JINHA

ŞIRNEX - 44 günlük sokağa çıkma yasağının ardından İdil'e girişler başlarken halk devlet güçleri tarafından harabeye dönüştürülen evlerine bakıyor. Evlerinin önünde oturan kadınlar, "Tankla topla saldırıp evimizi yıktılar ama tek bir Kürt kalana kadar mücadelemiz devam edecek" diyor.

Şırnak'ın İdil ilçesinde 44 günlük sokağa çıkma yasağının ardından ilçeye girişler başlarken, devlet güçlerinin yakıp yıktığı evlerine bakıyor yurttaşlar. Halen ilçeye girişlerde konvoylar oluşurken, yurttaşlar evlerini yerinde görmemenin şaşkınlığını yaşıyor. Yurttaşlar her sokakta "Burada da ev vardı" dedikleri yerde molozlar bile yok. Bombardımanda özellikle kolonlara vurulduğu görülürken bu nedenle duvarları kalan evler de yıkılmayla karşı karşıya. Caddelerde asfalt kalmazken, refüjlerden iz bile yok. Turgut Özal Mahallesi ve Yeni Mahalle'yi yıkan devlet güçleri, siyasi parti binaları da yok edilmiş.

İdil'de tanıdık sesler

Mahallerdeki duvar yazıları da Cizre'den, Sur'dan ve Silopi'den tanıdır. Cinsiyetçi yazılamaları bırakan devlet güçlerine kadınlar tepkili. Bir kadın geçen zırhlı aracı göstererek, "Bunu onlar yazmış. Kendileri gibi cümle kurmuşlar" diyor. Bilinen birkaç yazı daha: "Dik dur eğilme bu ordu seninle uzun adam", "İkinci Abdulhamit'in askerleri", "I want to play game", "Türkün gücü", "Adalet namlunun ucunda, iman".

Halen patlamalar yaşanıyor

Yasağın kalkması ile evlerine gelen yurttaşlar, "Burada 13 yaşında çocukları öldürdüler. Evlerimizi yıktılar" derken, evlerinin önünde oturan kadınlar ise "Bu da bizim kaderimiz. Herkes kendi toprağının kaderini yaşar" diyerek yaşananları anlamlandırmaya çalışıyor. Mahallerde dehşet verici bu görüntüler varken, sokağa çıkma yasağı sürecinde kullanılan bazı evlerde içki şişeleri göze çarpıyor. Yıkılmamış evlerde de eşyalar kullanılamaz hale getirilmiş. Mahallelerde halen mayınların olması nedeniyle sık sık patlama sesleri geliyor.

Kadınlar: Onlar tankla topla geldiler

İdilli kadınlardan Fatma Türk, "Bizim tankımız topumuz var mı ki devlet bize tankla topla saldırıyor. Allah hakkımızı yerde bırakmasın. Biz hakkımızı istiyoruz ve sonuna kadar mücadele edeceğiz. Yolumuzdan asla dönmeyeceğiz. Tek bir Kürt kalana kadar mücadelemiz devam edecek. Herkes bunu iyi bilsin. Askerler sadece silahları ile gelsin 100 tane asker beni yenemez. Onlar tankla topla geldiler, silahlarla gelselerdi beni yenemezlerdi" diye konuştu.

Esma Tok ise, "Erdoğan benim evimi de kardeşimin evini de yıktı. Allah hakkımızı onun yanına bırakmasın. 7 yıl eşimle çobanlık yaptım bu evi yapabilmek için. Ama Erdoğan evimizi yakıp yıktı. Sabah evinin yanına gittim polislere neden evimi yıktınız diye sordum hepsi bana saldırdı ve bana hakaret etti" dedi.

Derya Utkan'da "Devlet güçleri evimi yerle bir etmiş evdeki eşyalarımı da parçalamışlar. Evde yemişler içmişler sonra evimi yakıp yıktılar, çocuklarımızı katlettiler. Allah bunun bize yaşatanlara aynısını yaşatsın" şeklinde ifade etti.

(ht/gc)