JINHA

ANTALYA- TÖK'lü Kadınlar'dan Günce Keçer, her meslekte olduğu gibi sağlıkta da cinsiyetçiliğin hat safhada olduğunun altını çizerek, "Toplumdaki algı kadının sadece hemşire olabileceği yönünde. Kadınlar açısından sürekli bir mücadelenin yaşanıyor. Sistem böyle kadını hedefine koydukça mücadele de devam edecektir" dedi.

Türk Tabipler Birliği'ne (TTB) bağlı olan Tıp Öğrenci Kolu'ndan (TÖK) kadınlar, sendikanın içinde öğrenci mücadelesinin yanında kadın mücadelesi de yürütüyor. Akdeniz Üniversitesi'nde ikinci yılı olmasına rağmen TÖK'lü kadınlar hızla örgütlenmeye devam ediyor. TÖK'lü kadınlardan Günce Keçer, kadınlara, doktorlara dönük şiddetine ilişkin konuştu. Günce, "Bu yıl 8 Mart'ta bu isimle katıldık. Sayımız çok fazla değildi ama 8 Mart'ta alanlarda olabilme iradesi bizim için önemliydi. Bizlerde yaşadığımız dünyadan bağımsız olamayacağımıza göre kadın mücadelesinde de var olma kararı verdik ve varız" dedi.

'Bizlere 'Şehit var' diyenler müzikli etkinlik yaptı'

Sağlıkçılar olarak yaşamlarının büyük bir kısmını insanların yaşamlarını kurtarmak adına hastaneler de geçirdiklerini dile getiren Günce, kim olursa olsun sağlıkçılar olarak ölümün karşısında duracaklarını belirtti. Hekimler olarak çevre sorununa karşı dahi mücadele etmelerinin gerektiğini kaydeden Günce, doğaya ve insana karşı yürütülen her türlü savaşa karşı olduklarını söyledi. Savaşa karşı olmalarının üniversite içerisinde karşılarına farklı şekilde çıkarıldığını kaydeden Günce, "14 Mart Dünya Tıp Bayramı için bir etkinlik yapmak istedik. Etkinliğimizde 'ülkede şehitler var öyle şarkılı türkülü iş yapamazsınız' gibi bir tepkiyle karşılaştık. Nasıl olduysa TÖK'e izin vermeyen yönetim iki gün sonra şarkılarla kutlama etkinlikleri yaptı. Bizler bu tavrı doğru bulmuyoruz" dedi.

'Halkın tepkisini ölçen anketler yaptık'

Doktora da kadına da veya toplumun diğer kesimindeki insanlara uygulanan şiddetin tamamen sistemle alakalı olduğunun altını çizen Günce, sağlıkçı kadınlara dönük şiddetin bu aralar çok yoğun yaşandığını belirtti. Günce, özellikle Aynur Dağdemir cinayetinin ardından sağlıkçılara dönük saldırıların gündeme oturduğunu söyledi. Doktorların uğradıkları şiddete dönük Antalya'da bir anket yaptıklarını dile getiren Günce, "Halkın tepkisi daha çok hastanedeki uzun kuyruklara ve doktorun hastaya yeterince vakit ayıramamasına oldu. Bilinmeyen şu ki bir doktor şuan ki sistemde günde 100-150 hastaya bakmak zorundadır. Bu kişi başı 3 dakikalık bir süreye karşılık geliyor. Buda doktor içinde hasta içinde durumu çok zorlaştırıyor ve bir stres doğuruyor" diye konuştu.

'Toplum kadını sadece hemşire olarak görüyor'

Her meslekte olduğu gibi sağlıkta da cinsiyetçiliğin hat safhada olduğunun altını çizen Günce, toplumdaki algının kadının sadece hemşire olabileceği yönünde olduğunu söyledi. Kadınlar açısından sürekli bir mücadelenin yaşandığının altını çizen Günce, "Sistem böyle kadını hedefine koydukça mücadele de devam edecektir. Okul bazında bazı kazanımlarımız var. Durdurulan bina inşaatımızla ilgili sosyal medya üzerinden yakın zamanda yaptığımız bir kampanya sonucu tıp binasının yeniden inşa edilmesi sağladı. Özellikle kampanyamız engellenmeye çalışılırken uğraşlarımız sonuç verdi. Bizler nerede bir şiddet, sağlıksızlık, cinsiyetçilik varsa orada ses çıkarmaya devam edeceğiz" diye belirtti.

(dç/dk)