JINHA

ŞIRNEX - Soykırım saldırılarında evleri yakılıp yıkılan, eşyaları yağmalanan Cizreli kadınlar direnişini ve dayanışmasını büyütüyor. "Bunların hepsi gelip geçici şeyler" diyen kadınlar, yeniden inşa için kolları sıvadı.

Cizre'de sokağa çıkma yasağı kalkmasının ardından günler geçerken, geçen bu zaman diliminde halk yaşamını birbirleriyle kurduğu dayanışmayla inşa ediyor. Cudi, Sur, Nur ve Yafes mahallelerinde bombandırman nedeniyle evler yıkılırken, içindeki eşyalar da yağmalandı. 4 mahallede zarar görmeyen ev kalmazken, yurttaşların büyük emeklerle sahip olduğu evlerinin yeniden inşası için kolları sıvadı.

'Evler yıkıldı dayanışmamız değil'

Evlerini büyük emeklerle yaptıklarını anlatan Emine Gers, "Yasak sürecinde devletin açtığı savaş nedeniyle evimizi bırakıp, çıkmak zorunda kaldık. Geldiğimizde evimiz çok büyük zarar görmüştü. Eşyalarımızın hiç biri yok. Her şeyi geçtim mahallemizde büyük bir katliam yapılmış. Biz bunları asla unutmayacağız. Evimizi dayanışma ile yeniden kuracağız. O ev yıkılmış olabilir ama bizim dayanışmamız yıkılmadı. Yeniden kendimiz inşa edeceğiz" dedi.

'Bunların hepsini burada Türk milleti adına yaptılar'

Devlet güçlerinin evleri yağmalarken, cinsiyetçi küfürler, ifadeler ve davranışlarda bulunduğunu hatırlatan Fevziye Teker ise "Bu ülkedeki insanları anlamıyorum. Bizim evlerimizde girmedik yer bırakmadılar, insanları katlettiler kimse ses çıkarmadı. Ama 2 gündür bir evin yatak odasından çekilen fotoğraf tartışılıyor. Yatak odasına girilince tepki veriliyor. Cizre'de insanları yaktılar. İnsanlar günlerce bodrumda su bekledi. Yetmedi kadın bedenlerini teşhir ettiler. Buna kimse ses çıkarmadı. Bunların hepsini burada 'Türk milleti' adına yaptılar. Cizre için herkes sustu. Şimdi yatak odası için hassas kesildiler" şeklinde ifade etti.

'Bizi dayanışma iyileştirecek'

Yine mahallede evinin tamamı yıkılan Halime Akmeşe, sokağa çıkma yasağının 15'inci gününde mahalleden çıkmak zorunda kaldıklarını söyledi. Daha önce köyleri yakılırken halkın dayanışmayla her şeyin üstesinden geldiğini belirten Halime, "Elbet geçecek bu günler. Her şeyin hesabı sorulacak. Biz güçlü kadınlarız. Bundan 20 yıl önce köylerimiz boşaltıldı. Evlerimiz yakıldı. O zaman nasıl geçtiyse bu da geçecek. Gün ağlayıp, köşeye çekilme günü değil. Bizi dayanışma iyileştirecek. Umutlarımız iyileştirecek. Burada insanları katlettiler. O insanlar bu toprakların asıl sahibiydi. Onlar da gelecek, zaten onlar hiç ölmedi" dedi.

'Yine yok olmayacağız'

Evi tamamen yıkılan Nahide Eren ise, "Evim tamamen gitti. Bunlar gelip geçici şeyler. Evimi yapmaya başladım bile. Yıllar önce köylerimizde bombalandı. Ama biz yok olmadık. Yine yok olmayacağız. Kendi ellerimle evimi tekrar yapacağım. Eşyalarımı tek tek alacağım. Keşke her şey ev gibi olsa. Giden canlarda evler gibi geri gelse" diye ifade etti.

(ht/gc)