Tutsak yakınlarından sürgünlere tepki: Elbet bu zulmün hesabı sorulacak
09:05
Sarya Gözüoğlu / JINHA
AMED - Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve kurmaylarının Kürt halkına karşı başlattığı savaş konseptinin bir ayağı da sürgünler. Kuzey Kürdistan cezaevlerinden batı illerine sürgün edilen siyasi tutsakların ikinci kez cezalandırıldığına dikkat çeken aileleri, "Elbet bu zulmün hesabı sorulacak" dedi.
Diyarbakır D Tipi Kapalı Cezaevi'nden 6 tutuklunun firar etmesi sonrasında tutsaklara yönelik baskılar arterken, çok sayıda tutsak farklı kentlere sürgün edildi. 7 Mart günü D Tipi Cezaevi'nden 30'u aşkın tutsak önce Osmaniye'ye ardından da İzmir ve Bandırma'ya sürgün edilmişti. 19 kadın tutsak E Tipi Cezaevi'nden Bakırköy, Gebze, Sincan ve Şakran cezaevlerine sürgün edildi. Tutsakların ailelerine uzun süre bilgi verilmezken, aralarında açlık grevinde olan tutsaklar da yer alıyordu. Tutsak kadınlardan ikisi de Jiyan Ateş ve Leyla Uyanık.
'Sürgünlerle tutsaklar ikinci kez cezalandırılıyor'
4 yıl önce tutuklanan ve 13 yıl ceza alan Jiyan Ateş, 7 Mart günü sürgün edilen 19 kadın tutsak arasında yer alıyor. Jiyan'ın annesi Ayşe Ateş, Jiyan'ın 18 yaşındayken tutuklandığını ve 13 yıl ceza aldığını ifade etti. Jiyan ile en son sürgün edilmeden bir gün önce telefonla konuştuklarını dile getiren Ayşe, "Sürgün edileceğini oda bilmiyordu bize bir şey söylenmedi. Sonradan öğrendik ki Ankara Sincan F Tipi Cezaevine gönderilmiş. Bizler bu zulmü kabul etmiyoruz. Arabayla gidemeyecek kadar yaşlıyım uçaktan da korkuyorum. Kızımı şimdi nasıl göreceğim. Bir şeye ihtiyacı olup olmadığını dahi bilmiyorum. Yeter bu kadar zulüm çocuklarımızın özgür olmasını istiyoruz" ifadelerinde bulundu.
'Leyla işkenceyle gözaltına alındı'
Dicle Üniversitesi Mimarlık Fakültesi öğrencisiyken 3 Ekim'de gözaltına alınarak tutuklanan 24 yaşındaki Leyla Uyanık'ın annesi Şehriban Uyanık ise, kızı Leyla'nın işkence edilerek gözaltına alındığına dikkat çekerek, "Vahşice saldırarak kızımı gözaltına aldılar. İşkence yaptılar alırken burnunu ve kolunu kırdılar. Yüzü kandan görünmüyordu. Büyük bir işkenceyle aldılar" dedi.
'Bu zulmün hesabı sorulacak'
Kızı Esra'nın da iki hafta önce tutuklanarak Diyarbakır E Tipi Cezaevine gönderildiğini sözlerine ekleyen anne Şehriban, "Bu kadar zulmü hak etmedik. Hiçbir suçumuz yok tek suçumuz Kürt olmak. Bu vahşeti bu zulmü bu yüzden yaşıyoruz" ifadesinde bulundu. Tutsakların habersiz bir şekilde sürgün edilmesin cezaevi kurallarına da kanunlara da aykırı olduğuna vurgu yapan anne Şehriban, "Cuma günü de telefonla konuştuk gideceğini oda bilmiyordu. Cumartesi sabahı Ring aracı ile götürmüşler. Zaten suçsuzlar serbest kalmalarını istiyoruz. En azından buradayken yakındaydı görebiliyorduk. Şimdi zulüm yapıyorlar ama elbet bu zulmün hesabı sorulacak" diyerek tepkisini gösterdi.
(mg)