JINHA

WAN - Karaman'da Ensar Vakfı'na bağlı eğitim kurumunda yaşanan çocuklara yönelik cinsel istismar olayına tepkiler gelmeye devam ediyor. Konuya ilişkin değerlendirme yapan VAKAD aktivisti Serap Özünver, psikolojisi bozuk nesillerin yetiştiğine dikkat çekti.

Aile ve Sosyal Politikaları Bakanı Sema Ramazanoğlu'nun, Karaman'da Ensar Vakfı'na bağlı Eğitim kurumunda 45 cinsel istismar olayında "Bir kere rastlanmış olması, hizmetleriyle ön plana çıkmış bir kurumumuzu karalamak için gerekçe olamaz" söylemine karşı tepkiler artıyor. Eski Aile Bakanı Fatma Şahin'inin ardından Sema Ramazanoğlu'nun erkek egemen zihniyeti devam ettirdiklerini ve bu zihniyetin bir an önce yıkılması gerektiğini belirten Van Kadın Derneği(VAKAD) aktivisti Serap Özünver, cinsel istismarın hafife alınmaması gerektiğini, her gün cinsel istismara bir yenisi eklendiğini söyledi. Serap, cinsel istismarın gün geçtikçe küçük yaşta çocuklara yönelik yapıldığını ve kadın dışında bebeklere karşı da istismarların gündeme geldiğini hatırlattı.

'Suçu işleyenlerin cezası verilmelidir'

Aile Bakanlığının yaptığı açıklamadan kadın olarak utandığını söyleyen Serap, erk zihniyete sahip bir bakan ile karşı karşıya olduklarını dile getirdi. Serap, "Vakıfta bulunan hiçbir çocuk güvende değil. Sorumluları görevden atma yerine sürgün ya da uzaklaştırma tercih ediliyor. Oysa sorumlu kişilerin direk mesleğinden men edilmesi gerekiyor. Ama devlet savaş politikalarını öne sürerek yaşanan istismarların üstünü örtmeye çalışıyor" dedi. Cinsel istismar olaylarında aile ve çocukların etkilendiğini ifade eden Serap, psikolojisi bozuk nesillerin yetiştiğinin altını çizerek bir an önce yaşanan istismar olaylarına caydırıcı cezaların yürürlüğe girmesi gerektiğini kaydetti.

'Vakıflar toplumdan uzak birey yetiştiriyor'

İnsan Hakları Derneği Van Şube Başkanı Murat Melet de yaşanan olaya tepkilerini dile getirerek, bu olayın benzerlerinin Türkiye'de yıllardır yaşandığına dikkat çekti. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu'nun söylemlerinin yaşanan istismar olayını meşrulaştırdığını kaydeden Murat, "Bakanın bu söylemleri kendi zihniyetinin dışa yansıtmasıdır. Bu tür yapılan insanlık dışı uygulamalar insanlık tarihinde kabul görülmemiş vakalardır. Türkiye'de de maalesef sosyal politikaların eksikliğinden ve yoksunluğundan bu tür vakalarda karşı karşıya geliyoruz. Ensar Vakfı daha öncede Çorum'da aynı olay ile gündeme gelmişti. Ama onca çocuğun eğitim gördüğü vakıf kapatılmamıştı. Amaç toplumdan kopuk insan yetiştirmektir. Toplumla çocukların ilişkilerini kesmeyi amaç ediyorlar" diye konuştu.

'Asker ve polise ayrılan bütçe çocuklara harcanmalı'

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı'nın söylemlerinin "tecavüzcü mantığı savunmak" ile eş değer olduğunu ifade eden Murat son olarak şunları belirtti: "Bir kadının, bir annenin ve aynı zamanda bir bakanın çıkıp böyle bir açıklamada bulunması açıkça tecavüzü desteklemek anlamına geliyor. Feodalce tecavüzcü bir mantığı desteklemesi açıkçası anlaşılır bir durumda değildir. Hükümet üstüne düşen her şeyi bir an önce yapması gerekiyor. Türkiye'nin, Avrupa'da olduğu gibi çocuk haklarını yürütmesi lazım. Avrupa da çocuk haklarının Türkiye'de uygulaması olsaydı bu kadar fazla cinsel istismar olayını görmezdik. Türkiye'de asker ve polislere ayrılan bütçe çocuklara harcansaydı vakıflarda bu olaylara rastlanmazdı."

(db-hk/dc/mg)