Kadınlar savaşa ve yıkıma karşı yaşamı birlikte inşa edecek

15:16

JINHA

İSTANBUL - Cizre'den Sur'a Kadın Dayanışma Koordinasyonu, 'Kadınlar savaşa ve yıkıma karşı yaşamı birlikte inşa ediyor' şiarıyla başlattıkları kampanyayı duyurdu. Kadınlar, omuz omuza mücadele etmek adına kampanyanın önemli olduğuna dikkat çekerek, herkesi dayanışmaya çağırdı.

Cizre'den Sur'a Kadın Dayanışma Koordinasyonu, İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi'nde basın toplantısı düzenleyerek, "Kadınlar, savaşa ve yıkıma karşı yaşamı birlikte inşa ediyor" şiarıyla Kürt halkıyla dayanışma kampanyası başlattıklarını duyurdu. Toplantının yapıldığı salona "Kadınlar, savaşa ve yıkıma karşı yaşamı birlikte inşa ediyor" pankartı asıldı. Kampanya kapsamında kadın örgütleri ve sivil toplum örgütlerinin kadın meclislerinin yanı sıra HDK, HDP, KESK, DİSK, TMMOB, TTB, Alevi Örgütleri ve Rojava Dayanışma Derneği'nin kampanyanın bileşenlerinden olduğu ve ortak çalışma yürütüleceği belirtildi.

'Savaş hukukunu aşan vahşet politikaları uygulanıyor'

Toplantıda ilk olarak söz alan HDK Kadın Koordinasyonu üyesi Benazir Coşkun, Cizre'den Sur'a Dayanışma Koordinasyonun yaklaşık bir ay önce kendisini deklare ettiğini hatırlatarak, "Hem genel hem kadın boyutuyla çalışmalara başladık. Kürdistan'ın pek çok ilinde devlet güçleri tarafından abluka alınan yerlerde savaş hukukunu aşan vahşet politikaları uygulanıyor" dedi. Evlerin yıkıldığını, yıkılmayan evlerin ise kullanılamayacak hale getirildiğini söyleyen Benazir, sadece Cizre'de bin 100 ev devlet tarafından tamamen yıkılmış durumda olduğunu ve yaklaşık 10 bin evinde hasar gördüğünün bilgisini verdi.

'Omuz omuza mücadele vermek için kampanya başlattık'

Savaşın kadınları doğrudan etkilediğini vurgulayan Benazir, "Kadınlar hem barış sürecinin öncüsü olarak hem de Kürdistan'da ve Türkiye'de direnişi omuzlarken, devletin kadına karşı geliştirdiği cinsiyetçi politikalar kendini gösteriyor" diyerek katledilen kadınların bedenlerin yayınlamasını ve evlere iç çamaşırların bırakıldığını hatırlattı. Benazir, savaş politikalarına karşı kadının direnişini Türkiye'den doğru yükseltmek, Kürdistanlı kadınlarla mücadeleyi ve dayanışmayı omuz omuza hep beraber büyütmek için bir kampanyaya başladıklarını belirtti.

'Savaşta en direngen güç kadınlar'

Benazir'in ardından basın açıklamasını okuyan HDK Kadın Meclisi Üyesi Feray Mertoğlu, 7 Haziran'da savaş konseptinin devreye sokulduğunu vurguladı. Başlatılan savaşın tüm muhalif kesimlere yönelik olduğu ve amacının yıkım olduğunu ifade eden Feray, "Bütün savaşların olduğu gibi bu savaşın en direngen gücü ama en çok mağdur olanları da yine kadınlardır. Bedenleri günlerce sokakta kalan kadınlar, cenazeleri kokmasın diye günlerce buzdolabında bekletilen kız çocukları, 14 yaşında 'terörist' ilan edilip infaz edilen çocuklar bu tablonun sadece küçük bir kısmını oluşturmaktadır" dedi. Savaş sırasında cinsiyetçi söylemlerin ve uygulamaların arttığına dikkat çeken Feray, "Bu savaş sürecinde Türkiye'de kadına karşı yeni şiddet biçimleri olarak geri dönmektedir" ifadelerinde bulundu.

'Direniş kadın özgürlük mücadelesi için önemlidir'

Kürdistan'da uygulanan sıkıyönetim yasaklarına ve Sur'un kamulaştırma kararına değinen Feray, Kürdistanlı kadınların yalnız olmadığını göstermenin zamanı olduğunu kaydetti. Yaşanan direnişi kadın özgürlük mücadelesinin önemli bir parçası olarak gördüklerini ve sahiplendiklerini kaydeden Feray, "Bütün kadınları, 'Kürdistanlı kadınlar yalnız değildir' şiarıyla Şengal, Ninova ve Kobanê sürecinde ördüğümüz kadın dayanışma ve yoldaşlık ağlarını yeniden daha güçlü örmeye, omuz omuza vermeye çağırıyoruz. Cizre, Silopi, Nusaybin, Silvan, Dargeçit, Şırnak, İdil, Gever, Derik ve Sur'da yeri yurdu yıkılan, kullanabileceği tek bir eşyası dahi kalmayan Kürt halkına, kadınlara, çocuklara; daha önce yaptığımız gibi Türkiye'den kadın dayanışmasının köprülerini örüyoruz" şeklinde konuştu.

Kampanyaya katkı sunmak isteyen insanlar, HDP İlçe binaları ve Rojava Derneği üzerinden ulaşabilirler.

(ce/ödk/mg)