Cezaevlerinde hak ihlalleri ve sürgünler protesto edildi

14:08

JINHA

AMED - Avukat meslek örgütleri ve tutuklu aileleri cezaevlerinde artarak devam eden sürgün ve işkencelere dikkat çekmek amacıyla Adliye önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında tüm kesimlere duyarlılık çağrısında bulunuldu.

Diyar Tutuklu ve Hükümlü Aileler Derneği (TUHAD-DER), İnsan Hakları Derneği (İHD) ve Mezopotamya Hukukçular Derneği (MHD) Diyarbakır şubeleri, son aylarda cezaevlerinde meydana gelen hak ihlallerine ilişkin Diyarbakır Adliyesi önünde açıklaması gerçekleştirdi. İHD Diyarbakır Şube Başkanı Raci Bilici ve çok sayıda avukatın katıldığı açıklamayı MHD yöneticisi Avukat Gülşen Demir yaptı. Cezaevlerinde tutsaklara işkence edilerek sürgün edildiklerini anlatan Gülşen, hapishanelerde bulunan mahpuslara yönelik hak ihlallerin artarak devam ettiğine dikkat çekti.

'Hapishanelerde sürgünler devam ediyor'

Gülşen, mahpuslara keyfi disiplin cezalarının verildiğini ve tüm sosyal hakları, ortak yaşam alanlarına çıkmalarının engellendiğini, iletişim yasağının konulduğunu belirterek, şuana kadar sadece Diyarbakır D Tipi Cezaevi'nde 97 siyasi tutsağın sürgün edildiğini ve bu durumun infaz kanunun 2'inci maddesiyle bağdaşmadığına dikkat çekti. Sürgünlerin Diyarbakır'la sınırlı kalmadığını Şırnak başta olmak üzere birçok hapishanelerde sürgünlerin devam ettiğini ifade eden Gülşen, "Hiçbir sorun ve sıkıntının olmadığı hapishanelerde bile baskın şeklinde günlük aramalar yapılmış, mahpusların sigara, üçlü priz, kitap ve şahsi eşyalarına el konulmuştur" dedi.

'Firar bahane edilerek tüm mahpuslara işkence edilemez'

Diyarbakır D Tipi'ndeki firar olayının 6 kişinin gerçekleştirdiği bir olay olduğunu ve diğer mahpusların bu olaydan sorumlu tutulamayacağının altını çizen Gülşen, "Firar olayı bahane edilerek, hapishanelerdeki tüm politik mahpuslara topyekûn işkenceye uygulanması, hukuk dışı ve kabul edilemez bir tutumdur. Bu süreç bahane edilerek Diyarbakır E Tipi Cezaevi'nden de 19 kadın mahpus sürgün edilmiş ve burada da keyfi uygulamalar yapıldığı gözlemlenmiştir" şeklinde konuştu.

'İhlallere karşı sessiz kalmayın'

Gülşen, "Cezaevine giden avukatlar hukuka aykırı olarak müvekkilleri ile görüştürülmemiş arama yapıldığı gerekçesi ile kadın mahpuslarla avukatların görüşmesine izin verilmemiştir" dedi. Sürgünlerle ailelerinin de cezalandırıldığını söyleyen Gülşen, cezaevlerinde yaşanan hak ihlalleri ve hukuksuzluklara karşı tüm kesimleri sorumluluklarını yerine getirmeye, yaşanan hak ihlallerine ilişkin tüm kamuoyuna da duyarlı olup sessiz kalmamaya çağırdı.

'Hak ihlallerinin takipçisi olacağız'

Gülşen, tüm sivil toplum örgütlerini, insan hakları savunucularını ve siyasi partileri hukuksuzluğa karşı tutum almaya çağırarak, "Sürgünler başta olmak üzere baskılar ve işkence son bulmalı, mahpuslar üzerindeki tecrit kaldırılmalı, hasta mahpusların tedavilerinin sağlanacağı bir zemin oluşturulmalı ve insan hakları izleme heyetlerinin hapishaneleri ziyaretine izin verilmelidir" dedi. Gülşen, İHD, MHD ve Diyar TUHAD-DER olarak hak ihlallerin takipçisi olacaklarını ve gerekli yasal başvurularda bulunacaklarını vurguladı.

(dk)