Cizre'de devletin işlediği suçlara ilişkin Başvuru Merkezi oluşturuldu

10:42

JINHA

ŞIRNEX - Yüzlerce insanın katledildiği, kentin yakılıp yıkıldığı Cizre'de devlet güçlerince işlenen suçların cezasız kalmaması için çalışma yürüten hukukçularca Başvuru Merkezi oluşturuldu. Özgürlük Hukukçular Derneği'nden Nevroz Uysal, cezai boyut ile birlikte halka verilen zararların tanzim edilmesi için de çaba içerisinde olduklarını kaydetti.

Hazırlanan raporlara göre, Cizre'de 300'e yakın insanın yaşamını yitirdiği 79 günlük yasak boyunca devlet güçlerince işlenen suçların hesabının sorulması için Özgürlükçü Hukukçular Derneği (ÖHD), Mezopotamya Hukukçular Derneği (MHD) ve Şırnak Barosu'na bağlı 100'e yakın avukat kuşatmanın kalktığı günden bu yana çalışma halinde. Katledilenlerin aileleri ve mahallelerde topladıkları deliller çerçevesinde suç duyurularında bulunacak. Günlerdir halkı dinlediklerini ve suç duyurusu başvuruları aldıklarını belirten bu hukukçulardan ÖHD üyesi avukat Nevroz Uysal, işlenen suçların cezasız kalmaması için ulusal, uluslararası bütün hukuki yollara başvuracaklarını vurguladı. Öncelikli amaçlarının kentte işlenen suçların cezasız kalmamasını sağlamak olduğunun altını çizen Nevroz, bunun yanı sıra halkın maddi kayıplarının karşılanması için de hukuki mücadele vereceklerini ifade etti.

'Suçlular korunuyor'

Nevroz, son yasakta yaşananlar gibi 9 günlük önceki kuşatma sırasında devlet güçlerinin işlediği suçların yargı önüne çıkarılması için de mücadele ettiklerini belirterek, "O süreçte yaşanılan saldırılardan sonra Cumhuriyet Savcılığı etkin bir soruşturma yapmadı. Yine biz avukatlar delilleri toplayıp savcıların olay yerlerine intikal etmesi için girişimlerde bulunduk. Ancak o dönem olay yerlerine savcı veya polis gelmedi" dedi. O dönem işlenen suçlara ilişkin Cumhuriyet Başsavcılıkları'na çok sayıda suç duyurusunda bulunduklarını vurgulayan Nevroz, ancak savcıların etkin bir soruşturma yürütmeyip, suçluları korumaya çalıştığını ifade etti.

'Saldırılar önceden planlandı'

Gerçekleştirilen saldırıların önceden planladığına dikkat çeken Nevroz, bu saldırılarda yer alanların yargılanmayacaklarına dair güvence aldığını kaydetti. Suç işleyen asker ve polislerin yargılanmasının Başbakan iznine tabi tutulmasının, durumu net bir şekilde ifade ettiğini vurgulayan Nevroz, şunları dile getirdi: "Suç işleyen asker ve polisler Başbakanın koruma zırhı altına alınmış durumda. Eskiden olay yerine gelmeyen savcılar, şimdi uluslararası mahkemelerde etkin soruşturma yürütüldüğünü göstermek için göstermelik olarak polisleri olay yeri incelemeye gönderiyor. Biz de bu süreçte etkin bir soruşturma için olay yeri incelemelere bağımsız heyetlerin katılması gerektiğini ifade ettik. Ancak suç ile itham edilen polisler gelip olay yerinde inceleme yaptı. Yine savcılar da kente yaşananları 'terörle mücadele' kapsamında değerlendiriyor. Bu çerçeve ile bakıldığı için yurttaşların maddi ve manevi zararları görmezden geliniyor"

'Herkes terörist olarak görülüyor'

İlçe halkına yaşatılanların 'terörle mücadele' çerçevesinde değerlendirilmesinin doğru olmadığını söyleyen Nevroz, "Kullanılan ağır silahlara baktığımızda dahi kentte yaşayan herkesin terörist olarak görüldüğü ortaya çıkmaktadır. Kentin büyük bölümünün kullanılamaz hale getirilmesi, zorunlu göç, yüzlerce sivilin yaralanması ve katledilmesi devlet güçlerinin ifade ettiği ölçüde bir operasyon olmadığını gösteriyor" dedi.

'Başvuru Merkezi oluşturuldu'

Nevroz, bu tablonun ortaya çıkmasına yol açan sorumluların yargılanması için Şırnak Barosu öncülüğünde Cizre Adliyesi karşısında bir başvuru merkezi oluşturulduğunu belirterek, ulaşılamayan mağdurları bu merkez ile iletişime geçmeye çağırdı. Uysal, burada görevli arkadaşlarının yapılacak başvurular doğrultusunda mağdurlara gerekli bilgilendirmelerde bulunduğunu dile getirdi.

'Uluslararası yollara da başvurulacak'

Cizre'de işlenen suçların ve bu suçları işleyenlerden hesap sorulması için hukuki olarak bütün yolları deneyeceklerini vurgulayan Nevroz, "İşlenen suçların cezalandırılması için öncelikli olarak bütün iç hukuk yollarını kullanacağız. Adil kararlar verilmediği taktirde ise uluslar arası yollara başvuracağız. Halkımızın yaşadığı her mağduriyet gündemimizde olacak. Bu noktada halkımız da duyarlı olmalı ve bizim ile iletişime geçmelidir" dedi.

(ekip/mg)