92 Cizre Newroz'unda eşi katledilen Ayşe: Teslim olmayacağız
09:00
JINHA
ŞIRNEX - Cizre'de 92 Newroz'unda eşi katledilen Ayşe Ertene, "Herşey çok güzeldi. Bir anda müdahale ettiler. 92 Newroz'undan bu yana binlerce insan yaşamını yitirdi. Halen ölümler devam ediyor. Onlar ölümlerle bizi teslim alacaklarını zannediyorlar. Hiçbir zaman teslim olmayacağız" dedi.
Cizîra Botan'ın direniş tarihinde önemli bir yere sahip olan 92 Newroz direnişinin ruhu hiçbir zaman Cizre'yi bırakmadı. Direnişin devam ettiği Cizîra Botan, aynı direniş ruhuyla Newroz'a hazırlanıyor. 92 Newroz'unda alanda olan Ayşe Ertene o günü anlattı. Eşi Hüseyin ile 16 yaşında evlendiğini anlatan Ayşe, evli oldukları süre içinde eşinin iki kez tutuklandığı söyledi. Eşiyle 4 yıl evli kaldıklarını anlatan Ayşe, bu evlilikte 3 çocuğunun olduğunu ifade ederek, "O dönem herkes gibi bizde çok yoğun baskılar gördük. Eşimle evliydik ama eşim kendini harekete adamıştı. Bizim evliliğimizin sadece adı vardı" diye ifade etti.
'Herşey çok güzeldi'
92 Newroz'una büyük bir coşku ile hazırlandığını anlatan Ayşe, "Yöresel kıyafetlerimizi günler öncesinden hazırlamıştık. Çok büyük bir baskı vardı. Ama biz herşeye rağmen newrozumuzu kutluyorduk. Alapxane kavşağında toplandık. Mezarlığa gittik. Sonra newroz alanına girdik. Orada halay çektik, kutlama yaptık. Herşey çok güzeldi. Devlet önce newroza izin verdiğini söylemişti. Biz kutlama yaptığımız sırada biri gelip polislerin alanı tuttuğunu söyledi" dedi.
'Eşimin vurulduğu haberi geldi'
Newroz alanına insanların aktığını anlatan Ayşe, "İkinci bir kol Cudi Mahallesi'nden Nusaybin Caddesi'ne çıktı. Bize halkın önünü polisin tuttuğu haberi geldi. Sonra bize newroz alanında müdahale ettiler. Orada benim gözlerimin önünde 4 kişiyi infaz ettiler. Halk halen direniyordu. Eşim geldi yanıma mahallelere dağılmamızı söyledi. Hepimiz mahalle aralarına dağıldık. Helikopterle bize gaz attılar. Üçüncü bir kolda köylerden çok büyük bir coşkuyla geliyordu. Biz mahalle aralarına dağıldığımızda yerlerde birçok yaralı vardı. Biz annemin evine gittik. Saat 15.00 gibi eşimin vurulduğu haberi geldi. Akşama doğru şehirde çok şiddetli bir çatışma başladı. Sokak aralarında çatışmalar vardı. Bende Hüseyin'in merak ediyordum, durumunu bilmiyordum. O gece sabaha kadar uyumadım. Sabah oldu. Sabah yanıma gelen bir akrabamız Hüseyin'in şehit olduğunu söyledi. O zaman 20 yaşındaydım" şeklinde ifade etti.
'Şuanda katliamdan geçiyoruz'
Hüseyin'in ölüm haberini aldıktan sonra evine geçtiğini anlatan Ayşe, "Eve kadınlar toplanmış ağlıyordu. Cenazesi yoktu. Birkaç saat sonra kesin haberi aldık. Diğer gün cenazesinin camiye getirildiğini öğrendik. Biz camiye gittik, cenazesini gördük. Baktım yüzünden darbe almıştı. Üç çocuğumla yalnız kaldım. O gün bu gündür şehidimizin yolundayız. Mücadelemiz devam ediyor. Kardeşiz diyorlar ama biz hiç bir hakka sahip değiliz. Biz kendi haklarımızı istiyoruz. Şuanda katliamdan geçiyoruz. Yüzlerce insanı bodrumlarda yaktılar. Böyle bir şey hiçbir yerde yok. Öldürülen çocuklar bizim evlatlarımızdır" şeklinde devam etti.
'O kadar yıl geçti aynı zihniyet devam ediyor'
Newroz'un geldiğini hatırlatan Ayşe son olarak şu ifadelerde bulundu: "Bu newrozunda 92 newrozu gibi olmasını istemiyorum. Herkes istediği gibi kutlasın. Newroz'un bir adı var. Onu da bir katliama çevirmeyin. Şu andan Cizre'nin etrafı tanklarla çevrili. 92 Newroz'undan bu yana binlerce insan yaşamını yitirdi. Halen ölümler devam ediyor. Onlar ölümlerle teslim alacağımızı zannediyorlar. Hiç bir zaman teslim olmayacağız. Katliamı çocuklarımız, torunlarımız görüyor. Cizre'de kadınlar çocuklarının yanında öldürüldü. O çocuklar büyüyecek. Gerçeği öğrenecek. Devlet kendine düşman etti bu insanları. O gündür bu gündür mücadele devam ediyor. O zaman da kadınlarımızı çıplak teşhir ediyorlardı. O kadar yıl geçti aynı zihniyet devam ediyor."
(ht/mg)