlük' bölümler yer alıyor. Düzenlenen basın toplantısına TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, TGC Başkanı Turgay Olcayto, TGC Yönetim Kurulu-Kadın Komisyonu Koordinatörü Göksel Göksu ve Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof.Dr.Sevda Alankuş katıldı.
'Kılavuzla ayrımcı dille yüzleşmesini istedik'
İlk olarak söz alan TGC Yönetim Kurulu Kadın Komisyonu Koordinatörü Göksel Göksu, kılavuzun imece usulü ortaya çıktığını ifade ederek, "Bizler medya sektöründe çalışan kadınlar olarak toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden rahatsızdık ve mesleğimizi icra ederken yaşadığımız sıkıntıları dile getirdik" dedi. Kılavuzla amaçlarının ötekileştirme ve ayrımcı dille yüzleşme yapılması olduğunu kaydeden Göksel, "Karar mekanizmalarında kadınların görünmeyişini görünür kılmak istedik" diye konuştu.
'Cinsiyetçi dil kullanımı herkesi ilgilendiriyor'
Gelecek kuşak kendine rehber bulma ve örnek alma konusunda sıkıntılı olduğunu söyleyen Göksel, amaçlarının genç gazetecilere yardım etmek olduğunu dile getirdi. Kadınlara yönelik kullanılan cinsiyetçi dilin kullanımın herkesi ilgilendirdiğini belirten Göksel, "Sokakta kullanılan eril dil herkesin içine yer edinebilir. Bunun önüne geçmek için herhangi bir kelimeyi sarf ederken savurgan davranmayıp daha dikkatli olmayı amaçladık" dedi.
'Haberin yapısal olarak kadını ötekileştirdiğini görebiliyoruz'
Göksel'in ardından konuşan Kadir Has Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevda Alankuş, akademisyenler olarak yıllarca haberin nasıl bir dille yapılacağını eleştirdiklerini belirterek, "Fakat net bir argüman elimizde olmadı. Bu tür çalışmalar sadece ne yapılmaması gerektiğini değil ayrıca ne yapılması gerektiğini de bize söylüyor" dedi. Sevda, medyanın kadınları cinsiyetçi söylemlerle tanımlamasının göz ardı edilemeyeceğini belirterek, "Haber tanımından, editöryal değerlerine kadar haberin yapısal olarak kadını ötekileştirdiğini görebiliyoruz. Haberler bir tür erkek kodu haline dönüşüyor. Bu kılavuz bize ne söylemeliyiz ya da ne söylememeliyizi gösteriyor" diye konuştu.
'Medyada ki nefret söylemleri kadını aşağılayan bir dile dönüşüyor'
Erkek egemen sisteme hizmet etmemek ve objektiflik üzerine yeni bir habercilik yaratmaları gerektiğini vurgulaya Sevda, kadın odaklı habercilik yapıldığında ötekileştirilen diğer kimlikleri de göz önüne çıkardıklarını söyledi. Sevda,"Örneğin ' kahpe saldırı' derken terör olayını kadınsılaştırıp bu tür kötü olayların sadece kadınlar tarafında gerçekleşeceği algısı yaratılmaya çalışılıyor. Medyada ki nefret söylemleri kadını aşağılayan bir dile dönüşüyor. Bunun içine çocuklar ve etnik kimlikler de dahil oluyor. Bu dili değiştirmek ve dönüştürmek için çaba harcamalıyız" şeklinde konuştu.
(dek/ödk/dk)