Menekşe'yi binlerce kadın sonsuzluğa uğurladı

13:23

JINHA

ÊLIH - Batman'da katledilen iki kadından biri olan Menekşe Ergün'ün (Roza Botan) cenazesi binlerce kişinin katılımıyla yapılan tören ile son yolculuğuna uğurlandı.

Batman'ın Aydınlıkevler Mahalle'sinde 15 Mart'ta katledilen Menekşe Ergün (Roza Botan) binlerce kişinin katıldığı bir törenle sonsuzluğa uğurlandı. Asri Mezarlığı'nda yapılan törene KJA sözcüsü Ayla Akat Ata, HDP, DBP yöneticileri, MEYA-DER, Batman Belediyesi eşbaşkanları, Barış Anneleri Meclisi ve çok sayıda yurttaş katıldı. Ruşen ve Menekşe'nin fotoğrafları kadınlar tarafından taşındı. Saygı duruşu ile başlayan törende sık sık zılgıtlarla "Şehit namirin", "Menekşe yoldaş ölümsüzdür", "Jin jiyan azadi", "Biji serok Apo" sloganları atıldı. Kadınlar, Menekşe'nin tabutu üzerine karanfiller attı.

Törende konuşan DBP İl Eşbaşkanı Nurten Üzümcü, "Artık içimizde karamsarlığa, moral bozukluğuna yer vermemeliyiz. Şehitlerimizi güçlü sahipleneceğiz ve bu şehitler bizim zafer gerekçemiz olacaktır. Bugün Kürtler varlık yokluk mücadelesi veriyor, Kürtler'in özgürlük için direnmekten başka çaresi yoktur. Bu saatten sonra bizim Menekşe ve Ruşen arkadaşın mücadelesine, direnişine sahip çıkmamız gerekiyor.Menekşe ile Ruşen'i sonsuzluğa uğurlarken binlerce Menekşe ve Ruşen doğmuştur. Bu mücadele özgürlüğe kadar devam edecektir" diye konuştu.

'Sokak ortasında katledildiler'

Ardından konuşan Batman Barış Anneleri Meclisi üyesi Sultan Azboy, "Bu iki kadın yoldaşımız sokak ortasında katledildi. Bu arkadaşlar MİT ve ajanlar yüzünden katledildi. Bu saatten sonra bu hainliği yapanları kabul etmeyeceğiz, el ele verip mücadele edeceğiz" dedi.

Kadınlar cenazesini omuzladı

Törenin ardından Menekşe'nin cenazesini binlerce kadın omuzlayarak sloganlarla, zılgıtlarla defnetti. Menekşe defnedilirken toprağını da kadınlar örttü. Definden sonra konuşan Ayla Akat Ata, "Bir değil, iki değil, üç değil yüz tane arkadaşımızı bu mezarlıkta birlikte defnettik. O zamanlar savaş kapımızın önünde değildi. Artık kapımızın önünde Kürdistanlı gençler şehit düşüyor. Devlet, halkımızın özgürlük, eşitlik taleplerini kabul etmedi. Kürdistan'ın her parçasında saldırıyor. Bu şehitlerin bize bıraktıkları bu yük ağır bir yüktür. Bu yük sadece gençlerin değil hepimizin yüküdür. Bugün Menekşe yasaktan dolayı memleketi Nusaybin'de defnedilemedi. İşte biz Kürt halkının gerçekliği budur. Hangi gerçeklikle yaşadığımızı bilip bu süreci bu bilinçle yürütüp bu sürece cevap olmalıyız. Kürtler ya özgürlük ya özgürlük demiştir, artık bunun geri dönüşü yoktur. Mücadele bizim için yaşamın ta kendisidir" diye konuştu.

(za/gc)